Berkecanların mini çetesi ile Alicanların mini çetesi artık barış zamanının geldiğine inanıyorlardı. Berkecan ve çete elemanları Alicanların çetesine haber gönderdiler ''Artık barış yapmanın zamanı geldi de geçiyor anlaşalım ve silah bırakalım bitsin bu husumet. Savaştığımız zaman sokaklarda her tarafımız su içinde kalıyor haliyle su tabancaları ile çatıştığımız için, eve gidince de valideden ve pederden bir ton sopa yiyoruz, yeter artık.''
Berkecanların çetesi de Alicanların çetesi de yedi kişiden oluşuyordu. Aynı mahallenin aynı sokakların kızlı erkekli zibidi çocuklarıydılar. Çoğu zaman beraber oynadıkları da olurdu ama gel gör ki sokak savaşlarına girmişlerdi. Allahtan su tabancaları ve tüfekleri ile savaş yaptıklarından, kimse ölmüyor ama feci şekilde ıslanıyorlardı... Islanmakla da kalmıyor bir de evde anne ve babalarından azar işitiyor, hafif yollu sopalar yiyor, bazı zaman da kulakları çekiliyordu...
O gün barış anlaşmasının yapılacağı yerde Rahmi Amcalarının bahçesinde çete elemanları bir araya geldiler. Daha önce kararlaştırdıkları gibi herkes birbirine meyve suyu ya da gazoz, gofret, kek gibi şeyler ikram edecek bu da barışın sembolü olacaktı. İlk önce Berkecan ve Ali Can yan yana geldiler Berkecan Alican'a dönerek ''Tertip bu anı ölümsüzleştirmemiz lazım, benim cep telefonum ile beraber bir selfi çekelim hem bu günün anısı hem de barış kardeşliğimizin de teminatı olsun.'' dedi...
Niye bu kadar uzun mücadelelere girmişlerdi ki? Oysa hepsi birbirinin yaşıtı çocuklardı. Bir iki ay sonra tatil bitip de okullar açıldığı zaman derslerinin başına oturacaklar harıl harıl derslerine çalışacaklardı, o zaman belki de birbirlerini iki ay da bir, üç ay da bir bile ancak göreceklerdi...
On dört tane koca yürekli çocuktu onlar. Oyun çocuklarıydı hepsi. Bir beyaz A-4 kağıdına isimlerini yazdılar ve hepsi isimlerinin altına imzalarını attılar... Daha sonra meyve sularını ve gazozları kaldırarak ''Dostluğumuz pazara kadar değil mezara kadar olsun kardeşler.'' diyerek noktayı koydular...
Artık kavga etmeden beraberce güzel güzel oynayacaklardı yalnız bir sorun vardı barış antlaşmasının da ismini koymak gerekiyordu, öyle ya her antlaşmanın bir adı sanı vardı... Kızlardan biri atıldı bu barış antlaşmamızın adı ''Degav Degava Son Barış Antlaşması olsun.'' dedi... Diğerleri de onaylayınca, kalem elinde olanlardan birisi A-4 kağıdının üstüne Degav Degava Son Barış Antlaşması, tarih de atarak, hepimiz tarafından imzalanmıştır, yazdı...
