Zaman Ağladığında

başım uğuldamaya başlamıştı.çıkmak için kapıya yöneldim.olamaz kapı kitliydi.pencerelere gittim.onlarda pervazlıydı.dengemi kurmaya çalışıyor yalpalıyordum.

yazı resimYZ

Off! Saat kaç olmuş anasını satiim.ne! 10:00 mu.derhal hazırlandım.banyo,traş bir acele giyindim çıktım.işyerinden arkadaşım ufuk evleniyor bugün.feci halde akşamdan kalmayım.gözlerim,başım ağrıyor.cebimde dünden kalan yarım cep votka.otobüste arada atıyorum.atarken de çevreme ilginç ilginç bakıyorum acaba anladılar mı anlamadılar mı? Off! Gitmesem de olmayacaktı ki.hala sarhoşum.gelmezsen darılırım dedi.böyle zamanlarda çaresiz işte. zamana bir şekilde uymak duyumsamak.dışarda ılık sonbahar rüzgarı.başımı açıp,ufak otobüs penceresine koydum.ayakta geziyorum anasını satiim.
cumartesi trafiği.ulan! diyorum.düğün keşke akşam olaydı.trafikte sıkışık.o ara bir yer boşaldı, dalıvermişim bana bakan bir iki tuhaf göz.uyandığımda bir durak geçmişim salonu.hemen indim.koştura koştura.bir yandan kravatımı düzeltiyorum.

Salona girerken damat takımı içine ufuğu gördüm.hoş geldin Selim dedi.geç kalmadım di mi dedim.yok be! dedi.erken bile gelmişsin.bana bak bu arada erken mi başladın sen yine? yok be abi dedim akşamdan kalmayım geç geç dedi az kişi var içerde.içki içenlere ayrılan bölüm var o masalara geçersin daha saatler sonra başlar düğün
içeri geçtim.koştururken biraz ayılmışım.gözlerimle etrafı kesiyorum.gerçekten acele etmişim.böyle zamanlarda hep acele eder unuturum insanımızın uyuşukluğunu,vurdumduymaz rahatlığını.bizimkiler hala ortada yok tabii ki.geçtim bize ayrılan masaya.abi erken ama getirelim mi getirin dedim.battı balık yan gider
kadehleri yuvarlıyorken orkestranın deneme ses ses bir iki seslerine eşlik ederken bir yandan büroyu,ortadan kaybolan evrak yüzünden kavga ettiğim 10 yıllık arkadaşım Samet abiyi,boğucu saatleri,lanet olası işyerimi,kafa güzel,leş gibi kokan işe gelişlerimi,şefi ve tabii ki bir ayrılıp bir barıştığım burcuyu düşünüyordum.

merhaba kafamı kaldırdım.aaa! mahalleden arkadaşım nizam.olum ne işin var burada dedim.taa cumartesi sabahı ufuğu ben de tanıyorum.bilmiyormusun?dedi..allah Allah.bir yaşıma gircem arkadaş.adam bizim işin yolunu bilmez.eski arkadaşım demez mi.boşver onu gel dolaşalım dedi.bu arada hatırlayıverdim.ben nizam ile 4 aydır kavgalıydım.konuşmuyordum ama bir anda hiçbişey olmamış gibi konuşmaya başlamıştık.acaba bişey demek için mi dışarı çağırmıştı.yeni evliydi.düğününe bile gitmemiştim.dur dedim arkadaşlar bir gelsin çıkarız dışarı
Ortalık dumana boğuldu anında.nizam sanki bizim çocukları hep tanırmış gibi muhabbete koyulmuştu.samet abi bana hiç bakmadan ikinci votkadan sonra malzeme stoklarını,gelen gideni anlatıyordu.erdi,soner tankut abi haftanın maçlarını iddiaya döküyor.içkiyi yeni bırakan tahir işlediğimiz günahları anlatıyor.vedatla şiyar siyasetteki son gelişmeler üzerine sohbet ediyordu.daha saymıcam bir sürü arkadaş ve ses ve sigara dumanı.nizama bir göz uzattım ve dışarı çıktık.
bir şey mi diyecektin dedim yo,gel dedi seni bize götüreyim olur mu abi? Ta bizim oraya mı gidecez güldüm.yok dedi.sen bilmiyorsun.bu semte taşındım.evim burada. Yol boyunca benle nizam hiç konuşmadı.İki sokak arkada bir eve girdik.oldukça karanlık bir sokaktı.üç katlı eski bir ev.ilk katına girdik.burayı aldım dedi.ee eski ev noldu sattım üstüyle masraflara harcayıp araba aldımdedi.dedim yenge nasıl razı oldu bu işe cevap vermedi.kapıyı açtık girdik.içerde derin bir rutubet kokusu.nizam bir odadan içeri girdi.esiyle konuşuyordu sanırsam.içerde bir yere geçtim oturdum.o arada nizamın annesi geldi.nasılsınız teyze dedim elini öperek.hiç cevap vermedi.nizamın eşi asude yenge girdi içeri uykulu bir suratla hoş geldin selim abi dedi.kusura bakma ben yatıyorum.ev hali kusura bakma sen kusura bakma dedim.gelemedim nikahınıza boşveer dedi.nizamın anneside de hiç konuşmuyordu,nizamda öyle.nizam sadece dolaptan bir içki getirdi ve karşıma geçti.korkmaya başlamıştım.yüzüme tuhaf bakıyordu.en sonunda ne var dedim.nizam asık bir suratla selim,barışmadık sadece arkadaşız dedi.ne demek istiyon oğlum dedim. sadece zamana bak,anlarsın dedi. geliyorum birazdan
Nizam çıkmış gitmişti.salonda yapayalnızdım çünkü nizamın anneside ortadan kaybolmuştu.sadece dolu bir içki bardağı.bir ara kapı açıldı asude yenge içeri girdi.gözleri kanlı kanlıydı.ya noluyor.korkmuştum.korkma! zaman yalnizca bir iğretidir ve bizi gülümsemek kurtaracak.yenge ne demeye çalışıyorsun dedim.kafam sanki bana bir oyun oynuyordu.
Yattığı odaya döndü ve kapıyı kapatırken arkasını döndü ve gülerek bana baktı.başım uğuldamaya başlamıştı.çıkmak için kapıya yöneldim.olamaz kapı kitliydi.pencerelere gittim.onlarda pervazlıydı.dengemi kurmaya çalışıyor yalpalıyordum.nizamı cebinden aramaya çalıştım ulaşılamıyordu.odaya tekrar baktım.nizamın annesi içerde alçak sesle kuran okuyordu.ama hep aynı sure ve ayeti.isra,13-14.sakince düşünmeliyim dedim ve iğer odaya geçtim kapıyı kapattım ve kitledim.kanapeye uzandım ve başucundaki battaniyeyi üstüme çektim.üşüyordum,terliyor titriyordum.ne sakinleşmesi.mümkün mü? Yok ya diyordum bir yandan da bu bir şaka olmalı.kafam da öyle güzeldi ki.
Biraz dalmışım.gözlerimi açtığımda oda kapısı açılmıştı.içerden sesler geliyordu.içeri baktim.gözlerim yerinden çıkacaktı.annem,burcu,mahalleden birkaç konu komşu nizamın annesiyle muhabbet ediyorlardı.anne,selay noluyor,nizam nerde,asude nerde dedim.burcusen git yat yazgını düşün bizi rahatsız etme biz konuşuyoruz dedi.ya dedim düğüne dönmem lazım.annem eliyle sus işareti yaptı ve elindeki örtüyü nizamın annesine gösterdi.birden kapı açıldı.nizam geldi sandım.iki pardesülü telsizli kişi odaya girdi.biri bir kağıdı okumaya başladı.selim bey sizi eylemsizlik ve ısı yokluğu nedeniyle gözaltına alıyoruz.hayır! diye can havliyle polisleri yarıp kapıdan çıktım.çatıya yöneldim.çatı kapısını örttüm ve defolun diye bağırmaya başladım.biri kapı camını kırdı ve kazagımı tuttu bir yandan da yaşamak için sizi tutuklamamız lazım diyordu.defolun! kilide sımsıkı yapışmıştım.siz kimsiniz ulan ruhunun komiserleriyiz dediler. kaçamazsın!
selim,selim hadi uyanabilecekmisin.birden gözlerimi açtım.fena terlemiştim.üstüm örtülüydü.bir baktım karşında Vedat ile şiyar vardı.biraz debelenip sakinleştim.noluyor ya.neredeyim ben.ya dediler. tuvalate gidip yanındaki yan masada sizmışın. kaldıramayınca seni salonun bürosuna aldık gülüyorlardı.olum,bir halay çekemedik bak ufuk da çok kızdı ona göre.haa merak etme takıyı çantanda bulup verdik.sıkıca yapışmışsın zaten.nizam nerde? dedim.olum ne saçmalıyon öyle biri gelmedi yanımıza bugün!
Oltadaki balık gibiydim ya da resimdeki hüzünlü kadın.kendimi bir okyanusa biraktım.gözün yaşı sözün yaşıydı artık

Başa Dön