..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Aþk eski bir masaldýr ama her zaman yepyenidir. -Heine
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Bireysel > kemal pismisoglu




28 Ekim 2007
Göbeðim  
kemal pismisoglu
göbeðinize hiç baktýnýz mý? onun alaycý bakýþlarýna hedef oldunuz mu? onunla hiç konuþtunuz mu?


:BFIA:
     Hatýrlýyorum,
     O eylül gecesi hiç olmadýðým kadar düþünceli olduðumu. insan nasýl baþarýyor? Bu kadar düþünceli olup hiçbir þey düþünmemeyi. Beynimin yakacak yakýtýnýn kalmamýþ olmasý da bunda etkin olsa gerek.
     On bir saattir açým. Karaciðerimdeki glikojen depolarý beni bir saat daha idare edecek sonra, ufukta yeni bir yemek görünmediðine göre sýra bayatlamýþ ekmek kývamýndaki göbeðime gelecek. Böyle zor günler için sakladýðým göbeðime...
     Düþündüm. Göbeðimi düþündüm. Bal petekleri gibi yan yana, üst üste dizilmiþ yað hücrelerimi. Oysa bir zamanlar yüzlerce mis kokulu çiçeðin özü olan bal gibi, yüzlerce farklý yemekti göbeðim. Kimi hücrelerim biftek, kimisi köfte, kimisi balýk, patates, bamya, ama en çokta ekmek tulum peyniri ve kavundu.
     çocukluðumdan beri belimin çevresinde bir can simidi gibi taþýrým onu. Kim bilir belki göbeðimin derinliklerinde bir yerde o günlerden kalma birkaç hücre bulunuyordur. Bayram sabahlarýnýn neþeli kahvaltýlarýndan, Hatice halanýn yaprak sarmasýndan Gülay teyzenin baklavalarýndan...
     Saate baktým tekrar. 42 dakika 42 sonra glikojen depolarý the end.
     Buna þuan için hiçte üzülmüyorum. Ýçimden; kürdanla diþimin kovuðuna sýkýþmýþ bir et parçasýný çýkarýp tekrar yer gibi, o günlerin hatýrasý neþeli yað hücrelerim kana karýþýrsa, sadece kan glikoz düzeyim deðil mutluluk hormon düzeyimde yükselir diye düþündüm. Fakat iþte bunun olmasýna lanet 41 dakika daha vardý.
     Vakit geçirmek için kitaplýðýma doðru yürüdüm. Kafamdaki (çoðu gereksiz) bunca düþünceye yol açan binlerce ( abartmýyorum sahiden binlerce) kitabýn arasýndan lise yýllýðýmý buldum. Gözüme gözlüðümü takýp rastgele bir sayfayý açtým.
     Aylin...
     Okulumuzun en güzel kýzý. Sinem'de güzeldi ama Aylin en güzeliydi. Uyanýksan kulaðýn çýnlasýn, süt beyazý tenin, yem yeþil gözlerin, kumral saçlarýn ve daha güzelini bu yaþýma kadar görmediðim dudaklarýnla sahiden rüya gibi bir kýzdýn. Kim bilir þimdi neye benziyorsundur? Tahminlerimde yanýlmýyorsam kilo almýþsýndýr. Bünyen buna müsaitti. Hele çocuðun olmuþsa kesin kilo almýþsýndýr. Benim gibi seninde göbeðin olmuþtur. Yok, yok senin göbeðin benim göbeðim gibi deðildir. Senin göbeðin benim ki gibi bayatlamýþ ekmeðe deðil, mayalanmýþ hamura benziyordur. Kot pantolonunun son düðmesini iliklediðinde, hamur teknesinden dýþarý taþan mayalý hamur gibi dýþarý taþýyordur. Ve muhtemelen çok güzel gözüküyordur.
     28 dakika.
     Atletimi sývayýp kendi göbeðime dokundum. Okul kantinindeki dürümden arta kalan hücreyi ararcasýna. Biliyorum ayný hücreden Aylin'de de vardý. Sonra yaptýðýmdan utandým. Yýllýðýn yapraðýný deðiþtirdim. Evet buldum.
     Sinem,
     Aylin'den daha ince ve daha uzundu. Okul içinde okulun en güzel kýzý olduðuna inanýlýrdý. Ama bence Aylin'in gölgesi bile Sinem'den daha güzeldir. Gerçi Sinem 1999 yýlý Yunanistan 2. güzeline benziyordu. Hemde týpa týp. Yani onun ki tescillenmiþ bir güzellikti. Fakat kanaatimce o yarýþmaya Aylin'in benzeri katýlsa, ikinci deðil birinci olurdu.
     : )
     Garip yýllardý o yýllar. Tüm erkekler bir nebze sapýktý. Elden ele bahsi geçen yunan güzelinin mayolu, bikinili fotoðraflarý gezerdi. Sinem niyetine bakardýk ona. Acaba Sinem'in kocasý biliyor mudur bunu. Sinem biliyordu.
     Ben kocasý olsam bilmek istemezdim.
     Peki kocasý, Sinem'in kocasý var mýdýr?
     Vardýr.
     Peki Sinem'in göbeði var mýdýr?
     Yoktur. Hala dal gibidir. Hala göreni bir kez daha kendisine baktýrýyordur.
     Peki ya kocasý?
     O aptal herifin kesin göbeði vardýr. Zengin, kýllý ve yaðlý iðrenç bir göbek. Kendi kendime zenginlerden ve zenginlerin iðrenç göbeklerinden nefret ediyorum dedim. Bu sýrada da gözüm kendi göbeðime takýldý. Eminim o da benden ve fakirlikten nefret ediyordur. Onu daha da büyütemediðim ve güzel bayanlar tarafýndan sarýlýp okþatmadýðým için. Fakat göbek bey bu durumdan hiçte üzgün deðilim. Ben Hiçbir zaman hayatta midesi ile hareket eden, acýktýðý zaman avlanan, doyduðu zaman uyuyan ve hayatý bu zanneden bir hayvan olmadým. Her önüne geleni isteyen, doymayan hýrslarý, bitmek tükenmeyen kazanma azmi olan biri olmadým. Her kazanma bir kaybedeni doðurur. Bu dünyada hep kazanan kiþi kaybeden bir sürü kiþiye yol açmýþtýr. Ýnsan hem kazanmalý hem kaybetmeli.
     Tekrar göbeðime baktým. Yüzünde hala ayný alaycý gülümseme vardý.
     Tamam kabul ediyorum, kaybetme konusunu biraz abartmýþ olabilirim. Fakat daha fazla kýzdýrma beni, yazýlýrým bir spor merkezine eritirim seni. Görürsün gününü.
     Kýzmýþtým, moralimde bozuldu. günlümü bir tarafa gözlüðümü baþka bir tarafa fýrlattým. Sonra saate baktým 22 dakika. Yorulmuþtum sýrt üstü yataðýma uzandým. Bir süre avize ile giydirilmemiþ, bir duyun ucunda tavandan sarkan çýplak ampulle baktým. Ve üzerine yapýþarak ölen sineklerden kalan yanmýþ sinek kanadý lekelerine. O kadar çoktu ki sayýsý!
     Bir zamanlar bir kýz arkadaþým olmuþtu. Ýsmi Mine. Gülümsemek yüzüne en çok yakýþan sevgilim. Buraya birlikte sýrt üstü uzanmýþtýk. Birlikte ampule bakýyorduk. Ona aynen þöyle demiþtim;
     “Mine, deniz kenarýna gidip ayýn þavkýný izleyip sana hazýr cep telefonu mesajý kývamýnda þiirler okuyan romantiðimsi bir sevgili deðilim. Görüyorsun birlikte pis bir ampule bakýyoruz. Bu esnada sana divan þiirindeki aþýklarýn sembolü pervaneden de bahsedemem. Çünkü biliyorsun bu ýþýða aþýk sinek benzetmesini çok saçma buluyorum.
     Sinek efendi, eðer gerçekten ýþýða aþýksan, aydýnlan biraz da insanlarýn kanýný emmekten vazgeç. Yok öyle, insanlarýn kanýný emeceksin, her türlü pisliðe konacaksýn, vizzz diye iðrenç bir ses çýkaracaksýn sonra ýþýða aþýksýn diye saygýmý kazanacaksýn.”
     Mine bu tuluatýmý dinledikten sonra hiçbir þey söylememiþti. Zaten konuþmayý pek sevmezdi. Bende onun konuþmasýný istemezdim. Gülümsesin, hep gülümsesin. Þimdi ne yapýyorsa, kiminle birlikte oluyorsa olsun. Yeter ki mutlu olsun. Mutlu olmak ona çünkü çook yakýþýyordu. O yüzden ayrýldým ondan. Göbeðime en son dokunan kadýndan. Sonrada hayatýma baþka kimse girmedi. Yoo, girmesine izin vermediðim için deðil, kimsenin gelmediðinden. Ben kalbimin kapýsýný açýk tutuyorum. Ama gelin gelin diye de baðýrmýyorum.
     Galiba artýk zaman deðiþti. Benim gibilerin devri doldu. Artýk sosyalistlik, idealistlik kadýnlar aleminde karizma unsuru olmuyor. Güzel takým elbise, etrafý deðerli taþlarla süslenmiþ kol düðmeleri daha etkileyici bulunuyor. Yani artýk kapitalist erkekler moda. Fakat bu durum umurumda bile deðil. Hayatýmýn hiçbir döneminde modaya ayak uyduramadým. Bu yaþtan sonrada uyduracak deðilim.
     Sað tarafýma dönüp, ucuz Çin yapýmý olmayan kol saatime uzandým. 16 dakika kaldýðýný iþaret ediyordu. Göbeðimi yemeye baþladýðým aný kaçýrmamak için sürekli saate bakýyordum. Fakat böyle yapýnca zaman her zamankinden de yavaþ akýyordu. Çaresiz vakit geçirmek için odanýn içinde gözümü gezintiye çýkardým.
     Duvarlar çok kirliydi. Burayý tuttuðumda boyanmasý gerekiyor ama burada çok fazla kalamam diyerek boyatmamýþtým. Gerçi paramda yoktu. Çok karanlýk bir ev. Ýki odasý ýþýklýða bakýyor. Þuan içinde bulunduðum oda ve mutfakta pencere var ama onlarda iþe yaramýyor. Tam karþýmýzda 14 katlý bir apartman var. Görebildiðim tek þey onun duvarlarý.
     Belki inanmayacaksýnýz ama, odamýn duvarlarý bu apartmanýn duvarlarýndan bile daha isli. Hem sadece isli deðil, benden önce bu odada yaþayan adamýn içtiði sigaralarýn etkisiyle sararmýþ. Birde neden çaktýðýmý benim bile unuttuðum bir sürü çivi var. Ondan daha çok sayýda da çivisi düþmüþ, çivi çukuru. Göbek çukurum gibi...
     Evet bu benzetme çok doðru bir benzetme. Bu islenmiþ duvarlar bana çok benziyor. Sývasý çok kalitesiz. Bu yüzdende üzerine çakýlan hiçbir çivi kalýcý olmuyor. Ufak bir zorlamada düþüyor. Sýký sýký tutmuyor hiçbir þeyi. Bir Oðuz Atay durumu. Tutunamayan duvar. Tutunamayan Kemal...     
     Derken duvarýn diðer bir kötü özelliði ilk defa iyi bir iþe yaradý. Ses geçirme özelliði, gerçi bu bir özellik sayýlmaz. Doðru ifade þu olacak ses geçirme özelliðinin olmayýþý bu melankolik düþünceden kurtardý beni. Yan komþunun sarkaçlý saati, çok önemli bir haberi verir gibi saatin 00:00 olduðunu haber vermek için 12 defa tokmaðýný vurdu zile. Bunun komþu için bir anlamý var mý bilmiyorum ama benim için var.
     Son 7 dakika içine girdiðimi söylüyor. Yo söylemiyor, aslýnda baðýrýyooor. Ding- dong ding- dong
     Bu son süreyi dýþ dünyayý düþünerek deðil, iç dünyamý düþünerek geçirmek istedim. Gözümü kapadým. Karaciðerimi düþündüm. %6-7 sini oluþturan glikojenin tükeniniþini. Karaciðerimin küçülüþünü.
      Karaciðerim bu hali ile 1930 yýllarýn Ýstanbul'unun asilzadelerine benziyor. Osmanlýnýn daðýlmasý ve ardýndan kurulan Cumhuriyetin yeni koþullarýna ayak uyduramayan, isimlerinin önündeki paþa unvanlarý artýk para etmeyen bu asilzadeler, serlerindeki asillik yüzünden, müsrif hayat tarzlarýndan taviz vermemiþ. Belli bir süre yüz yýllarca sürede biriken çoðu antika mücevherlerini yok pahasýna satmýþlar fakat zaman için onlar tükenmiþ. Bunun ardýndan bir çoðu intihar etmiþ kalanlarsa Beyoðlundaki köhne bir apartman dairesinde dünyaya gözlerini yummuþtu Karaciðerimde kanýmdaki glikoz seviyesini sabit tutma kararlýlýðý ile glikojenlerini bozduruyor oluþu bana onlarý hatýrlatýyor. Çok parasýz kaldýðým bir günde kanýmý sattýðým hastanede bulaþan Hepatit virüsü yüzünden trajik bir son bekliyor karaciðerimi o asilzadeler gibi.
     Ama bunlarý düþünmemin bir anlamý yok þimdi. Doktor bu ciðerlerin bana 20 yýl daha yeteceðini söylemiþti. Sonra Atatürk gibi ölecektim. Sirozdan.
     Ve bu yirmi yýlýn dolmasýna 6 yýl daha var.
     Göbeðimi yemeye baþlamama 3 dakika,
     Bu yalnýz yaþadýðým ve kendi kendime konuþtuðum karanlýk evde kafayý yemeye ise sanýrým ramak....


GOLLOM



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn bireysel kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Eskiyen Evlilikler ve Koltuklar 2. Bölüm
Eskiyen Evlilikler ve Koltuklar 1. Bölüm

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sonsuz Öykü
Kedi Deli ve Tren
München
Menapoz Sonrasý Evlilik
Sevgiler Gününü Yalnýz Karþýlayacaklara
Biber Dolmasý
Ýntihar Ya da Yaþam
Loading...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Rüyadan Kabusa [Þiir]
Günaydýn Çorap Kardeþ Ýkizin Nerede [Þiir]
Avaným [Þiir]
Hayata Dürbünle Bakmak [Þiir]
Cibraný ile Karþýlaþmak [Þiir]
Tecavüz [Þiir]
Seni Sevmek [Þiir]
Yeniden Baþlamanýn Þiiri [Þiir]
Tablet Þiirler "Ölüm" [Þiir]
Yalnýzlýkla Seviþmek (Bir Gün) [Þiir]


kemal pismisoglu kimdir?

erciyes üniversitesi týp fakültesi 3. sýnýf öðrencisiyim

Etkilendiði Yazarlar:
goethe,nietsche,ve tabi ki mevlana


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © kemal pismisoglu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.