ağzına verdim. aç bir bebek gibi emmeye başladı. arada hayalarımı da ağzına almaya çalışıyor ikisini birden alamayınca teker teker alıyor sonra tekrar dipten uca doğru yalıyor yalıyordu. sonra kafasını ağzına alıyor kafası ağzının içindeyken diliyle ucunda daireler çiziyordu. sonra tamamını almaya çalışıyor yavaş yavaş dudaklarını dibine doğru yaklaştırıyordu. yaklaşmışken vazgeçiyor ve hızla emmeye başlıyordu yeni ağzına almış gibi. değişik sıralarla devam etti yaptıklarına. ve ben dur demeye kalmadan oluk oluk boşaldım ağzına. o hiçbir şey olmamış gibi emmeye devam etti. ve sanırım yuttu hepsini. sonra ağzından çıkardı elindeki sert ama neredeyse emilmekten morarmış alete baktı ve bana baktı, gülümsedi. sonra eliyle dibinden yukarı doğru sıvazlayarak içinde kalan spermleri de dışarı çıkardı ve diliyle süpürüp yuttu. bana muzip bir gülümseme fırlattı. uzandı az önce spermlerimle dolu ağzını ağzıma yaklaştırdı ve dudaklarımdan hafifçe öptü. spermlerimin tadını ve kokusunu hissettim. yanıma uzandı. birden sol eliyle yumuşamaya başlayan aletimi kavradı. ve “biliyor musun ilk kez ağzıma aldım ve yaladım birini” dedi. bu bana söylediği ilk yalan oldu, son yalan olmadı.
perspektifi ve hafızası yoktu. bir biraya sevişiyor ve sonra büyük bir aşk yaşamış gibi anlatıyordu. onu tanıdığımda son sınıftaydı. çok bilinen bir üniversitenin tercih edilen bir bölümünde. ve en son, üç yıldır dersinden kaldığı bir hocasının aletini emmiş, okulu bitirmişti.
bir bankada iş bulur bulmaz yanıma taşındı. ve iş bulması şerefine “arkadan girsene” dedi, yüzüstü yatıp poposunu havaya kaldırırken. henüz “sikmek” ve göt” diyemediği günlerdeydik. aletimin başını tükürüğümle ıslattım ve yavaşça dibine kadar soktum. birkaç gidip gelmeden sonra bağırsaklarına doğru fışkırdı spermlerim ve uyudum yeni bir yalan söylemesine fırsat vermeden.