Kül
Ayaklarımdaki yüzgeci soydum, gitmiyorum .
Soruları mı cevaplarımı bir tutam saç ile değiştirdiğimden beridir
Aklım sığmıyor gülüşlerine gülüşlerinize.
Anladım, yoksun sende antik bir kentin yıkıntılarında.
Bunduğunda zamanı çalmış bir hırsız, bir katil gibi asılacak bedenin.
Saçlarını salacaksın anladım koynuma..
Boğacaksın her bir sözü.
Bırak şimdi...
Anladım, olmayacaksın ve belkide ölmeyeceksin
Omuzlarından sıyırdığında geceyi akmayacaksın duru ırmak
Yanmayacaksın sancılı yatak
Anladım yaslanmayacak hiç bana..yani hiç...
Sarmayacaksın şımarık sarmaşık
Anladım dolaşmayacak ayaklarım
Kanamayacak yani hiç dizlerim.
Anladım, alnımdaki ateş.
Yüzüm bolca kül.