Hiçbir þey yaþam kadar tatlý deðildir. -Euripides |
|
||||||||||
|
ÇÝÐ SÖZ… Bana göre ne yazarsan yaz, kaleminden çýkan kelimeler ham çýkmamalý. Söz, yazarýn yüreðinden demlendikten sonra mürekkep olup akmalý kâðýda: Yani demlenmeli, týpký çayýn demlendiði gibi. Veya köpük köpük içmeye hazýr Türk kahvesi gibi olmalý ve öyle yazýya geçmeli. Tiryakisi de bunu anlamalý, anlýyor da… Söz, kelimelere dönüþmeli kâðýdýn üzerinde. Kelimeler, rahmet bulutlarý gibi kümelenmeli, sonra; susuzluktan þerha þerha çatlamýþ topraðýn dudaklarýna deðmeli. Deðmeli de ne demek, canlandýrmalý, hayat vermeli… Bazen de bir mavzerden çýkan kurþun gibi olmalý. Ama haksýzlýklar karþýnda kullanmak için kurþun olmalý. Bir nevi dünyayý yeniden inþa etmek için..savaþ varsa, barýþý saðlamak için olmalý. Barýþý, huzuru bozan savaþtan Allah’a sýðýnmalý. Bana göre iyi bir yazar, böyle kuþanmalý, bu misyonla yazmalý… Söz miskinleþtirilmemeli. Aslýnda söz, usta bir yazarýn elinde/dilinde/kaleminde miskinleþmez. Usta bir yazar, asla söze kendini tutsak ettirmez, söz daima onun tutsaðýdýr. * * * Favori okuyucularýmsa baþka düþünüyor. Bu tür yazýlarýn, herkes tarafýndan yazýldýðýný, benimse farklý olmam gerektiðini söylüyorlar. Hem sonra ben, farklýlýðýmdan dolayý, farklýymýþým. Hep ciddi yazýlar býktýrýcý oluyormuþ. Okurken eðlendirecek türden yazýlara daha çok ihtiyaç varmýþ. Yazýlarýmýn konusu monoton olmamalýymýþ. (“Hem memleketin büyük(!) meselelerinden sana ne?” diyenler bile oldu.) Ben, ben kalmak istiyorsam; hayatýn içinden seçmeliymiþim konularýmý. Küçük þeyler, kimsenin görmediði, belki de görmek istemedi küçük þeyleri görmeliymiþim. Bazen de kelimelerle dans ederek yazmalýymýþým. (Dansý bilmem ama ben halay çekebilirim. Gerçi þimdiye kadar halay da çekmedim ama baþa düþerse de yok diyemem..) Yani kelimelerle dans ederek sýrtlamalýymýþým –bazý-sorunlarý. Ancak, bir arkadaþýn ifadesine göre; eþeði sýrtýnda taþýmaya benzer ki, ben bunu asla yapamam/beceremem, yani götüremem… Doðrusu bu konuþmalardan etkileniyorum. Bir kez daha anladým ki; okuyucular, beklediðimizin de üstünde hassas ve duyarlýymýþ… Ancak, her gün bu sütunda yazdýðým için, arada bir deðiþik tarzda yazmanýn ne sakýncasý olur ki? Ýnsanlar en güzel yemeði bile hep yemek istemiyorlar. Yeri gelince tatlýsý, yeri gelince de acýsý tuzlusu oluyor, anlatabiliyor muyum? Baþta da ifade ettiðim gibi; -önemli olan- söz, mürekkebe karýþmadan demini almýþ olmalý, ham/çið çýkmamalý. Çið çýkan söz, piþmemiþ yemeðe benzer. Güzel olabilir ama yeterince piþmediði için mide bozar/bozabilir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Þevket Baþýbüyük, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |