..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tüm insanlýk bir tutkudur; tutku olmadan din, tarih, romanlar, sanat, hepsi etkisiz olurdu. -Balzac
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Sevgi ve Arkadaþlýk > ege ýþýk




9 Mayýs 2005
Tekrar Hoþgeldin...  
ege ýþýk


:BCDI:

Tekrar Hoþ geldin....
Onu, daha önce hiç bu kadar mutsuz,umutsuz,çaresiz ve acýlý görmemiþtim. Gözlerindeki o puslu yalnýzlýk, o boðazýnda düðümlenen, söylemek isteyip de bir türlü anlatamadýðý, anlatmak isteyip de kelimeleri doðru zamanda doðru yerde kullanamadýðý, gözlerini ufukta bir yerde sabitleyip , uzun uzun düþündüðü, iç çektiði, artýk kalbinin atýp atmadýðýndan bile emin olmadýðý günlerden biriydi. Hiç kendinin bir rüyada yaþadýðýný, o rüyada kaybolduðunu, kaybolan kendinden korktuðunu, korkundan kaçtýðýný, kaçtýðýnda takip edildiðini, takip edenden kurtulmak istediðini, ne yaparsan yap hep arkanda olacaðýný düþündün mü? Ýþte ben hep öyleyim. Hep korkuyorum , yalnýzlýðýmdan korkuyorum, rüyalarýmdan korkuyorum, emin olmadýðým gerçekten korkuyorum. Ansýzýn sessizliðimi bozan bir düþ çýksa karþýma hep ne yapacaðýmý , onu nasýl karþýlayacaðýmý düþünüyorum. Sadece o ve ben varýz. O olmazsa ben de olamam. O giderse ben de peþinden giderim. Uzun uzun iç geçirdi, önünde uzanan sakin, berrak denize bakmaya baþladý. Aklýndan ne geçirdiðini, ne düþündüðünü, kalbinin ne hissettiðini, ne yapmak istediðini, ne yapacaðýný merak ediyordum, Düþünüyordum, düþündükçe kendimle karþýlaþýyordum, karþýlaþtýkça kaçýyordum, kaçtýkça içimdeki sýkýntý onunkiyle birleþiyordu, çoðalýyordu, çoðalýyordu, çoðaldýkça içinden çýkýlmaz bir hal alýyordu. Bugünlerde çok düþünüyorum, sonunda, en sonunda ne olacaðýný, hep böyle devam edemeyeceðini, ederse her geçen gün daha yorgun olacaðýmý, yorulunca kalbimin daha fazla dayanamayacaðýný, dayanamayýnca öleceðimi, ölünce biteceðini, bitince sensizliði düþünüyorum. Ben sensizliðe dayanamam, yapayalnýz dünyamda yitip giderim. Artýk gidelim, biraz sonra yaðmur yaðmaya baþlayacak
Ýlk þimþek çaktýðýnda, onun on beþ yaþýndaki,gözlüklerinin altýndan mutlu mutlu bakan, yaðmurdan sýrýlsýklam olmuþ paltosuyla, beni gökkuþaðýný aramaya çaðýran hali geldi aklýma. Sürekli þarký söylerdi, güzel bir sesi vardý. Her sabah sanki ilk defa uyanýyormuþ gibi, ilk defa okula gidiyormuþ , ilk defa annesiyle,tombul kedileriyle karþýlaþýyormuþ gibi heyecanlý, heyecanýnýn getirdiði mutlulukla güne baþlýyordu. Ayakkabýlarýnýn baðlarýný asla doðru düzgün baðlayamazdý, bu yüzden sürekli yürürken onlara takýlýp, düþecek gibi olurdu. Ama bugüne kadar hiç düþtüðünü görmedim.
Kedileri çok severdi. Annesinden gizlediði, arka bahçede saklayýp, baktýðý üç yavru kedisi vardý. Günün birinde veteriner olup, bütün hayvanlarý korumak, iyileþtirmek istiyordu.
‘Hatýrlýyor musun?’dedi aðaçlarý göstererek.
Arka bahçelerinde yan yana duran iki çok yaþlý çýnar aðacý vardý. Sýcak yaz günlerinde aðaçlarýn arasýna çadýr kurar sabaha kadar birbirimize korku hikayeleri anlatýrdýk. O en çok içinde küçük çocuklarýn, uçsuz bucaksýz ormanda hiç bulunmayacak üzere kaybolduðu hikayeden korkardý, korkmasýna raðmen hep onu anlatmamý isterdi. Korkusunun üstüne giderse, alýþacaðýný düþünürdü.
