Göçmen Kalıntı

Kadın geçmişte o kadar çok kaldı ki şimdiki zaman bittiğinde gelecei bile geçmişti.

yazı resimYZ

Yol uzundu. Yol yalnızdı. Dar bir yoldu. Bu nedenle fazla insan tercih etmezdi bu yoldan geçmeyi.
Bu yol nereye çıkardı bilinmezdi. Belki de hep kendi içinde kıvrılırdı. Yolun üstüne dizilmiş taşlar yolu bilirdi de,yol bu taşları hiç hissetmezdi.

Yazın sıcaklığı yola vurduğunda yol terledi. Göz yaşı mıydı yoksa?

Yol önceleri topraktı,yumuşaktı. İçinden uzanırdı gökyüzüne dallar. Sonra bir bir kopardılar,kırdılar. Sonra taşıdılar yolun kalbine yığın yığın taşlar.Taşlar yol oldu, yollar taş.
Bir kadın geldi;belki de gitti. Kadın giderken,kendine benzeyen yolu seçti.Issız...
Yolun arkasında-başlangıcında-kadının geçmişi vardı. Kadın geçmişini terk etti.Geçmiş ağlamaya başladı. Sel oldu. Büyük bir gürültüyle kadının arkasından gelmeye başladı.

Kadın koştu.

Yol suskundu.Gözlerini açıp da bakmadı.Yol hem ıslandı hem de kaının adımlarıyla acıdı.
Kadın yolun başlangıcına geçmişini sonuna ise geleceğini koymuştu. Gelecek olanlar gelmedi.

Kadın yetişemedi geleceğe.

Geçmiş hızlı çıktı. Sular, kadını boğdu.Sular çekilirken içine taşları da aldı.
Sonunda toprak ,suları çekti.
Kadın topraktandı,toprak oldu.
Suları toprak emdi.
Geriye sadece toprak kaldı.
Her şey en başa döndü. Aslında her şey aynıydı. İnsan değiştiğini sanır bir takım şeylerin;fakat asıl değişen yüzeydir.iç...
Toprağın üstüne taş eklenir;ama içi yine topraktır.İnsandır aslında toprağın içi. Geriye kalan her şey bir göz yanılsamasıdır.

Başa Dön