"Bugün 13 Aralık 2025. Ne şanslısınız ki hala kitap okuyorsunuz. Ben olsam çoktan Netflix'e geçmiştim." – Franz Kafka"

yazı resim

‘Şimdi anladım.'

Mevsimine kapılmışım, hazin yağmurlarda.
Bir baharın sonu gelmiş, zamanı hatırlamışım.
Ve sonra çizilmiş kadere acı, ben tebessüm edip geçmişim.
Tebessümünde aşk demişim.
Mutluluk sarmış içimi.
Az da olsa acı.
Bilmezdim.
Zamanların böyle olacağını o vakit.
Bilemezdim.
Geçmişlerin getireceği soğuğu, sıcağı.
Hem donar gibi, hem de yanar gibi.
Karmakarışık hislere bürüneceğimi bilmezdim.

Bunca maskeler arasında, gülümseyip geçmişim hep ben,
Gülümseyişinde ölmüşüm.
Bakışında dirilmişim.
Acılar yazılmış kadere, ben sessizce içmişim.
Mısralar adına yazılmış ve onca söz.
Sitemler ardına dizilmiş, hem ağlamışım hem gülmüşüm.
Sabahlarım doğmuş, avuçlarım şen.
Baharlar yeşil olmuş, yeşilliğinden.
Boyanmış renklerim hep senin renginden.

Ben meğerse, sadece senin rengini ezberlemişim.
Ben sadece senin rengini diler olmuşum.

Gel demek istemişim hep,
Susmuşum.
Ama kabullenmek değil,
Feryat olmuş, sözcüklerim.
Gözyaşlarımı onlara dökmüşüm.

Sen üzülme diye.
Ben hep ölmüşüm.

Bir bakmışım sen belirivermişsin yanıbaşımda,
Bakmaya kıyamamışım, gözlerine.
Bir kez daha ölmüşüm, serin yağmurlarda.
Hava açmış az, sen doğmuşsun sabahıma.
Bir bakışın sıcak etmiş dört yanımı.
Biraz uzaklaşsan, donar olmuşum.
Yanımda dursa bedenin, ben yine sensiz olmuşum.
O zamanlar daha çok yağmış gözlerim.
Belli etmemişim sana.
Böyle gitmiş zaman.

O zamanı tekrar tekrar yaşamaktayım ben.
Yaşatmaktasın sen!

Her acıya rağmen, çaresiz kaldı beden?
Kaçışım yok.

Aşkın en vahim yağmurundayım.
‘Senin yağmurundayım.

Acı.

KİTAP İZLERİ

Gözyaşı Konağı

Şebnem İşigüzel

Osmanlı Sürgününde Modern Bir Kadının Sesi Şebnem İşigüzel, Gözyaşı Konağı’nda, 19. yüzyıl Osmanlısının boğucu atmosferini, ataerkil bir ailenin baskısıyla Büyükada'ya sürgün edilen genç bir kadının
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön