Biliyorsun
Giderek kurtuluyorum sınırlarımdan,
Giderek artıyor bu boşluk, bu çırılçıplaklık.
Çok güzel, çok yaralayıcı.
Biliyorsun,
Hoyrat bir kadın olduğumu
Tüm mazeretlerimi, sırlarımı,
Sıradanlığımı, sıranın dışındalığımı,
Geçmişimi, geleceğimi,
Islak dehlizlerimi, karanlık koridorlarımı,
Beynimin içindeki çığlıkları,
Hepsini bilsen, anlasan,
Hepsine dokunsan,
Hiçbir şeyin değişmeyeceğini…
Biliyorsun beklediğimi,
İnsanların anlamasını,
Yaralarımın iyileşmesini,
Beynimin içindeki seslerin geçmesini,
Olmadığını, hiçbir şeyin geçmediğini…
Biliyorsun,
Unutulmayacak anlar silsilesi içinde kalakalmış bir kadın olduğumu,
Kendi girdaplarında dolaşan, ıslak bir dehlizde bekletilen biri olduğumu…
Biliyorsun,
Artık her şey şuurumun dışında,
Artık herkesi ve her şeyi bırakıyorum.
Biliyorsun,
Vazgeçiyorum her şeyden ve koynuma alıyorum hiçliği.
Biliyorsun,
Çemberin dışındaki yolculuğum daha az insanla, daha az umutla, daha karanlık yollarda, giderek artan bir yalnızlıkla devam ediyor.
Biliyorsun,
Artık geri dönüşsüz bir yolculuktayım.
Kimseyi yanıma katmayacağım.
Biliyorsun, tek kişilik bir yolculuk bu.
Mümkün olan en az eşya ile, yakında onları da bırakacağım.
Biliyorsun
Bu benim çölüm
Bu benim ıssızlığım
Bu benim yankısızlığım
Bu geri dönen benim sesim
Yabancı yok, yaralayan yok!
Sesleriniz uzaktan geliyor artık
Çok uzaktan
Giderek uzaklaşıyorum,
Biliyorsun
Giderek zayıflıyor gün ışığı
İçimde binlerce kırık cam parçası
Her gün bir yenisini elime alıp bakıyorum
Günün birinde bitecek bir yolculukta
Kendi içimdeki sesler ile birlikte gidiyorum
Biliyorsun