81.ÇİZGİ
Dokunmatik bir zamandı aşkların susadığı.fiili olarak bir varlık sorunundaydık.terimiz ütopya doluydu.kendimizi hicrana serdik.dünya ölüme ölüm yaşama yakındı.köşeyi dualarla geçtik.bizi seyrediyordu bir sürü azap bozukluğu.çizgimiz kırmızı ve sıcaktı.
Ekmegimizi bandık kırmızı düşlere.sevdik ve çok ezildik.gözyaşları buradan devrime gidilir dedi.şaban adlı vatandaş saçmalamaya başladı.tüm t.vler bayat görüntülerle doluydu.burası partinin ülkesiydi.ilkemiz yükselmek ülkümüz tuvalete gitmekti.namaza durdu bir ressam, tuvali ağlıyordu.
İhsan abi çoktan kadroya geçmişti.kadro ise bize..tuhaf yıllardır.elma ve şarap kokuyorduk.düşlerimiz tuzsu ve bamyamsıydı.o halde bir sevda fakülte koridorlarında intihar etti..devrildi içimizde ölü düşler.
Kafamızın fabrikasında sirenler çaldı.gittim,gezdim,yendim diyen sahte kahramanlar hayatı yalıyordu sadece.sadece kemik sesi geliyordu onlardan.hayat tam ortadan çatlıyordu.ay ışığında belediye binasına işiyorduk.kafamız arı gibi güzeldi.bal gibi adamlardık.güneşten erimiş reçine toplardık.belediye bizi pırniklerdi..
Bir taksiye seslendim.yarım ayak sonra ordayım dedi.sıfır puanlı bir tanrı gelmişti. oraya gidiyordu.otorite ekmek arası olmuştu..
Bir vatandaş kız dalgasına amcası oğlunu biçmişti.drin yarim geldi büroma.aşkımı veciz hale getirdi.zaman profesör kokuyordu.koridorlar profesyonelce sömürüyordu umutları.yine de mutluyduk.
2006 idi.81.çizgideydik.ofsayttaydık.ama hakem devam edin diyordu.
Seni değil düşlerini öpüyordum sevgili hemşirem.hayat dediğin yakamozlardan kalan bir doku parçasıydı.
Kanıyordu.
Dokunmatik bir zamandı imgelerin susadığı