..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > TURGUT ÇAKAR




6 Ekim 2003
Daha Ne Kadar Sürecek Bu Oyun?  
TURGUT ÇAKAR
Yanıtlarınızı önce kendinize okuyun yüksek sesle..Gerekiyorsa bağırın sonra avazınız çıktığı kadar !


:BGHI:

Daha Ne Kadar Sürecek Bu Oyun?

 

Ömür dediğimiz şey üç kelimeyle tanımlanabilir aslında.Doğum,yaşam ve ölüm.Başlangıç ve bitişe dair kavramların yükü hafif sanırım.Önemli olan ortadakini nasıl tanımlayabildiğimiz.Ve ne kadarsa genişliği,içine neler sığdırabildiğimiz.

Doğum ve ölüm kendi bireysel tercihlerimizin sınırları içinde değil ne yazık ki.(İstisnalar burada da kaideyi bozmuyor)Ama yaşamak öyle mi ya?

Ve öyle olmadığı için de sadece bizim kontrolümüze bırakılamayacak kadar "tehlikeli"bulunmuş tarih boyunca.

Bir insanın sahip olduğu tüm potansiyeli hayatla örtüştürebilmesi hangi ideolojinin ya da dinin pratiğinde mümkün?

Korkularımız ağır basmıyor mu çoğunlukla yaşama karışmak seçeneği karşısında?

Susmak zorunda bırakılmıyor muyuz beynimizde milyonlarca kelime en derin gerçeklikleri peş peşe anlamlı cümleler halinde dolaştırırken?

Ayıp ya da günahın yıkılmaz imajlı duvarları değil mi bir tek "seni seviyorum" cümlesini boğazımızda düğümleten?

İnsanların birbirini en akla gelmez yöntemlerle boğazlamasını hiç sansürsüz ve kahramanlık temalarıyla cilalanmış bir halde gözlerimizin,beyinlerimizin içine sokanların nasıl bir hesabı olabilir ki?

Yaşamın sonsuz akışı içinde takılıp kaldığımız küçücük gündelik telaşlarımız değil mi elimizi kolumuzu bağlayan?

Düşünsek,aslında kaç şey var hayatımızda "hiçbir koşulda"asla vazgeçemeyeceğimiz?Ve kaybetme olasılığı gündeme geldiğinde uğrunda gözü kapalı ve bir saniye bile beklemeksizin yangınlara atlayacağımız?

Sahip olduklarımız mı bizi daha insan kılıyor akıp giden zamanın arka bahçelerinde,yoksa tüm bunların daha da fevkinde "başka gerçeklikler" mi var hikayemizi tamlayan?

En kötüsü,yaşlandıkça aşka burun kıvırmayı,küçümsemeyi,onu edebiyat kitaplarına ya da tüketim mentalitesi sınırları içinde yaratılmış "yılda bir günlere"sığdırma zavallılığımız değl mi?

Sevebilmesi,aklı-yüreği-tutkuları ve kaslarıyla sevebilmesi değil mi insanı daha da insanlaştıran?

Yaşamı ve onun içindeki herşeyi kucaklama isteği değil mi bizi herhangi bir canlı olmaktan kurtaran?

Ve neden bu kadar çok ve bu kadar iğrenç yalan?

Annelere,babalara,öğretmenlere ve en önemlisi sevgililere neden belirlenmiş günlerde yapılıyor bu doğallıktan yoksun seramoniler?

Gülümsemek sonra...Neden ciddiyete ve ağır ol da molla desinler sınrlamasına tutsak olsun ki?

Daha ne kadar sürecek bu oyun?

Düşünsenize imkanınız olduğu ve söylemeyi çok istediğiniz halde herhangi birine sadece "ortamınız"elvermediği için kaç kez "seni seviyorum" diyemediniz?

Değdi mi peki o ortamda durumu idare edebilmiş olmanız yüreğinizde kalan kekremsi burukluğa?Ne elde ettiniz?Neleri kaybettiniz?

Ve bu kaybedilmişliklerinizin toplamı değil mi heybenizdeki her adımda içinizi daha da kanatan cam kırıkları?

Söyler misiniz kuzum,daha ne kadar sürecek bu oyun?


.Eleştiriler & Yorumlar

:: siz bu söylediklerinizin ne kadarını başarabildini
Gönderen: zeliha gökkan / Urfa/Türkiye
21 Temmuz 2004
söyleminizle örtüşen eyleminiz varsa çok cesursunuz tebrik ederim, ne mutlu size...keşke herkes böylesi yürekli yaşayabilse fakat yaşamın içinde herkesin bulunduğu konuma göre rolleri var ve sanırım yüreğinin sesini dinleyip yaşayan çok az insan var..nedenler niçinler çok...belki de sorumlu kişi rolune uygun davranan kişi olduğu için herkes kendi kalıbında yaşamını sürdürüyor...bu insanı sıksa hatta boğsa bile kabuğu kırıp çıkmaya cesaret edilmiyor..söyleyecek çok şey var yaşama dair...yüreğinize kaleminize sağlık...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kent ve Yaşam Üzerine Yazılar
Siyah Beyaz Bir Aşk Hikayesi
Kaybettiklerimizin Yerine de Sevinebilmek
Hangisi Olacağız?

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yalan! [Şiir]
Ne Geceydi Be! [Şiir]
Ölüm Öldürmeyecek Bendeki Seni [Şiir]
Canımın Saklısı [Şiir]
Yağmurun Gözleri [Şiir]
Gittiğin Güne Dair [Şiir]
Seni Sevmek [Şiir]
Uslanmayana [Şiir]
Ben Yaktım Tüm Denizleri [Şiir]
Tarifsiz Karanlığın Şiiri [Şiir]


TURGUT ÇAKAR kimdir?

İki satırda ne anlatmak,ne de anlamak olanağı olmadığından insanı,özgeçmişere ait çabalar hep "sığ" gelmiştir bana. Tanımanın,sevmenin anlamakla başlayan dinamik bir süreç olduğuna inanıyorum. Bu nedenle paylaştıklarımda neyi ne düzeyde anlatabilmiş ve siz nasıl algılamışsanız ben O'yum. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Her kim ki söylediklerini yürek imbiğinden geçirir,USTAM odur benim.İyi ki varolmuş böylesi sıcacık derinlikler.İsimlerini saymaya kalksam anımsayamadıklarıma haksızlık olur.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © TURGUT ÇAKAR, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.