Özyaþamöyküsü baþka insanlarla ilgili gerçekleri anlatmak için eþsiz bir araç. -Philip Guedella |
|
||||||||||
|
Yabancý dil gerekli midir? Evet. Peki, yabancý dil öðretiminde baþarýlý mýyýz? Hayýr. Atalar ne diyor? “Bir dil bir insan, iki dil iki insan”. Biz buna inanýyor muyuz? Hayýr. Nerden belli? Halimizden. Ýnansak böyle olur muydu? Hayýr. Yabancý dilde baþarýsýzlýk herkesçe bilinen bir þey ve bundan yakýnmanýn sorunu çözdüðü söylenemez. ‘Dert ortaklýðý deðil, çözüm ortaklýðý yapalým’ diyordu bir arkadaþýmýz(1). Çok güzel ifade edilmiþ ve hepimize rehberlik etmesi gereken özlü bir söz. Peki, neden baþarýsýzýz? Nedeni bilirsek, çözümü de buluruz. Bilimsel düþünce bunu diyor. Ders mi az, öðretmen mi yetersiz, öðrenciler mi tembel, istek mi yok yoksa öðrendiklerimizi mi kullanmýyoruz? Kanýmca bu sayýlanlarýn hepsi yanlýþ, en sondaki doðrudur. Bizde az ya da çok hepsi var, yalnýzca “öðrenileni kullanma becerisi” eksik. Týpký aldýðýnýz sürücü belgesinin kullanýlmadýkça Size bir yararý olmamasý, bildiklerinizi gittikçe unutmanýz gibi. Biz edindiðimiz bilgileri kullanmýyoruz. Nasýl Türkçe bilgimiz kitap, gazete okumadýðýmýz için yetersiz ise, öðrendiðimiz dili de yazýldýðý kitap, dergi ve gazetelerden okuyarak geliþtirmiyoruz. Geliþmeyen dil ne yazýk ki geriliyor, unutuluyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün yabancý dile bakýþý hakkýnda daha önceden muhakkak bir þeyler duymuþ ya da okumuþsunuzdur (2). Ben burada okuduðum ve benimsediðim bazý görüþlerden hareketle çýkarýmlarda bulunacaðým. Atatürk yabancý dil bilirdi: Bildiði diller Fransýzca ve Almanca idi. 1910 yýlýnda Fransa’ya gitmiþ, manevralara katýlmýþ; 1917 yýlýnda da Almanya’ya gidip, cephede incelemelerde bulunmuþtur. Anýt Kabir müzesinde onun okuduðu yabancý kitaplarý ve önemli bulduðu için altýný çizdiði yerleri görebilirsiniz (3). Atatürk’ün eðitim üzerine onca özlü sözünün varlýðýný hepimiz biliyoruz. Acaba yabancý dil eðitimi konusunda Atatürk ne düþünmektedir? Bunun için fazla uzun araþtýrmaya gerek yoktur. Yaptýklarýna bakmak yeterli olacaktýr. Örn. “Ankara Üniversitesi’nin fakülte olarak kurulan (1935) ilk yükseköðretim kurumu olan Dil ve Tarih-Coðrafya Fakültesi, Büyük Önderimiz’in adýný koyduðu ve özel bir misyon yüklediði bir bilim merkezidir. Mustafa Kemal Atatürk Fakültemizin kurulmasýný önerirken, çaðdaþ Türkiye’nin yapacaðý atýlýmda hem ulusal bilincin geliþmesi, hem de özgür düþünceli bireylerin yetiþebilmesi için, Türk dilinin, Türk tarihinin ve Türk kültürünün derinliðine araþtýrýlmasýnýn en baþta gelen koþul olduðuna inanýyordu.” (4) “Yabancý dillerin öðretimi” amacýyla Dil ve Tarih-Coðrafya Fakültesi’nin “Batý Dilleri ve Edebiyatlarý Bölümleri” kurulurken; “Tarih ve Türkoloji” bilimlerine yardýmcý olmak amaçlanmýþtýr; “Yabancý Dil ve edebiyat bilimleri, temelde kültürler arasý iletiþimi saðlamakla yükümlüdür. Bir yabancý dile ve onun edebiyatýna bilimsel yaklaþým, kazanýlan metod bilgisi ve bilim kavramlarýyla ana dile yönelmeyi saðlýyorsa, asýl iþlevini gerçekleþtirmiþ demektir.” (5) Atatürk’ün o halde yabancý dil öðrenimini önemsediði, ancak bunu kendi ulusal yararlarýmýz doðrultusunda kullanýlmasýný gerekli gördüðü ortadadýr. Nitekim “kendi yaþamýnýn son yýllarýnda, Alman baskýsýndan kaçan Yahudi kökenli bilim-insanlarýný Türkiye’ye kabul etmekle kalmamýþ, onlarýn bu ülkede görevli olduklarý üçüncü yýldan itibaren derslerini Türkçe olarak vermelerini zorunlu kýlmýþtýr.” (6) Buradan anlaþýlan ikinci bir gerçek ise, Atatürk’ün hazýr yabancý bilim insanlarý gelmiþken, hazýrlýk derslerinden sonra yabancý dilde eðitim yapýlmasý gibi bir düþünce taþýmýyor olmasýdýr. Derslerin Türkçe yapýlmasýný öncelikli gördüðü anlaþýlýyor. Ama biz ne yapmýþýz? Atatürk’ün de adýný taþýyan liselerde yabancý dilde dersler yapmayý özendirmiþiz (7) ve böylece yabancý dilde eðitim yapan kurumlar çoðalmýþ. Sanki yabancý dil anadilden çok daha önemli imiþ gibi bir durum yaratmýþýz. Bu ise Atatürk’ün hiç de amaçlamadýðý bir noktaya getirmiþ bizi. Þimdi bunu tartýþýyor, yapýlan yanlýþý düzeltmek istiyoruz (8). Oysa derslerin yabancý dilde yapýlmasý yerine, yabancý kaynaklarý da kullanmayý/ kullanabilmeyi özendiren, zorunlu kýlan bir eðitim modeli geliþtirmeliyiz. Bu model yalnýzca öðrenciyi deðil ayný zamanda eðitim yöneticilerini, öðretmenleri ve aileyi de içine alacak denli kapsamlý olmalýdýr. Bunu yapmazsak zaman içinde hiç geri dönülemez bir noktaya varmamýz iþten bile olmayacaktýr. Bir kültür ulusu olarak baðýmsýzlýðýmýzýn ve onurumuzun bir göstergesi olan dilimize hak ettiði saygýyý ve özeni göstermemiz gereklidir. “Bir ülkeyi baðýmlý kýlmanýn ilk þartý o ülkenin dilini kullanýlmaz hale getirmektir. Onun için eðitim dilini baðýmlý olacaðý ülkenin diliyle yani Ýngilizce ile yapmalýdýr. Eðitim kurumlarýnýn dilinin Ýngilizceleþtirilmesi bu amaca hizmet etmektedir. Dil gidince kültür onu takip eder. (Buna kültür emperyalizmi diyoruz) Peþinden yurtseverlik duygularý yok olur. Sonuçta ülkemiz kendisini savunamaz duruma gelir ve önce esir olur, sonra yok olur.” (9) Üzerinde durmamýz gereken bir baþka husus da Türk akademisyenlerin yabancý dilde yayýn yapma zorunluluðu. Burada da kanýmca gerekli düzenleme/ düzeltmeler yapýlmalý. Her konu ve alanda illaki yurtdýþý yayýn aranmamalý. Ancak uluslar arasý düzey için baþka ölçütler bulunmalýdýr. Maalesef “Akademik yükseltmelerde öne alýnan; “Science Citation Index (SCI)” ve “Social Science Citation Index (SSCI)”de adý geçen dergilerde yayýn yapmayý öngörenlerin, “bilim evrenseldir” diyerek, aslýnda ülkemizin stratejik bilgilerinin yurtdýþýna hem de bedavaya kaçýrýlmasýna hizmet ettiklerini fark etmiyoruz ?” (10) Ýþin bir de bilimsellik boyutu var: Size þu an Eðitim Fakültesinde derslere giren Alman Öðretim üyesi Prof. Dr. Otto Holzapfel’le yaþadýðýmýz bir olayý aktarayým. Birlikte bir makale yazdýk ve yukarýda endeks (AHCI) dergilerinden birine gönderdik: Aldýðýmýz yanýt þu oldu. “Sizin yazýnýz bilimsel bir dergide yayýnlanmalýdýr.” (11) O halde listede yer almasý, bu dergiyi yeterince bilimsel yapmaya yetmiyor anlaþýlan. Nitekim arkeologlar da bol bol reklâm metni bulunan bazý popüler dergilerin bu listede yer aldýðýný belirtmektedirler. Bir bilim insanýmýz þu kaygýlarýný dile getirir (12): • Dilini kaybeden ülke kimliðini ve geleceðini de kaybedecektir! • Dilde özensizlik, dilde yozlaþma anadiline sahip çýkmamakla gerçekleþmektedir. Türkçenin bilim dili olmadýðýný öne sürmek kendi dilini inkâr ve açýkça tembelliktir! • YÖK yanlýþ hedef seçmiþtir. Akademik yükseltmelerde SCI (Science Citation Index) ya da SCCI (Social Science Citation Index) neden seçilmiþtir? Neden Türkçe yayýnlanan bilimsel eserlere gereken önem verilmemekte ve üstelik küçümsenmektedir? • Bilimsel eserde gereken nitelik ve içerik midir? Yoksa çok ve anlamsýz, yararsýz ürünler mi? Bunca palavra ve dünyada insanlarý hiçbir þekilde etkilemeyecek üretim yerine keþke saðlam birkaç yeniliðe, devrime, icat ve keþife ulaþabilsek! • Baþkasýnýn diliyle düþünmeye çalýþmak, doðrudan o baþkasýnýn düþünce çerçevesini ve altyapýsýný benimsemek anlamýna gelir! • Baðýmsýz düþünce, baðýmsýz dil olmadan olmaz! • Binlerce yýllýk kültür ve özelliklerinden vazgeçme yoluna girmiþ bulunan Türk bilim-insaný, bunu çaðdaþlaþmak ve çaðdaþ uygarlýklarýn üstüne çýkabilmek için mi yapmaktadýr? Özetle; Türkçeyi yabancý dillerin boyunduruðundan kurtarmak, layýk olduðu biçimde araþtýrýlýp geliþtirilmesi için onca çabayý göze alan ve hatta hasta yataðýnda bile “arkadaþlara selam, dil çalýþmalarýný sakýn aksatmayýn” diyen Atatürk, acaba “yabancý dil eðitimi” ve “yabancý dilde eðitim” hakkýnda ne düþünürdü dersiniz? Türk Ulusu! Çocuklarýnýza yabancý dil öðretmeyin, öðretir gibi yapýn, ama sakýn öðrettiðinizi kullandýrmayýn. Kitap okutmayýn. Böylece yabancý dil öðrenemez, kendilerine olan güveni yitirirler! O zaman muhtaç olduklarý kudretin yabancýlarýn damarýnda akan kanda olduðunu, yabancý dil öðrenemeyeceklerine göre doðrudan yabancýnýn dilini benimsemeleri gerektiðini anlarlar! Ne mutlu Türküm deyip, dilini küçümseyene! Ne mutlu yabancý dilde eðitim alana! Böyle mi derdi? Yoksa biz mi onu yanlýþ anlýyoruz? Notlar 1) Prof. Dr. Hülya Yýldýrým.11. 04. 2006. 2) Örn. Prof. Dr. Ayla GÖKMEN: “Atatürk ve Yabancý dil”, U.Ü Eðitim Fakültesi Dergisi, Cilt: V, Sayý.1, 1990, Bursa. 3) Gürbüz Tüfekçi: Atatürk’ün Okuduðu Kitaplar, C.2, T. Ýþ Bankasý Yayýnlarý, Ankara 1985, s. 174 (Bu yapýtýn “Yabancý Dillerdeki Kitaplar” bölümünde 33 yabancý kitaptan örnekler verilmiþtir). Haber için bkz. “Ata'dan okuma dersleri”. http://www.milliyet.com.tr/2005/05/13/guncel/axgun02.html 4) Türkiye’de sosyal bilimler alanýnda seçkin bir yeri bulunan fakültenin kuruluþ yasasý TBMM’ce 14 Haziran 1935’de kabul edilmiþ ve karar 22 Haziran 1935 tarih ve 2035 sayýlý Resmi Gazete’de yayýmlanmýþtýr.” http://www.humanity.ankara.edu.tr/genel_bilgiler.html 5) Prof. Dr. Gürsel AYTAÇ: “Batý Filolojilerinin Türk Edebiyat Bilimine Katkýsý". Çaðdaþ Türk Romanlarý Üzerine Ýncelemeler, Gündoðan Yayýnlarý, Ankara, 1990, s. 9-15. 6) Prof. Dr. Ýsmail Haluk Gökçora: “Bilim Dili Olarak Türkçe”, Üniversite ve Toplum, Haziran 2004, Cilt 4, Sayý 2, Sayfa(lar). 7) Örn. Atatürk Yabancý Dil Aðýrlýklý Lisesi www.gunes.com/2002/10/15/yasam/g7.html 8) Yabancý dilde eðitimin kaldýrýlmasý amacýyla düzenlenen bir kampanya örneði için bkz. http://www.bth.org.tr/ydehelilani.htm 9) Mehmet Sinan Gür: http://www.izedebiyat.com/yazi.asp?id=4812 10) Prof. Dr. Ýsmail Haluk Gökçora: agy. 11) Merkur-Deutsche Zeýtschrýft Fur Europaýsches Denken, Monthly, Issn: 0026-0096 (Klett-Cotta Verlag, Rotebuhlstrasse 77, Stuttgart 1, Germany, D-7004 9) 12) Bkz. Prof. Dr. Ýsmail Haluk Gökçora, agy.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ali Osman Öztürk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |