Kadıköy'de bir cenaze töreni... Siyah giyinimli kadınların gözlerindeki koyu renkli gözlükler gözyaşlarına kalkan olmakta. Belki de ölüme savaş açmanın bir yolu da gözlere, gözlükleri kalkan yapmaktır böyle semtlerde. Kadıköy'deki cenaze töreninde fırfırlı kilotlar ölüye rahmet okumakta. Böyle muhitlerde duayı kilotlardaki oyalar yapmakta herhalde. Bütün kıyafetler siyah renkte iken, kilotlar her renkte. İnsanların içi başka, dışı bakşadır, Kadıköy'de. Cenazede seksi olmak gerekir belki de. Kadıköy'de ölüyü uğurlamak tabuta hiç dokunmamak, sadece ardından el sallamaktır. Bütün tabutları garibanlar taşırlar böyle muhitlerde. Ölüm garibanlıktır haklılar da bence. İnsanın en büyük acizliği ölmek değil de nedir ki zaten. Kadıköy'de köpekler en lüks arabaların pencerelerinden dillerini çıkarırlarken, kimse onlarla bir mezarlığı paylaşmaz nedense. Böyle semtlerde köpeklerle, insanların aynı mezarlığı yoktur her ne hikmetse. Sosyete mezarlığında hem köpeklere hem insanlara cenaze töreni düzenlendikten sonra, aynı yerde her ikisini de neden toprağa verimezler ki? Belki de köpek kendisine sunduğu insanlıktan dolayı sahibini cennete götürür belli mi olur. Kadıköy'de lüks arabaların makam koltuklarında köpekler paşalar gibi etrafına salyalarını akıtmakta. İnsanlar ise onlara bakarak salya sümük fakirliklerine ağlamakta. Ey Allah'ım lüks semtlerde insanlarla, hayvanlar makam ve mevki adına ilk defa karşı karşıya gelmekte. İnsanlar köpekleşirken bir tarafta, bir tarafta köpekler insanlaşmakta. Böyle bir muhitte insan hakları mı yoksa hayvan hakları mı daha öncelikli acaba? Ya birileri kalkar derse ki hepimiz eşitiz, ne yaparız o zaman mahkemelerde. Ya hakim de yaşamanın ve insan olmanın sınırlarını öğrenmemişse, ondan sonra vay halimize. Kadıköy'de köpek mamaları, sebze ve meyvelerden daha pahalıdır kesinlikle. Komşusu açken, köpeğine en pahalısından mamalar yedirmektedir insanlar, Kadıköy'de. Sonra böyle sosyete muhitlerinde aç insanlar köpek yerine konulmakta ve aşağılanmaktadır. Kime saygı beslenmektedir sizce burada? Kadıköy'de sevgi yaşamaktır köpekle. Kadıköy'de ölmek ise, fırfırlı kilotlarla ruhuna rahmet okunmasıdır üzüntüler içinde.