Sanat doğaya eklenmiş insandır. -Bacon |
|
||||||||||
|
Çoktu yaşadıkları azdı nefreti.. sevmiş evlenmiş çoluk çocuğa karışmış biriydi her kadın gibi... Ama farkı vardı diğerlerinden ki gözlerinde onu hissettim. Eşini akciğer kanserinden kaybetmişti . Herşeyiyle a dan z ye o ilgilenmiş (tabii birde bağlı olduğu çocukları destekti ona) en zor haliyle bile.. Kimbilir ne dolu hayat geçirmişti belki o zor günleri hayat arkadaşıyla göğüs germiş atlatmışlardı ... O anlattı ben dinledim imrenerek.. çocuklarını o sevgi ortamında büyütmüş kendine güvenen insanlar yetiştirmiş.. Aslında hayatta en önemli maneviyatımız bu, o bunu başaranlardan olmuştu gözümde..Eşinden bahsederken bile hala sevgisi üstündeydi...Hayata veda ederken yanında ona kelime-i şahadet getiren, kuran okuyarak veda ederken hakkını helal et bile diyebilen o hasta yatalak olan hayat arkadaşına hep gözü gibi bakan bir sevgi insanı sabiha. ... Çok duygulanmama sebepse öldükten sonrasını bana şöyle anlatmasıydı: ----eşimi hastanede bırakamadık, hem ölenlerden hemde oradaki hasta yaklaşımları çok fenaydı..üç kez hayata gidip geldi..kanser ilaçları zor ilaçlardı.. ve biz doktor la görüşerek eve gelmek istedik ve ona moral kazandırdık.. yoksa doktorlar yaşamaz, sayılıdır zamanı demişlerdi sözle olmasada... biz yinede Allahtan umudumuzu kesmedik . Hep dua ettim Allahım bir aylık ömür ver eşime ne olur sonra al canını ama bir ay onunla yaşama süresi ver diye hep dua ettim. Ve dört yıl aşağı yukarı bir zaman tanıdı Mevlam bana ... Onunla hep hayal kurardık tatil hayali ve biz mudanyada bir yaz geçirebildik... (Buna da şükür dedi ve gözleri yine buğulandı) ...en son zamanlarında iyice zayıfladı yinede ne isterse onu yapmaya çalıştım . Artık heryere tekerlekli sandalyeyle gidiyor çok çabuk yoruluyordu çünki halsizdi. Hep dışarı çıkarken bana el sallardı köşeyi dönerken. Tabutuyla giderken sanki yine el sallıyor gibiydi, yine köşeyi geçerken bende el salladım HOŞÇA KAL diye . Allahım sabır ver bana , sensiz geçireceğim günler için.... İşte beni derinden etkileyen bu son sözler herşeyi beynimde oluşturuverdi..Sabihayı kızı vasıtasıyla tanıdım . Kızının kendine güvenini davranışını demekki yetiştirilme tarzından ve genlerinden aldığını annesiyle görüşmemizden sonra daha iyi anladım.. Demek ki sevgiyle yoğrulmak; yalnızlığın, umutsuzluğunda ilacı.... Allah tüm hastalara acil şifalar ihsan eylesin.Tüm dualarım onlar için oldu bu akşam, tanımadığım Sabihanın eşine dua ettim.... H.Deniz HATİPOGLU Bursa... 31/03/2005 (perşembe)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © H.Deniz Hatipoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |