Güzel birşeyin fazlası harika olabilir -Mae West |
|
||||||||||
|
Seval Deniz Karahaliloğlu Hep bir saksafoncuya kaçmak istemişimdir… Ben bohçamı hazırlayacağım, o pencerenin altında saksafonu ile beni bekleyecek. Hayallerimin beyaz atlı prensi, siyah – beyaz Bogart filmlerinin karesinden fırlamışçasına duran yalnız, anlaşılmamış bir deha... Neden kadınlar, gerçek hayattan böylesine uzak, uçuk, düşünüldüğünde (mantığa vurulduğunda) bir o kadar absürd hayaller kurarlar ki? Peki, saksafoncuyu böylesine çekici kılan nedir? Böylesine seksi, Olympos Tanrıları kadar ulaşılmaz ve mistik. Hatta İhtiras Tramvayının ‘kötü Polonyalısı’ kadar tutkulu. Eminim hiçbir kadın, halim selim bir keman virtüözü ile ilgili olarak ahlaka mugayir hayaller kurmaz. Yada efendi efendi çalan bir piyanisti, heyecanlı fantezilerine ortak etmez. Ama saksafon söz konusu olunca iş değişir. Sokakta görseniz başınızı çevirip de bakmayacağınız, biradan göbeği çıkmış, saçları dökülmüş, orta yaşın üstünde, memur emeklisi kılıklı adam, saksafonu üflemeye başladığında bir anda ‘ilaha’ dönüşür. Hep düşünmüşümdür, işte Olympos’da oturanların parmağı var mı diye. Çapkın Zeus Baba ile kıskanç karısı Hera’nın bitmek tükenmek bilmeyen kavgalarının kurbanı olmayalım sakın. Hikaye, bu ya. Olympos’un çapkın Tanrısı, yine güzel bir kıza tutulur ve bu sefer güzelin kalbini müzikle çalmayı dener. Ve büyülü melodiler üreten bir müzik aleti tasarlar ilk önce. Yani saksafonu yaratır sonra da onu seslendiren yakışıklı Romeo’yu. Ama Hera bu, hiç boş durur mu? Elinde saksafonuyla ‘Pan’ı bile kıskandıracak ezgiler üreten yakışıklı Romeo’yu bir anda çirkin, yaşlı bir adama çevirir fakat büyüsü ne saksafona ne de bu gizemli ezgilere dokunabilir. Dediklerine göre, saksafonu çalanlar ne kadar çirkin olurlarsa olsunlar, ezgileriyle genç kızların kalplerini o kadar şiddetle ‘çalmaya’ devam ederler. Tabii, biz söyleyenlerin yalancısıyız Düşünülürse altı üstü bir müzik aleti. Fakat, saksafonla bütünleşmiş bir adamın siyah – beyaz fotoğrafında insanı çarpan hatta sarsan çekicilik hiç birinde yok. Seks imgesi öylesine belirgin ki, kanunlar elverse toplumun ahlakını bozduğu gerekçesiyle saksafonu üretenler, özellikle çalanlar tutuklanabilir. Bu çekicilik, saksafon ilahlarından birinin dediği gibi, ‘saksafonu çalmayacaksın, ruhunu üfleyeceksin’ ilkesinden kaynaklanıyor olabilir mi? Alet, ruhunu üfleyen saksafoncunun ellerinde, soğuk bir maden olmaktan çıkar, giderek onun kimyası ile kaynaşır ve sonunda vücudunun bir uzantısı haline gelir. Teknik terimlere bayılan eleştirmenler bunu, ‘saksafoncuyla tenoru arasında kurulan vücut iletişimi’ olarak açıklayacaklardır. Saksafondan havaya dağılan pırıltılı ses, her zerreye nüfuz eder, dinleyiciyi sarar. Artık yapılacak bir şey kalmamıştır. Fareli köyün kavalcısı, biz 'fareleri' tutsak eder. Ölümsüz ‘Pan’’ın saksafonundan çıkan notaların başka bir evrene taşıdığı biz 'tutsaklar', artık iflah olmaz, sonsuza dek alete ve o müziğe bağımlı kalırız. İşte, size zamanın olmadığı o isimsiz çağlarda yazılmış hikayenin, modern zamanlara uyarlaması. Her rüzgarın esişinde, Olimpos'daki Tanrıların mırıltılarını bize ulaştıran rüzgar çanlarının gizemli ezgilerinden, köşe başında saksafon çalan sokak müzisyenlerine varana kadar daha çok çeşitli hikayeler yazılacaktır elbet. Günün birinde, rüzgar çanlarının tınılarını yüreğinizde duymaya başlarsanız eğer sizin hikayenizin de yazılma vakti gelmiş demektir...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |