Cemreler düşünce kara toprağa
Cansuyu iniyor gökten yaprağa
Bahar gelivermiş karşıki dağa
Aşkın yüreğimi yakar sürmelim
Karanlık kaybolur şafak atınca
Kızıllaşır gökler güneş batınca
Bizim köyde bir çift horoz ötünce
Hayalin düşüme akar sürmelim
Sesin uzaklardan ne de hoş gelir
Senden uzak günler bana boş gelir
İçmesem de gönlüm hep sarhoş gelir
Bir yabancı gibi bakar sürmelim
Evinin önünde yoncalar biter
Sabah tez vakitte ocağın tüter
Bülbül yuvasında baykuşlar öter
Göğünde şimşekler çakar sürmelim
Sevda otağında meclis kurulur
Usanır nazından kalbim yorulur
Gün gelir aşklardan hesap sorulur
Kalmaz sende o gün vakar sürmelim
Tabipler yarama bulamaz çare
Uzar gider yollar, götürmez yâre
Hanemiz tarumar, kalp pare pare
İyiliği başa kakar sürmelim
İnkisar dokunur gönül yarama
Geçit vermez dağlar pembe hülyama
Hürüm deyip mağrur gezerim amma
Gönlüme kelepçe takar sürmelim
Zakkum ağacında gonca ararsın
Gece gün demeden hayal kurarsın
Seni seven kalbi, niçin kırarsın?
Var mı senden daha sakar sürmelim?
Çekerek Suyu’ndan içen mest olur
Yozgat bu âleme her dem dost olur
İnsanoğlu sırdaş, hayvan post olur
Akarsu bendini yıkar sürmelim
Sıralanır dizi dizi Akdağlar
Gülşenler kurursa bozulur bağlar
Keklicek Dağı’nda bir garip ağlar
Fazla nazdan âşık bıkar sürmelim
M.NİHAT MALKOÇ