Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis |
|
||||||||||
|
Hem sadece hayatýmýzý kolaylaþtýrmazlar bunun yaný sýra, güzelleþtirirler de. Bizler gibi deðildir onlar, yaþama sorun üretmek için deðil; sorunlarý çözmek için gelmiþlerdir. Üstelik onlarýn çözümleri bizler gibi üç bilinmeyenli denklem çözümü gibi karmaþýk da deðildir. Oluþturduklarý entrikalarýn altýnda ezilmezler. Karamsarlýk ve detaycýlýk huylarý yoktur. Kaba saba tavýrlarý da belki buradan gelir. Detaylara takýlmamalýndan. Aslýnda sadece detaylara deðil, genel olarak takýlmazlar bir þeylere. Aný anda yaþarlar. Bir tartýþmada da, bu yüzden yirmi yýl öncesine ait bir sorunu karþýnýza getirerek kafa ütülemezler. Biriktirme huylarý da yoktur. En çok da bu huylarýný severim. Biraz çocuksu yanlarý olsa da, en çirkini bile çok çekicidir. Öðrenme yoluyla deðil, tanrý vergisi sezgileri ile sizi baþtan çýkarýrlar. Baþtan çýkarmakta, çýkmakta onlara göre ayýp deðil bilakis övünülecek þeylerdir. Sinir bozucu olduklarý anlar çoðunlukta olsa da, nasýl yaptýklarýný hala çözemediðim bir mekanizma ile her þeyi unuttura da bilirler. Üstelik saðlýða da yararlýdýrlar. Onlarla birlikte olmak sizi zinde tutar. Zayýflar, sýk, sýk kuaföre gidersiniz. Alýþ veriþ yapmak, sonu gelmez sýklýkla saçlarýnýzý boyatmak, ve saç renginizdeki deðiþikliði fark etmediði için kavga çýkarma þansý sunarlar size. Yani strese de bire birdir. En önemlisi de size, kendinizi sevdirirler. Vücudunuz onlarýn hayranlýðý yüzünden, bir et parçasý olmaktan çýkar, bir sanat eseri haline gelir. Düþüncelerinize zerre kadar önem vermeseler de garip bir þekilde duygularýnýzla aþýrý derecede ilgilenirler. Moralinizin bozuk olmasý durumunda hepsi Cem Yýlmaz’lýða soyunurlar. Bu anlarda komiklik konusunda baþarýlý olamasalar da, verdikleri çaba sýrasýndaki sevimlilikleri ister istemez sizi gülümsetir. Niye böyle bir inançlarý vardýr bilmiyorum ama; sizi mutlu ettiklerinde kendilerinin de mutlu olacaðýna inanýrlar. Sadece kuru bir inançla kalmaz, mutlu da olurlar. Yani uzun sözün kýsasý, insanlýðýn eðlenceli yönüdür erkekler. Yaþamý daha renkli ve eðlenceli hale getirmek ve kendinizi daha çok sevmek istiyorsanýz. Ýzin verin bir erkek sizi sevsin… * * * * * * * * * * * Kadýnlar, kadýnlar, hayatýn süsleri. Sanat gibidirler. Reel olarak bir iþe yaramazlar, ama eksikliklerinde hiçbir iþ, iþe yaramaz olur.Ne yapsan boþadýr. Hiçbir þey tat vermez. Yaþam anlamýný yitirir. Onlar olmasaydý hayatýmýz gazete sütunlarý gibi olurdu. Yada ders kitaplarý.Onlarýn varlýðý bizi romanlara sürükler. Hem kahraman yaparlar bizi, hem yazar. Þiirler bile onlarý anlatýr. Kafiyelidir vücutlarý. “doksan altmýþ doksan” Çok konuþurlar, ayný þeyi defalarca söylerler. Eminem’in bir þarkýsý olduðunu düþünmelisiniz onlarýn sorunlarýnýn. Yapmanýz gereken sözlere takýlmadan sadece dinlemek. Emin olun sizden zaten bir çözüm beklemiyorlardýr. Aslýna bakarsanýz söyledikleri þeylerin çözümü de yoktur.Tek istedikleri dinlenmektir. Tek istedikleri dedim de, burnum uzamaya baþladý. Tek deðil, çoooooooook þey isterler sizden. Ama olsun daha ne istiyorsunuz? Onlar olmasa isteyeceðiniz hiçbir þey olmayacaktý. Onlarýn sayesinde hayattan istekleriniz olur. Yaþama sebepleriniz. Çocuðunuzda onlarýn size armaðanýdýr. Ev alma düþüncesi de. Koltuklarý deðiþtirme de. Onlar olmasa yumurta yeyip, ayda bir yýkanarak, masa örtüsü yerine gazeteleri kullanarak, yaþayýp gidersiniz. Onlarýn varlýðý evinize biblo kazandýrýr. Salonunuza vitrin, yatak odanýza ayna, buz dolabýnýza ise bir sürü yemek. Konu yemekten açýlmýþken, kadýnlar sadece hayata deðil, yemeðe de lezzet katarlar. Güzelleþtirirler dokunduklarý yeri. O güzel eller sizde de olsa, siz de güzelleþtirirdiniz? Sahi, güzelleþmek istiyorsanýz, size bir kadýn eli deðsin. Emin olun sadece tahrik olmayacaksýnýz. Güzelleþecek, inceleþecek, duygusallaþacaksýnýz. Hayatýnýz daha karmaþýk ama daha kaliteli bir hale gelecektir. Biblolu bir yaþama hazýrým diyorsanýz; izin verin. Tanrýnýn sanatý girsin yaþamýnýza.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © kemal pismisoglu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |