"Bana bir kitap verin, bir de kahve; gerisi zaten kendiliğinden saçmalayacak." – Dorothy Parker (kurgusal)"

yazı resimYZ

koridorun alaca ışığının
karanlıkta saklanan sineğini
masanın ayaklarındaki toynağı
kartonumsu hışırtılart'la sırtını verişin o garip döşeğe
kenarlarımızda belirsiz gölgelerin
aralıklı ışıklarında yansıyan
oyunlarıyla okşandığını
serin bir tebessüm ile izlemiştim
eşyaların sıcak dostluklarını
herşeyin içinde bizi kucaklamalarını
hatta başımın üstünde
ablukasıyla senin gövdene yaklaştıran
somyanın tellerine bağlanmış
iki sevda sözcüğünün
buluşup hafif bir buğday teninde
salınışı yumuşak meltemlerle
o derin uykuyu saadetin tüm ayrıntılarında hissettirmiş'di

boyutun içinde bir şiirselliği
anlatmanın faydasız gümanında
diyebilirim'ki
belki
artık gövdemizin yokluğunda
yol alan rüya dokunuşlarıydı

imgenin sustuğu karmaşanın bir adım ötesinde
samimi ruhların seviştiğini
gözyaşlarının tuzunda anlamıştım

tozutmadan ve karıştırmadan fazla
uzayan bu teraneyi
faslın son nüsasına işlerken
beni terk etmeyen bu derin sevdama'da
sonsuz teşekürler ederim.

KİTAP İZLERİ

Eşekli Kütüphaneci

Fakir Baykurt

Fakir Baykurt’un Vasiyeti: Kapadokya’da Bir Umut Destanı Bir yazarın son eseri, genellikle edebi bir vasiyetname niteliği taşır; kelimelerin ardında bir ömrün birikimi, son bir mesaj
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön