deprem

1
Depremin maddi manevi kayýplarý kendini hala hissettiriyor,insanlar hala ufak sarsýntýlarda dýþarý kaçýyor,uykusuzluk çekiyor ve ruhsal sorunlarla uðraþýyordu. Yýkým korkunç olmuþ aileler kaybolmuþ,þehirler yerle bir halde bekliyordu. Sað kalanlar ise yýl geçmesine raðmen prefabrik binalarda yaþýyordu. Bu sýcak telaþ kendini yavaþ yavaþ sükunete terk ederken bazý gözden kaçmýþ problemler de insanlarýn dikkatini çekmeye baþlamýþtý. Kayýp çocuklar ve parçalanmýþ cesetler.
10 senedir gazeteci olmasýna karþýn hala baþ sayfa haberleri yakalayamayan Reha realty show programýna gelen bir telefon ihbarýyla bu konuya dikkatini verdi. Telefondaki ses bir annenin feryadýydý. Küçük kýzý Ayþe depremde kaybolmuþtu. Kaldýrýlan enkazdan cesedi çýkmadýðý gibi,bütün aramalara karþýn kayýp kýz bulunamamýþtý. Annesi Reha’dan yardým istedi. Reha bu konuyu araþtýrdýðýnda ayný cinste onlarca çocuk olduðunu öðrendi. Konuyu televizyon programýna taþýdý.
2
“Ýyi akþamlar sayýn seyirciler. Bu gün baþlangýçta adi bir kayýp vakasýyken daha sonra uluslar arasý bir çeteyle baðlantýsý oluþan bir olayý irdeleyeceðiz. Küçük Ayþe hepimizi gözyaþý ve acýya boðan depremde kayboldu. Bu küçük kýzý kaçýranlarýn bu iþi meslek haline getiren bir oluþumun olduðunu öðrendik. Bu konuyu konuþmak üzere bir konuðumuzu stüdyomuza çaðýrdýk. Konuðumuz Kaçakçýlýk Masasýndan Sinan Ural.
Hoþ geldiniz Sinan Bey. Bizi aydýnlatýr mýsýnýz bu uluslar arasý çete hakkýnda.”
“Tabi. Kýsa þekilde bu çete dediðimiz oluþumu tarif etmem gerekirse; merkezlerinin Ýngiltere’de olduðunu biliyoruz. Patronlarý Fransýz bir cerrah. Önceleri küçük iþler yaparken günümüzde bütün dünyayý kapsayan bir aða sahip. Dünyada ne zaman bir doðal afet,büyük yangýn vb. kargaþa oluþturan olaylar olsa orada ortaya çýkýyorlar. Hedefleri yaralý insanlar ve ortalarda dolaþan kayýp çocuklar. Ambulanslarla ki bu ambulanslar ya çalýntý ya da sahte plakalý olmakta ve bazý saðlýk personeli kýyafetli ekiplerle ki bizi en çok bu ekiplerin profesyonelliði etkiliyor;çünkü içlerinde mutlaka bir doktor oluyor ilgili hedefleri tespit ettiklerinde ya tedavi ya da yardým teklifi ile alýp ortadan kayboluyorlar. Çocuk ve organ ticaretinden senede 1 milyar dolar kazandýklarýný tahmin ediyoruz..”
“Biraz da bu çetenin Türkiye baðlantýlarýný anlatýr mýsýnýz.”
“Türkiye’nin bu oluþumla Afyon depreminde tanýþtý. Bazý sahte ekiplerin ve kayýtsýz kiþilerin ihbarlarý alýndý. Durum sakinleþip bu ihbarlarý deðerlendirmeye baþladýðýmýzda bu kiþilere ulaþamadýk. Araçlarý ise ya terkedilmiþ olarak ya da ýssýz yerlerde yanmýþ olarak bulduk. Daha sonra ayný kiþiler Gölcük’te ortaya çýktý. Bakýn Reha Bey depremden bir yýl geçmesine karþýn 95 çocuk ve yüzlerce insan bulunamadý. Bizim tahminimiz bu çete tarafýndan kaçýrýldýklarý.”
“Nasýl oluyor da bu kadar çocuk ve insan cesedi bulunamýyor.”
“Basit yaralý ya da organlarý saðlam cesetleri ameliyatla organlarýný alýyorlar. Bu organlar ya yurtiçinde talep varsa satýlýyor ya da Kuzey Irak üzerinden PKK vasýtasýyla yurt dýþýna kaçýrýlýyor. Çocuklar ise yurt dýþýnda satýlýyor. Yurttan çýkarma yollarý ise ayný; 10 lý gruplar halinde geçiyor çocuklar Kuzey Irak’a.”
“Bu çete PKK ile de mi baðlantýlý.”
“Hayýr sadece iþverenleri durumunda. Yurtdýþýna çýkaracak herkes ile çalýþýyorlar. Gümrükçüler,yasadýþý örgütler vb. herkes.”
“Bu çeteyi yakalamak için neler yapýyorsunuz?”
“Çete üyelerinin eþkalleri sýnýr kapýlarýna ve Ýnterpol’e verilmiþ durumda. Ama bir ekip bir ülkede bir kere çalýþýyor. Ya bir daha o ülkeye girmiyor ya da estetik ameliyatýyla yüzünü deðiþtirip giriþ yapýyor.”
“Çocuklarý satýyorlar diyorsunuz bunu biraz açýn”
“Organ ve çocuk satýþýnýn yolu da ayný. Ýnternet’te masum siteler kuruluyor. Örnek vermek gerekirse çiçek siteleri. Buraya baþvuranlara mail aracýlýyla istenen özelliklere uygun çocuk veya organ listesi gönderiliyor. Bu listelerden bazýlarý zaman zaman elimize geçiyor. Bu listelerde 15 kayýp çocuðumuzun resmi mevcut. Diðerleri ise tahminen satýlmýþtýr.”
“Bu örgütün gücü nereden geliyor. Nasýl organize oluyor.”
“ Bu örgüt gücünü insani hislerden alýyor. Çocuðu olmayan anne ve babalar devlete baþvurunca uzun süre beklemek yerine hemen çocuk sahibi olabiliyorlar. Bir çok doktor ise bu çeteyi biliyor. Hastalarýný sýraya sokup organ beklemektense bu çete vasýtasýyla hemen organ bulabiliyorlar. Bu örgütün gücü ihtiyaç duyulanlarý elinde olmasa bile temin edebilmesidir.”
“Nasýl yani anlamadým. Ellerinde yoksa nasýl buluyorlar.”
“Basit insan veya çocuk avýna çýkan kiralýk adamlarý mevcut. Dünyadaki bütün hastane kayýtlarýný elde edebiliyorlar. Bu da uygun doku veya çocuða ulaþýp ele geçirmelerini saðlýyor.”
“Bir þey daha eklemek ister misiniz?”
“Son bir þey bu örgüt genelde 0-3 yaþ arasý çocuklarý pazarlar. Uygun nitelikte olmayanlar ya çocuk iþçi olarak Hindistan vb ülkelere satýlýr ya seks kölesi olarak yetiþtirilmek için uzak doðu ülkelerine ya da organ için saklanýr.”
“Anlamadým satamadýklarýný parçalayýp organlarýný mý satýyorlar.”
“Bu konuda yorum yapmak istemiyorum”
“Teþekkürler Sinan Bey. Sayýn seyirciler bu gözü dönmüþ örgüte el ele dur diyelim. Eli kanlý çocuk katillerine ve onun yardakçýlarý artýk bilin ki peþinizdeyiz. Onlarý deþifre etmek için bütün imkanlarýmýzý seferber edeceðiz. Ýlk adýmý ise Küçük Ayþe’yi bularak yapacaðýz. Þimdi Küçük Ayþe’nin resmini yayýnlýyoruz. Bu minik yavruyu gördüðünüzde insanlýk adýna bizi arayýn. Numaralarýmýz aþaðýda yayýn boyunca kalacak. Eðer yarýnlarýnýzýn kararmasýný istemiyorsanýz bu gün bir ýþýk yakýn. Þimdi kýsa bir ara veriyoruz. “
Programa verilen arada Reha konuðu Sinan ile sohbet edip uðurlamaktaydý.
“Çok teþekkürler Sinan Bey harika bir program oldu.”
“Ben teþekkür ederim de keþke çocuðun resmini yayýnlamasaydýnýz.”
“Neden”
“Basit deþifre olan çocuk satýlmasý tehlikelidir. Satýlmayan çocuða ise diðer alternatif yollarý açýlýr.”
3
Reha programlarýnda bu konuya eðildikçe ünü artýyor kanalýna ise reklam yaðýyordu.
“Reha þu raporlara bak kutlarým.”
“Anlamadým müdürüm.”
“Oðlum bütün reytinglerde tavana vuruyoruz senin programýnýn saatinde. Bu konuya devam. Hele bir de birkaç örgüt üyesi yakalattýk mý. Çalýþ oðlum çalýþ.” Diyerek sýrtýný sývazladý.
Reha daha geçen ay kovmakla tehdit eden bu adamýn oðlu olmuþtu. Reha gülümseyerek odasýna gitti.
4
Arabasýndan inen Reha’yý eþi ve kucaðýnda küçük oðullarý kapýda karþýladý. Reha oðlunu kollarýna alýp havaya kaldýrýp öptü. Eþinin yanaðýna da bir öpücük kondurup:
“Çok hýzlý büyüyor bu Eylül.”
“E babasý 1,5 yaþýnda “
Ýçeri girip birlikte yemek yediler. Yemekten sonra Eylül çocuðu uyutup salona geldi. Reha iki orta kahve yapmýþ eþiyle her gece yaptýklarý teras sefasý için terasý ayarlýyordu. Terasta kahvelerinden yudumlar alýrken sohbet baþladý.
“Programýn harika gidiyor hayatým.”
“Teþekkürler caným. Bir kayýp olayýnýn bu kadar büyüyüp uluslar arasý olmasý inanýlmaz.”
“Ayþe olayý ne durumda onu bulmak için elinden geleni yap hayatým. Düþünsene oðlumuzu annesi ve babasý ne haldedir.”
“Periþanlar eylül her gün telefon edip kýzlarýnýn durumunu sorup aðlýyorlar. Ama eninde sonunda bu olayý çözüp yapanlarý cezalandýracaðým.”
5
Bu yayýnlar Türkiye gündeminde inanýlmaz boyutta bir kamuoyu oluþturdu. Ýki ay içinde örgüte çeþitli darbeler indirildi. Örgütle iliþkisi olan 8 doktor tutuklandý. Örgütün Ýstanbul sorumlusu olan bir Ýtalyan ise kýlýk deðiþtiren muhabirlere çocuk satmak isterken görüntülenip yakalatýldý. Örgüte ait olan 25 Internet sitesi polis hackerlerince çökertildi. Ýki ayýn sonunda ise bu olay Avrupa basýnýný da ilgisini çekti. Reha’nýn programlarý artýk Avrupa ülkelerinde de yayýnlanmaya baþlandý. Avrupa Çocuk Derneðinden bir ödül bile verildi Reha’ya.
6
“Hoþ geldin caným.”
“Hoþ bulduk Eylül. Çok mutluyum.”
“Neden Ayþe’yi buldun mu yoksa.”
“Ýnþallah o da olacak ama. Çok büyüdük çok. Bu haber bizi zirveye çýkardý. Beni Avrupa’nýn en iyi gazete ve televizyonlarý istiyor. Avrupa’nýn en iyi gazetecisi ödülüne de aday gösterdiler beni.”
“Heyecanýný paylaþýyorum caným ama örgüt”
“Sen meraklanma çökerteceðim.”
7
Konu büyüyüp bütün Avrupa’yý sarmýþtý. Artýk Avrupalý gazetelerle ortak çalýþýyorlar ve bir çok yerden destek alýyorlardý. Artýk Avrupa’da da örgütten kiþiler yakalanýyor örgütün çemberi gitgide daralýyordu. Reha öðle yemeðinden gelip neþeli bir þekilde çalýþma odasýna geçti. Ofisi üst katlara manzaralý bir odaya taþýnmýþtý. Artýk kendi özel sekreteri vardý. Girerken sekreterine sordu.
“Kýzým arayan soran.”
“Eþiniz efendim sizin cebinize ulaþamamýþ beni hemen arasýn dedi.”
Reha telefonuna baktýðýnda yemekte kapattýðýný hatýrladý. Aceleyle odasýna geçip karýsýný aradý.
“Eylül ne oldu.”
Eylül’ün sesi aðlamaklý geliyordu.
“Hasta hanedeyim Reha çabuk buraya gel. Oðlumuz hasta.”
Reha aceleyle karýsýnýn verdiði adresi kayýtlayýp yola çýktý. Hasta haneye gelene kadar dua etti. Oðlunu çok seviyordu. Kendi kendine teselli verdi.
“Eylül evhamlýdýr. Üþütmüþtür yaramaz.”
Doktorun odasýna girdiðinde karýsý Eylül aðlýyordu. Kalkýp Reha’ya sarýldý. Oturduklarýnda doktor konuþmaya baþladý.
“ Hoþ geldiniz Reha Bey. Tetkikler tamamlandý incelemelerimizin sonucu kötü.”
“Doktor bey týbbi aðzý býrakýn oðlumun neyi var.”
“Çocuðunuzun kalbi normal bir kalpten 4 kat büyük ve büyümeye devan ediyor. Bu da pompalama yapmak için 4 kat fazla kan ihtiyaç doðuruyor. “
“Sonuç”
“Kalbi süratle deðiþtirilmeli. Biz çalýþmalarýmýza baþladýk siz de uygun organý bulmaya çalýþýn bir ay zamanýmýz var.
“Aksi halde ne olur.”
“Aksi halde oðlunuz ölür.”
“Oðlum nasýl olur doktor bey gayet iyi görünüyordu. Daha geçen gün top oynadýk. “
“Bu kalp belli bir seviyede büyüyene kadar belli etmez. Ama kan pompalamaya yetmemeye baþlayýnca vücudun dengeleri bozulur.”
8
Reha bir taraftan programýný yürütüyor bir taraftan uygun kalbi arýyordu. Çaresizlik içinde oðlu gözü önünde ölüyordu. Hiçbir kurumda uygun dokularda kalp yoktu. 25 gün geçmiþ ama hala kalp bulunamamýþtý. Reha akþam hasta haneye geldi. Eþi ve oðlunun odasýna girdi. Küçük oðlunu alnýndan öpüp elini tuttu. Eþi ona bakýp dýþarý çýkmak için ayaða kalktý. Reha da 5 dakika sonra yanýndaydý. Sigara yakýp eþine uzattý. Bir tane de kendine yaktý.
“Reha bulamadýn mý hala.”
“Yok”
“Ama Reha 5 gün kaldý.”
Aðlamaya baþlayan karýsýný omzundan tutup kendine çekti. Reha da iki damla yaþ döktü.
9
Ertesi gün odasýnda oturmuþ saða sola organ için telefonlar ediyor. Tehditler savuruyor. Baðýrýp çaðýrýyordu. Çok sýkýþmýþ haldeydi. O an cep telefonu çaldý. Bilinmeyen bir numara arýyordu. Alýp açtý.
“Efendim.”
“Ýyi günler Reha Bey.”
“Evet ben Reha kiminle görüþüyorum.”
“Boþ verin isimleri oðlunuz nasýl.”




10
Aradan üç yýl geçmiþ. Reha ayný kanalda magazin servisinin baþýnda çalýþmalarýna devam ediyordu. Cumartesi iþ çýkýþý otoparka arabasýnýn yanýna indiðinde karþýsýnda Sinan Bey çýktý.
“Merhaba Reha Bey.”
“Aaa merhaba komiserim. Nasýlsýnýz?”
“Teþekkürler”
“Ýþleriniz nasýl?”
“Emekli oldum. Ama kafamda hep bir takýntý var. Size onu sormaya geldim.”
“Nasýl yardýmcý olabilirim.”
“Üç yýl önce bizimle çalýþarak ve inanýlmaz bir kamuoyu yaratarak uluslar arasý organ ve çocuk kaçakçýlýðýna inanýlmaz darbeler indirdiniz. Neredeyse örgüt bütün Avrupa da çökme noktasýna geldi. Ama bir den çalýþmalarý býrakýp magazin müdürü oldunuz. Sizi az çok tanýmasam para aldýnýz diyeceðim. Ama araþtýrdýðýmda servetinizde artýþ yok. Neden Reha Bey.”
“Çocuðunuz var mý Sinan Bey”
“Var iki tane”
“Allah baðýþlasýn. O zaman belki beni anlarsýnýz. Çünkü ben bile yaptýklarýmý anlayamýyorum.
3 yýl önce dediðiniz gibi neredeyse Avrupa’nýn en iyi gazetecileri arasýna beni sokacak bir haber peþindeydim. Çýlgýnlýk derecesinde etkili olmuþ ve inanýlmaz çalýþmalar yapýyorduk. Önce sadece Küçük Ayþe’nin kaybolma olayý yüzyýlýn habercilik olayýna dönüþmüþtü. Bu arada oðlum,caným hastalandý. Kalbi normalin 4 katý büyükmüþ. Bir ay içinde ameliyat edilmesi gerekliydi. 27 gün legal yollardan kalp aradýk. 27. gün telefonumla bir konuþma yaptým. Bir teklif yapýlmýþtý. Ertesi gün örgütün haberini yapacaðým diye Kuzey Irak’a gittim. Eþim ve çocuðum da yanýmdaydý. Kerkük’te örgütün 2. patronu olduðunu söyleyen bir Türk ile görüþtüm. Çocuðuma uygun kalp bulacaklarýný karþýlýðýnda ise onlar hakkýnda haber ve araþtýrma yapmayý durduracaktým. Tereddütsüz kabul ettim. Ameliyathanenin son olaylardan sonra Afganistan’a kaydýrýldýðýný söyledi. Hemen onlara ait özel bir uçakla Afganistan’ýn doðusunda özel bir havaalanýna indik. Kendi hasta hanelerinde doku ve kan tahlillerini yineleyip 29. günün sabahý uygun kalbin bulunduðunu söylediler. Sevincim o ana kadar inanýlmazdý. Ta ki örgütün ikinci adamý olan Türk,bir doktor ve küçük bir kýzla içeri girene kadar. O kýz çocuðu küçük Ayþe’den baþkasý deðildi. Doktor”Buyurun” dedi oðlunuzun ihtiyacý olan uygun dokudaki kalp bu kýzda. Türk ise önce kahkaha attý “Þanslýsýn dostum. Bu kýzýn resmi yayýnlanýnca satmadýk. Bizde Hindistan’a satmak üzere buraya getirdik. ”dedi. Akþama kadar süre verdiler. Ameliyatý akþam yapacaklardý. Kýzý alýp çýktýlar. Ben ve eþim oðlumuzun yanýnda donup kalmýþtýk. Düþüncelerim allak bullaktý. Oðlum yarýna kadar ameliyat edilmezse ölecekti. Edilirse küçük bir kýz koyun gibi doðranacaktý. Örgüt bir taþla iki kuþ vurmuþ ve benden alýnacak en güzel intikamý alýyordu. Köþeye sýkýþmýþ haldeydim karýma bakýyordum ama o bu kararý benim vermem gerektiðini söylemek istercesine bakýþlarýn kaçýrýp oðlumuzun yanýna gitti. “
“Kararýnýz ne oldu?”
“ Kararým mý?Oðlum 4,5 yaþýnda Sinan Bey”
                                   
                                        Mayýs 2002