kalbimi yaktım bu gece sorumsuzca..Hiç hesapsız sarıldım yağan yağmura. Ömrüm dolunaydı, ışığını güneşten alan. Tek başına bir çok şeydi yani ; ama hiç başına kalmıştı bu DÜNYADA...Yoktun, ve ben yokluğunu hiç bu kadar hissetmemiştim. Yıkılmış ruhuma giydirilen bu cansız beden, senden hiç bu kadar ayrı kalmamıştı. Ben her halimle sana çoğalıyordum, hayatsa bana bin türlü oyun oynuyordu..Bu oyunların kaç tanesinde sensizdim saymadım..
Sana kırgın değildim, tercih senindi. Sen ölümü yani bensiz bir hayatı seçtin. Bense iki boyut arasında sıkışıp kaldım. Hayatı tutamadım, ama bırakamadım da..Siyahımı alıp, gidemedim anlayacağın..
Ruhumun küllerini savuruyorum benliğine, yüzünü bile görmediğim hayalim; NERDESİN ?
Bu yazdığım cümlelerin kaç tanesi seni anlatıyor, ya da kaç tanesi beni çağrıştırıyor bilmiyorum. Bildiğim tek şey kendimde olmadığım. Nerdeyim, ne yapıyorum, hiç bilmiyorum, düşünemiyorum bile. Sana doğuyorum her sabah ve sana batıyorum her akşam. Belki de her kış sana yağıyorum.
Ne diyebilirim ki; yoksun işte HEPSİ BU !
MAvİ KıZ...Tülay GÜR..