..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyada birbirinin eşi ne iki görüş vardır, ne iki saç kılı, ne de iki tohum. -Montaigne
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > Bülent Efe




19 Haziran 2006
Sadece Hüzün  
Bülent Efe
Küçük kağıt parçalarından birini aldım veya örselenmiş olanı böldüm. Yazdım; H-Ü-Z-Ü-N. Ve elim bilinçsizce koydu soru işaretini peşi sıra. Kâğıdın ardını çevirip bekledim. Neydi Hüzün? Umutsuzluk, üzüntü, bekleyiş?


:BHBF:
Rahatlatan ılıklıkta, durulukta mıydı o bahar akşamı yoksa tozlu ampulün çıplak sarı ışığının, yalnızlığın kesifliğinde miydi, bilmiyorum. Hatırladığım ahşap tavan arasında, sonu gelmek bilmeyen kitap sayfalarının içinde tek başına olduğumdu. Doğaya sırtımı dönüp kulaklarımı dışarıdan gelen seslere kapamamın nedeni belirsizdi, öylesineydi kendimi hapsetmem. Kimsesiz de değildim hani. Kıyıda köşede yerleşmiş kapkara radyomdan bir dünya doluyordu, odama, yanı başıma. Bilmediğim dillerdeki halk şarkılarını, daha anlamı bozulmamış, eskimeyen 'hafif müzik'leri, yeni yeni tanıdığım sözsüz çok şey anlatan klasikleri, başımı pencereden uzatıp hayata fütursuzca bağırmayı özendiren sert, asi ritimleri, içtensiz ama zaman zaman dürüstlüğe yalpalayan sohbetleri dinliyordum, akşamüstünden beri. O davudi sesi duymasaydım ne yazmaya başlayacak ne de sabahı zor bulan eziyetlere katlanmak zorunda kalacaktım ölünceye dek.
Bir erkekti; yabancı olanın peşinde koşan, göze alıp tanımadığına yaklaşan herkes gibi. Ve soruyordu, gecenin dibinde, belki o an uykuyla uyanıklık arasında gezen, düşlerini oturarak ya da uzanmış gören, sadece umuda sığınmış insanlara.
Soruyordu, bildik olanı, üzerinde düşünme gereği duymadığımızı. Rengini bilmek istiyordu, nerede başlayıp nereye kadar gidebildiğini. 'Hüznü' merak ediyordu, hiç kederlenmeden. Dahası 'yazın' diyordu, sanki karşımda beliriveren iri cüsseli siluetinden çıkıp duvarlara vuran büyük sesiyle. Sürekli okumuş, biteviye okuyacak, hep seyredecek bana.
Denedim, ilk denemenin hazzını sevdim üstelik. Kalemi oynattım gün ağarana dek, zihnime kazınmış beş harfi, onlarca kez dizdim kağıda. Anlatmayı ise beceremedim. Gözümün ucundaydı işte, dokunsam tutacakmışçasına ama kayıp giden bir akışkandı sanki. Zaman yolculuklarından medet umdum, geçmişimden, ilk öpüşümü, ilk terk edilişimi hatırladım. Dinlediğim şarkıların benim olmuş öyküleri birikti içeride, aralarından tekinin bile hikâyesini yazamadım. Kâğıdın beyaz yüzeyi siyaha döndü ağır ağır. Umutsuzluk çıktı geldi, üzerime sindi, yapıştı yakama. İki hece rakılıydı dilimde. Öf-ke değildi hissettiğim ya da Ce-fa. Hüzündü peşimdeki, başkasına, kalemime, kendime söyleyemediğim.
Küçük kağıt parçalarından birini aldım veya örselenmiş olanı böldüm. Yazdım; H-Ü-Z-Ü-N. Ve elim bilinçsizce koydu soru işaretini peşi sıra. Kâğıdın ardını çevirip bekledim. Neydi Hüzün? Umutsuzluk, üzüntü, bekleyiş?
—Sadece Özlem.
Tutsaklık, gidene?
—Eli kolu bağlı hasret.
Bir yanı siyah mutluluk, bir yanı beyaz sıkıntı mıydı yoksa?
—Griye çalar hüzün,
Tatsız tuzsuz muydu?
—Gerçeğin tadında
Unuttum yazdıklarımı, yazdıklarımı postaladığımı. Muğlâk, başarısız deneyimimin utancıyla geçirdim haftayı, silik, donuk, alışılmışçasına. Şarkılara kaçtım her akşam. Her akşam öykülerini yazmak istedim. Aylaklığa, nedensizliğe sığındım korkup.
Beni kimsesiz sohbete gömen, o tanıdık sesi duyana dek. Cervantes'in arayışını dillendirdi lirikçe, Don Kişot'u çağırdı çocuk aklımdan, deliye, deliliğe övgüler düzdü. Ardından 'Hüzün' dedi, durdu.'Soru işareti'. Sürüklendim radyonun başucuna, tuttum soluğumu.
'Sadece...'
'...özlem' dedim onunla birlikte.
Sadece hüznü, hayatıma gerçek ettim, elim kolum bağlı.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anılar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Maviydi Otomobilim, Hem de İtalyan Marka!

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Büyük Turist"; Batılı Bir Gezginin Analizi
Küresel Köyün Kör Kuyusu Sosyal Medya; Bireyselliğin Zirvesi…
İletişim Çağında Sıfır Bilgi
Nekrofili

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Eski Bir Yağmur [Öykü]
Agora^nın Çocukları - 2. Bölüm [Roman]
Agora^nın Çocukları - 3. Bölüm [Roman]
Agora^nın Çocukları - 1. Bölüm [Roman]
Kudüs Yolunda - 9. Bölüm [Roman]
Ayın Gölgesi Birinci Bölüm 2. [Roman]
Kudüs Yolunda - 10. Bölüm [Roman]
Kudüs Yolunda - 7. Bölüm [Roman]
Kudüs Yolunda - 5. Bölüm [Roman]
Kudüs Yolunda - 4. Bölüm [Roman]


Bülent Efe kimdir?

Akdeniz Klasik Arkeoloji, Ege Radyo Tv, Sinema okuduktan sonra farkettim ki yazar olmak istiyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Woddy Allen, G.G. Marquez, Jack London ve Dostoyevski


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bülent Efe, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.