Gece Koşusu

'' Gece çöktü '' dedi kız, kendine... Yatağında oturmuş, bir elinde sigarası, diğerinde bir kalem, '' gece çöktü '' yazdı...

yazı resim

'' Gece çöktü '' dedi kız, kendine... Yatağında oturmuş, bir elinde sigarası, diğerinde bir kalem, '' gece çöktü '' yazdı. Nedeni bilinmez bir hüznün içinden gerçekliğin acıtan karanlığına bakıyordu. Bu hüzündü belki onu bunca yıldır -o- yapan. Ama sevmiyordu onu işte. Kim sever ki hüznünü..

Bir masal kuşu kondu pencereye. Öyle rengarenk falan değil. Çirkin hatta... Ama bir masaldan başka yere yakışmazdı yine de... Bakıştılar kızla. Uçtu kuş... Sanki hiçbir şey olmamış gibi devam etti kız hüznüne kaldığı yerden. Oysa ne kadar çok severdi masalları, masalcıları... Hayalleri vardı peşinde koştuğu, masallardan çalıntı. İnanamadı hiç yaşadığı gerçekliğe. Ve gerçek olamayacak hayallerle dolu masallar, biliyordu bunu. Buydu belki de hüznün böylesine uzun misafirliği hayatında... Yine de bir masal onun olacaktı birgün, bir masal olacaktı, inanıyordu umutsuzca...

Kapının önünden her geçene hayal dağıtıyordu.
'' İşte geldi, bana geldi. '' Oysa gelmiyordu kimse. Kimi beklediğini bile bilmiyordu. Niye beklediğini... Sevilmek değildi hayali... sevmek hiç değil... Doğduğundan beri eksik bir yanı vardı. Ne zaman sevinse içinde sızlayan bir yer... Ne zaman üzülse gülümseyen... Hiç bir anı yaşayamıyordu öğretildiği gibi. Sanki istediği herşey olsa yine de mutsuzluktan ölecekti...

İşte böyle bir gece daha çöktü kızın üstüne...
Kendinden sıkılsa da atamıyordu işte bir kenara kendini. Bir gece daha çöktü... Gömülüp hayaline mutluluğunun, karıştı geceye kız... Ve bir hayal daha çöktü geceye...

Başa Dön