..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Ne elbiseler gördüm, içinde adam yok, ne adamlar gördüm sırtında elbise yok." -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Tarihsel Olaylar > Can Macit




4 Kasım 2005
Soğan Çorbası  
Can Macit
Nazım Hikmet, 1951 yılında Dünya Barış Konseyi'nin bir yıl önce kendisine verdiği "Uluslararası Barış Ödülünü" Prag'da düzenlenen bir törenle almış.


:CABH:
Nazım Hikmet, 1951 yılında Dünya Barış Konseyi'nin bir yıl önce kendisine verdiği "Uluslararası Barış Ödülünü" Prag'da düzenlenen bir törenle almış.

Rahmetli Prag’da bulunduğu sırada, her gün Prag’ın ünlü bir restorana gider ve restoranın spesiyalitesi olan soğan çorbasını zevkle kaşıklarmış.

İşte bizim kızlar Prag’daki bu ünlü restoranı arıyorlardı.

Bendeniz, Kentucky Fried Chicken da az önce karnımı doyurduğumdan, “El eşeğini ararken türkü söyleyen köylü” misali takıldım peşlerine.

Bizimkiler, Prag Şehir Müzesinden aşağıya doğru inerken sağ taraftaki restorana yöneldiler. Kapıdaki güzeller güzeli görevli kızcağıza, “Dünyaca ünlü Türk şairi Nazım Hikmet’in ‘soğan çorbası” içtiği restoranı sordular.

“Nazım Hikmet’ lafını duyunca kızın yüzünü bir gülümseme kapladı. Meğer kızımız genç yaşına rağmen sıkı bir Nazım Hikmet hayranıymış! Bize şairin “Bir Kız Vardı Japonya’da” isimli şiirini Çek’çe okumaya başlamaz mı!

İnanınız gözlerimiz doldu, bir Türk olarak göğsümüz kabardı!

Sonra bir çırpıda rahmetlinin soğan çorbası içtiği restoranı tarif ediverdi bizlere…” diye yazsam da siz inanmayın!

Yukarıda yazdıklarımı ben uydurdum. Kız bizimkilerin ne sorduğunu tabii ki anlamadı. Bizim kızlar da “soğan çorbası” yerine sandviç ile yetinmek zorunda kaldılar.

Bendeniz eski Demirperde ülkelerinde çok gezdim, çok insanla tanışıp konuştum. Fakat “ilaç olsun” diye Nazım Hikmet’i, Aziz Nesin’i, Yaşar Kemal’i tanıyan bir kişi ile bile karşılaşmadım.

Şimdi diyebilirsiniz ki: “Sen orada orospular ile tanışmışsındır! Eğer tahsilli, entelektüel, vesaire insanlar ile tanışsaydın, onlar bu kişileri mutlaka tanırlardı.”

Fakat ben oralara gittiğimde, “tahsilli, entelektüel, vesaire kişiler” den bayan olanlarının çoğu zaten çoktan “orospu” olmuşlardı.

Bu saatten sonra birbirimizi kandırmanın gereği yok.

Soğuk Savaş yıllarında, KGB’nin tezgahı ile cilalanıp, nedense(!) eserleri hep Komünist ülkelerin dillerine çevrilen ve bu ülkelerce verilen ödülleri toplayan bu kişiler, sizce büyük sanatçı olabilirler, zevkinize saygı
duyarım. Ancak bu kişilerin “yurt dışında da tanınıp beğenildikleri” palavrasına artık bir son verelim.

Bugün bazılarının çıkarları için “Orhan Pamuk”u kullandıkları gibi, vakti zamanın da birileri de bunları kullanmıştı.

Fakat siz, “Ben salağım ağabey, kendimi kandırmaktan zevk alıyorum” diyorsanız, böylece devam ediniz…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın tarihsel olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mart ve Nisan

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Sezen Aksu Konseri
Konstantiniye'nin Yitik Günceleri
Hamamın Namusu
Çanakkale Tacirleri
Savcının Karısı
Bir Irkçının İhaneti
Efendi
Silahlara Veda Kumpanyası
Cumhuriyetin Masalları
Çin Gerçeği

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Görmeden Sevdiğimiz Büyük Büyük Türkiye [Deneme]
Türkçe Dil Sınavı [Deneme]
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği [Deneme]
Onlar [Deneme]
Ukrayna’da İlginç Gelişmeler [İnceleme]
Türkistan Lejyonu [İnceleme]
Baraba Tatarları Hakkında Bir Derleme [İnceleme]
Mısır Ordusundaki Amerikalı Subaylar [İnceleme]
Grigory Gurkin [İnceleme]
Chulym Tatarları [İnceleme]


Can Macit kimdir?

Boşverin!

Etkilendiği Yazarlar:
Henüz yok! Belki ileride...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Can Macit, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.