‘Ne güzel günlerimiz geçti burada. Ne eðlenirdik. Hiç bitmeyeceðini düþünürdüm o günlerin. Oysa bu yýl liseye baþlayacaðýz. Büyüdük biz artýk, büyüdük...’
O gün onun sözlerini çok ciddiye almýþtým. Gerçekten liseye baþlamak üzereydik, boylarýmýz uzuyordu, ondan önceki yazla geçirdiðimiz yazýn arasýnda uçurum vardý. Artýk çadýr kurmayacaktýk, beraber çok vakit geçirmeyecektik, birbirimizi çok sevsek de pek sýk görüþmeyecektik, o erkek arkadaþlarýyla gezmeyi, bilgisayar oyunlarýný bana tercih etmiþti. Onu anlýyordum ben onun çocukluðuydum, büyümek istiyordu , çocukluðunu albümlere, video kasetlerine kaldýrmak istiyordu. Bir yýl,çocuklarýn hayatýnda büyük bir geçiþ dönemi olabiliyor.
‘Büyüdünüz demek! Bir yýlda ne kadar büyüyebilecekseniz o kadar, hadi artýk hava karardý, yataklarýnýza, annene çok selam söyle kýzým! Yaz bitmeden balkona bekliyorum. Püfür püfür otururuz’,dedi annesi Berna Teyze oðlunun söylediklerine gülerek. Berna teyze’ yi kendimi bildim bileli tanýyordum. Ýnce, uzun,35yaþlarýnda bir kadýndý. Saçlarý sarýya boyalýydý. Dudaðýndan eksik etmediði ruju, onun için, onu çok bakýmlý yapýyordu. Onu çok severdim çünkü harika pastalar yapabiliyordu. Tarih öðretmeniydi, ama hiç mesleðini yapmamýþ. Çok düzenli, bazen aþýrý titiz bir kadýn olabiliyordu. Evin içinde sürekli bir tartýþma varmýþ gibi bir hava eserdi. Ama ben hiçbir tartýþmaya tanýk olmadým. Sürekli kocasýndan bahsederdi. Harika bir insan, çok iyi bir baba, çok ilgili bir eþ olduðunu bilirdik ama hiç görmemiþtik, görmeyecektik.
Yaðmur þiddetini arttýrmýþ, havadaki bunaltýcý sýcak yerini tatlý bir bahar esintisine býrakmýþtý. Tekrar yan yana, ayný kare içinde, ayný filmde yürüyorduk. Günün, diðer günlere karýþmasýný, unutulmasýný, unutuldukça bizden uzaklaþmasýný, uzaklaþtýkça bizim olmayan bir gün haline gelmesini istemiyordum. Geçmiþim, anýlarým, ben yanýmda yürüyordu. Tekrar kaybetmek istemiyordum, bulmuþken onu. Ýçimi bir çaresizlik kapladý. Ayakta duracak halim kalmamýþtý. Kalbim sýzlýyor, baþým aðrýyor, midem bulanýyor, kalbim atmýyordu. Býrakacaðý gün beni tekrar;sonsuz, karanlýk kuyulara düþeceðim, düþeceðim günlerce, gecelerce.
Bir ay hiç dýþarý çýkmamýþtý .Soðuk bir kýþ geçiriyorduk. Sokak bembeyazdý,Ýpek gibi,her tarafa kar yaðýyordu Yýlbaþý yaklaþýyordu, caddeler,evler ýþýl ýþýldý. Bahçelerinde dolanýp duruyordum tek baþýma. Ona kardan adam yaptým Donmak üzere olan kedilerini eve götürüp, bana gösterdiði gibi bakmaya çalýþtým. Odasýna bakabilmek için,onu görebilmek için çýnar aðacýnýn tepesine çýktým. Panjurlarý sonuna kadar indirmiþ, deliklerinden abajurun ýþýðý süzülüyordu, Ýçimi karmaþýk bir ferahlýk kapladý. Onun odasýnda olduðunu bilmek bana o gün yetmiþti. Berna teyze sürekli aðlýyordu. Markete giderken görüyorum onu saçý baþý daðýlmýþ, elinde yanan sigarasý, aðlamaktan ya da uykusuzluktan kýzarmýþ gözlerle. Kimseyi yanýna yaklaþtýrmak istemiyordu. Kimse onun üzülmesini istemiyordu. Kimse yanýna giderlerse ne tepki vereceðini bilemiyordu. Onu hiç olmadýðý kadar çok özlemiþtim. Oturup konuþmayý, bana heyecanlý heyecanlý gününün nasýl geçtiðini anlatmasýný, yanýmda olmasýný çok özlüyordum.
Yaðmur harýný almýþtý. Çok ýslanmýþtýk ama halimizden memnunduk. Eski günlerdeki gibi, çocukluðumuzdaki gibi koþuyorduk, koþtukça kaçýyorduk, kaçtýkça uzaklaþýyorduk kendimizden, olmayan gerçekten, yaþanmayacak olan gelecekten. Onu býraktýðým gibi bulacaðýmý, hep hayalimde canlandýrdýðým gibi göreceðimi düþünmüþtüm. Artýk ayakkabý baðlarýný baðlayabiliyordu. Gözlerindeki mutlu bakýþýn yerini, sisli bir umutsuzluk almýþtý. Dimdik duran omuzlarý düþmüþ, annesine benzeyen ince,uzun parmaklarý titrer olmuþtu.
Günlerden sonra, karlar eriyip, göçmen kuþlar masmavi gökyüzünde uçmaya baþladýklarýnda görebildim onu. Öylece, olduðum yerde kalakalmýþtým onu görünce. O birkaç dakika hayatýmýn en yavaþ ve en zor geçen dakikalarýydý. Boðazým kurumuþtu, ayakta duracak halim kalmamýþtý. Odanýn içinde sadece kendi kalp atýþlarýmý duyabiliyordum. ‘Kedilerine her gün iki kase süt veriyorum,sarý olanýn yavrularý oldu.’ ‘Püskülün mü? Onlarý görebilmek isterdim ,kim bilir ne kadar güzellerdir!’ ‘Sen,sen....’ ‘Ben iyiyim, sadece doktorun verdiði ilaçlar. Günlerce uyusam bile, sanki günlerdir uykusuzmuþum gibi. Rüyada mýyým, gerçekte mi? Sürekli bunu düþünüyorum,farkýna varamýyorum. Annem o hep dönecekmiþ gibi, hep aramýzda, bizimle kahvaltý yapýyor, iþe gidiyor, televizyon izleyip,uyuyor,beraber tatile çýkýyor gibi davranýyordu. Oysa o, hiç yoktu, hiç tanýþmadýk, tanýþmayacaðýz.’ Oturduðum yerde onu dinliyordum, anlamaya çalýþýyordum, üzülme, geçer demek istiyordum ama ne konuda konuþtuðunu anlayabilmiþ deðildim. ‘Evet, ama...’ ‘O, annemi de beni de býrakýp gitmiþ, dönmemek üzere. Kiminle, nerede, nasýl yaþadýðýný kimse öðrenememiþ yýllardýr. Annem hala bir gün geri döneceðine inanýyor. Oysa evlenmiþ, baþka çocuklarý olmuþ, ölmüþ, bir yerlerde çok önemli bir insan ya da sýradan bir insan olarak yaþýyor olabilir. Ben onu sadece hep ayný yerlerde, ayný insanlarla , yüzünde ayný ifadeyle gördüm yýllardýr. Onu sadece fotoðraflarda, donmuþ bir anla tanýyorum ve daha fazlasýný hiç merak etmiyorum. Sadece anneme ve zayýflýðýma üzülüyorum.’ Konuþtukça kendine, eski haline dönmüþtü, kararlý ve olaylarýn içinden sýyrýlýp kurtulmuþ.‘Tekrar hoþ geldin’








Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kimse Ýnanmaz
Hiçbir Yerdeydim

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bölüm_666_yalnýzýz [Þiir]


ege ýþýk kimdir?

1986 yýlý Ýzmir doðumluyum. Þimdi arkama dönüp baktýðýmda dibi görünmeyen boþluk. . Geçici amnezia,hafýza kaybý. . . . Hatýrladýklarým:Koþuþturan(bir yerlere yetiþme çabasý deðil,yalnýzca koþma eylemi)dünyaya þaþýran kýz çocuðu. Lisede okul dergisinde bir kaç öyküm yayýnlandý,1997 yýlýnda babamla yazdýðýmýz 'Harikalar Mutfaðý' adlý çocuk oyunu TOBAV oyun yazma yarýþmasýnda övgüye deðer seçildi. Halen 9 Eylül Üni. Güzel Sanatlar Fakültesi Dramatik Yazarlýk Bölümü 1. sýnýf öðrencisi olarak,hayatta kalýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Virginia Woolf,Paul Auster,Charcles Bukowski,annem,babam,Çaðdaþ Çetinkaya


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © ege ýþýk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.