Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Oysa ölen aslında herkes adına bir şeyler yapmaya çalışan bir insan olduğunda acısı biraz daha büyük ve öfkesi daha yıkıcı oluyor. Ölenlerin ardından iyi konuşmaya alışmış bir milletizdir biz, “kör ölür badem gözlü olur” derler ya, biz kolaylıkla ölenin hatalarını affederiz. Ama zaman geçiyor ve dünya değişiyor, kimse artık ölenin günahlarıyla gittiği yerde hesap vereceğini düşünmüyor. Kan bağımız olmayan herkese karşı daha acımasız olduğumuz günlerdeyiz, artık hiçbirimiz kardeş değiliz. Kan bağının anlamının değiştiği, insanların din, dil, ırk olarak ayrıldığı günlerin geride kaldığını ve artık büyüdüğümüzü düşünürken 2007 herkes için çocuklaşma dönemi olarak başladı benim için. Çocukluğun verdiği acımasızlık sardı her yanımızı, biraz şımarık, biraz showcu, biraz ne dediğimizi bilmez haldeyiz sanki. Bir gruba ait olamadığımız için hırçın, haksızlığa uğramış herkes gibi kırgınız ve sırf bu nedenle intikam istiyoruz. İntikam hırsımız öylesine büyük ki en önem verdiğimiz değerleri bile bu intikama alet etmekten kaçınmıyoruz. Ama atalarımızın da dediği gibi keskin sirke küpüne zarar, biz attığımız her adımdan, pek çok milletten daha bilinçli olması gerekenler olarak bunu unutuyoruz. Söylediğimiz her şeyin aleyhimizde delil olduğu bir dünyada, yeni yetme starlar gibi davranıyor ve parlamaya aday yıldızımızı kendi ellerimizle söndürüyoruz. Sesimiz, fiziğimiz, alt yapımız tam olduğu halde çömezliğimiz yüzünden bu geçmişi olmayan ve arkadan torpille desteklenmiş, hantal şarkıcıların arasında harcanıp gidiyoruz. Artık idealleri kalmamış bir dünyada, değerlerimizle ayakta duracakken, onlar gibi değersiz, köksüz, sıradan davranıyoruz. Aslında her birimizin bir zamanlar, birilerinin kölesi olduğumuzu, bugün kendimizin efendisi olabileceğimizi, biz izin vermezsek kimsenin bizden bu özgürlüğü alamayacağını unutuyoruz. Efendilerle yaşamanın ne zor olduğunu unutuyor ve kendi ellerimizle efendiler yaratıyoruz. Çarkın içinde, dokunulmadan yaşamanın kolay olduğuna inandırılıyor, buna kanıyor ve susuyoruz. Çünkü korumaya çalıştığımızı iddia ettiğimiz sevdiklerimiz olduğunu söylüyoruz. Ve bizim korkularımız, kaygılarımız, başkaları için her istediklerini yapacakları bir platform oluşturuyor. Biz yüzyıllardır Mesihler, kurtarıcılar bekleyen bir milletiz. Bizi hep birileri geldi kurtardı, önderlik etti. Ama 2007 başka olacak, artık kimse bizi kurtarmayacak ve biz olmayı unuttuğumuz her dakika onlar büyüyecekler. Biz olmadığımız, yaşadığımız toprağı hep birlikte sahiplenmediğimiz, rızkımızı sağladığımız bir avuç toprağı paylaşmadığımız, yan komşumuzu sevmediğimiz, başka bir kökenden gelen ama birlikte büyüdüğümüz insanlara sırt çevirdiğimiz, düğünlerimizi, sünnetlerimizi farklı adlarla yaptığımız için birbirimize düşman olduğumuz her an, onlar büyüyecekler. Biz ufalacağız. Ben bir Süryani, bir Kürt, bir Çerkez, bir Dadaş kızı ile büyüdüm. Büyüdüğümde yanımda kalan en yakın dostlarıma sırtımı, birileri istiyor diye, çevirmeyeceğim. Farklı kitaplara inandığımız için, özünde aynı değerlere inanmadığımızı iddia etmeyeceğim. Ölenlerin arkasından konuşmayacağım. Bir insanın yaşama şansını elinden alan birisine “vatansever” demeyeceğim. Ben bir gün çocuğum olduğunda ona insanları sevmeyi öğreteceğim, ırkları ve dinleri değil. Ben çocuğuma “ İNSAN” olmayı öğreteceğim. Ve kimse inanmasa da ona hepimizin kardeş olduğunu öğreteceğim.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ESRA BAYKAL ÇETİNKAYA, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |