"Hemen yüzüne gül suyu seperek Leyla'yý ayýlttýlar." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Þarabý çok kaçýrýnca görünmez oluyorum. Canýmý çok acýtýyor bu hal. Bana sorun deðil. Bu adada bir baþýmayým, kimse yok. Bir ben, bir köpek, birkaç ördek var baraka önünde, bazen de martýlar uðrarlar yanýma. Ne var ki bu yaþlý beden görünmez olmayý kaldýrmaz artýk. Saðýla saðýla solmuþ memeye süt, adaya kum, deli divane koþan atýn yelelerine rüzgar olasým var hala. Olasým var ama hal kalmadý. Her gece peþimi býrakmayan hayaller beynimi kemire kemire parça pinçik oldu içim. Ýliðimi sömürüyor; beni, bu koca adamý anýrtacak kadar acý çektiriyor, etimi sýyýra sýyýra beni soyup görünmez kýlýyor. Dünya üzerindeki tek hayalet benim. Sevgilimi görecek kývama geldiðim an acýyý söküp atýyor vücud. Sevgilimi görür görmez her þeyi bir yana býrakmak, unutuvermek ne mutluluk! Neler görmek var bana? Þarap bir yana, ben, yýldýzdan yollar gökyüzünde, adaya aþýk dalgalar olunca neler görmem ki! Derinlerden baþýný çýkarýp yýldýzlarý avuçlayan deniz analarýnýn arasýnda, sevgilim o güzel kýrmýzý þapkasýyla gelip etrafýmda dolanmaya baþlayýnca, uzun, kömür saçlarýyla beni sarýp eskiden kurduðumuz onca hayali bana fýsýldayýnca, benim için yalnýzlýða ve kin dolu deliliðin karanlýðýna hapsolmak bir bedelse sonuna kadar çekerim. Gerçek, eskileri dosdoðru gördüðümdü. O zamanlar ada, köpek, yýldýz, örümcek yoktu, gerçek vardý. Dosdoðru önümde bana bakardý. Ben yalnýz deðildim o zaman. Yalnýzlýk ikimizindi. Sevgilim gel gene ben hayalete dönünce, gel fýsýlda geçmiþi, aksýn içimden þarap da yýldýzlar da, delilik de, karanlýðý da. Az sonra Ölmek var Ne var ki Beni Bensiz koduðun Yýllar gibi Ölüme de Hapsolmak var Yalnýzlýðým bu akþam bana dönüþecek. Bu sefer o beni dürtükleyip rahatsýz edemez, ben onu hapsedeceðim sonluluðuma. Ölüm bitiþim olacak olmasýna ya, gerçek de bana uyacak bu sefer. Ben kazanacaðým, yýldýz yoluna, köpeðe, þaraba, sana veda edeceðim ey gerçek. Gerçek benimle biter. Gök çýðlýk çýðlýða! Güneþi doðuruyor, bana doðru açmýþ bacaklarýný sapsarý bir günün baþý çýkmýþ. Ben örümceðin gölgesine sýðýnýyorum, gözümü alýyor çünkü. Serbest kalmak istiyorum, zaman beni sýnýrlamasýn, þu beden çabuk eskisin. Hadi! Hadi! Hadi bre! Barakama dönüyorum, içeriden bir kalem, tomarla kaðýt alýyorum. Barakanýn bitiþiðindeki kayalýklara oturuyorum. Dalgalar kayalara vuruyor da vuruyor, sersem rüzgar kulaðýmý gýdýklýyor, saçlarým almýþ baþýný yürüyor, parmaklarým yerinden çýkýyor, kalemi tutan elim denizdeki tuzu yalayýp kaðýtlarý tüketene kadar yazýyor. Hýrsla, kaðýdý parçalayacak gibi yazýyorum. Bitince gözlerim kýrmýzý görüyor her þeyi. Kýpkýrmýzý her yer. Parmaðýmla yokluyorum gözlerimi, kanamýyor. Kýrmýzýdan yavaþça has rengine dönüyor ortalýk, azýcýk daha aydýnlanýyor. Bir taka yanaþýyor yanýma. Uzaktan þarkýsýný söylüyor: taka da taka taka da taka. Göbek atýyor taka. Göbek ata ata, kollarýný kaldýrmýþ oynaya oynaya geliyor yanýma. Nasýl kahkaha atmam. Geberene kadar, çatlayana kadar gülmem mi hiç! Kim gülmez! Omzuma bir el dokunuyor. Yalçýn bu! Bana garip bakýyor, ben de ona. Gülmem mi hiç kim gülmez! Taka dans eder mi? Elinde torba, içinde tas tas yemekle. Þarap þiþeleri diðer torbada. Birkaç kitabý da çantasýndan çýkarýyor. Hatýrlýyor gibiyim bu kitaplarý eski zamanlardan. Kelimelerini sevip okþamýþtým sanki daha evvel bu çocuklarýn. Yalçýn yanaþýyor yanýma, korkar gibi, sonra sarýlýyor sýmsýký. Bana garip bakýyor, ben de ona. Dudaklarým oynamaya baþlýyor, duyamýyorum. Duyamýyorum. Emin deðilim, dudaklarým oynuyor, ben konuþuyor muyum? Ellerimle yokluyorum, oynuyorlar.Aðzýmý kapýyorum, durdurmak imkansýz. Çarklarý yeni yaðlanmýþ makine gibi istisnasýz çalýþýyor. Benim istediðim kelimeyi söylesin, ne komut verirsem onu yapsýn istiyorum. O an yýllar evvel ki davamýzý hatýrlýyorum. Onlarýn bize yapmak istediðini ben dudaklarýma yapmak; onlarý keyfime göre çalýþtýrmak istediðimi fark ediyorum. Baðýrmaktan vazgeçmek var. Dudaklarým! Konuþmaya devam. Bana garip bakýyor, ben de ona. Yalçýn neden dudaklarýmý durdurmak istemediðimi bilse beni desteklerdi, eskiden olduðu gibi. Yalçýn gidiyor. Takaya binip geri yollanýyor. Bu kez taka göbek atmýyor. Gülmüyorum. Uykum var. Uyumak güzel, rüya görmeli! Sepet dolusu elma var önümde. Kýpkýrmýzý, sevgilimin þapkasý gibi ve can alýcý! Hangi elmayý elime alsam acý acý tadý. Hepsinin ortasý bozuk, kapkara. Üstünden üstünden yiyorum. Azýcýk fazla ýsýrsam elmayý, midemi bulandýrýyor. Ama neden yemeye devam? Tadý kan gibi. Elmalar dolgun. Sepeti koluma takýp adayý dolaþýyorum. Avuç içi kadar zaten üstüne tünediðim þu ada, iki adýmda bitiyor. Arka sahile varýyorum. Kuzey yününde rüzgar körüklü. Denize vuran kýrmýzý bir noktacýk görüyorum te uzaktan. Koþa koþa gidiyorum. Görelim hele neyin nesi þu kýrmýzý. Sevgilimin þapkasý... Kýpkýrmýzý, kan gibi. Burada! Bakýnýyorum. Adanýn her yerinde arýyorum onu, çalýlarýn arasýna, kümese, köpeðin diþlerinin arasýna, örümceðin üstüne bakýyorum. Yok. Yok. Ben yokken Sen hiç yokken Biz hep vardýk Diyiversem ya! Baðýrýyorum sütlü þiiri. Þapkanýn yanýna geri dönüyorum. Adanýn tepelerinden kan yürümüþ gelmiþ þapkanýn yanýna kadar. Çýðlýk atarak uyanmak var. Çok þükür, bu uyanýklýk, öteki rüya, çok þükür. Keþke... Ben o bayram gününde daha erken görmeyeydim kara silah namlularýný, saklanamazdým. Saklanamasaydým... Ölmüþtüm. Sevgilim gibi... O güzel, ýþýl ýþýl toplulukta, o tatlý günde... Girdim yokuþa, avazýmýn çýktýðý kadar baðýrdým! KAÇIN DOSTLAR! Güç bela kapý eþiðinden girdim, kýrmýzý þapka aradý gözlerim, o hengamede nasýl bulmalý onu? Herkes kaçýþtý, kaçmak kaç kiþinin þansý? Herkes hedef olunca, her hedefe ayrý namlu kiralanýnca... Kurþunla yýkanan bedenler bir bir yuvarlandý yokuþ aþaðý gözümün önünde. Kýrmýzý þapka aradý gözlerim. Eþikten uzanýp bakamadým. Baktýðým küçücük bir delik vardý. Bir kýrmýzý þapka uçtu kapý önüne, bir de uzun siyah saçlar hemen dibinde. Kan kýpkýrmýzý þapkanýn iki yanýndan aktý gitti yokuþ aþaðý. Kapa gözlerini, kapa, sakýn ola açmayasýn. Masanýn üstünde sýzmýþken þarap devrilmiþ bitiþiðimde. Sevgilimin kaný gibi akýyor. Bacaklarým, kolum, saçlarýmdan damla damla aksýn bakalým. Gök rengini bulmakta gene. Hangi sabah bu? Dünkü mü? Kafam karýþtý. Sabah oluyor bak. Yazdýklarým sona ersin. Kaðýtlarý kayalýklarýn ucundan denize salacaðým, azad etmeli. Ben gibi düþüncelerim de hür olmalý. Bir kereceik olsun özgür düþüneyim. Dile gelsin kaðýtlar, yýllarým, aþkým, gençliðim, savunduklarým, düþüncelerim. Tuzlu suya bulansýnlar belki tat bulurlar. Bense kayalýklarýn hemen bitiþiðindeki küçük çardakta sallanacaðým karanlýða kadar. Hadi gel al nefesimi.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © deniz tarsus, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |