Uzak Dur İnsan! Savaşımdan!
Göçüp gidecektir sevgiler,,, / toprak olup nefes aldıkları bedenle... /
Göçüp gidecektir sevgiler,,, / toprak olup nefes aldıkları bedenle... /
Bir çocuk geçiyor penceremin önünden. Baktığım gözlerinde sen oluyorsun bir kez daha, bir kez daha. Biliyor musun, her gün onlarca çocuk geçer penceremin önünden. Onlarca çocuk durur oynar her gün penceremin dibinde. Onlarca çocuk geçer, oynar onlarca çocuk, onlarca sen yüzlerinde.
Sana ait değildi bendeki sen. En kuytuma sığınan bir sen vardı bende. Hicretindim senin.
Şimdi başka ellerdesin. Başka gözler bakıyor sana. Başka dudaklar öpüyor o gelinciğe dokunur gibi ürkek ve çekinik dokunduğum, kendimden bile sakındığım tenini. Başka eller dokunuyor sana, başka tenler.
Aşkımıza tanıklık eden ve dokunan yerlerde anıları tekrar canlandırmak yaşamaksa da, son perdesinde o sahnenin hançerlenmek; bu da ölüm demekti işte. Sahnenin son perdesi de, acılar içindeyken ben, öylece üzerime düşüyordu ve karanlıkla kaplanıyordu yeryüzü her defasında. Sen ise şikâyet ediyordun;
“Doğum günümü bile kutlamadın!”
Pusulasını yitiren bir sandalım açık denizlerde. Tekmeleyerek ilerliyorum önüme çıkan engelleri. Yitirmenin acısıyla o asil rotaları...
Korsan karasularının dehlizlerinedir artık yolculuğum. Ve prangasızlık
yalnızlığıdır bu. Yalnızlık acısıdır.
Ve çıkın diyorum ey aydınlığın elçileri karşıma! Atın boynuma kutsal kementlerinizi ve çekin alıp götürün beni uzak ülkelerinize. Giderek kaplarken şeytanın karanlığı evreni ve savaşırken yerküre gölgesiyle...
Bir yürekti açtığım; kaçmadım da hançerinden sevgili. Vur şimdi gecelerde sefil ihtiraslarla dolu kadehlere sen. Benimse içtiğim yokluğundur; dün de , ondan önce de…
"Zamana yenilmeyelim ne olur!"
Yenildik, bitti. Işıklar söndü, kapandı kapılar ve duruldu sular...
Öyle ki şimdi iki düşman ülke gibi bir hat çekili kendimle aramda. Yargısı olmayan bir infaz var benliğimde; öylesine savunmadan yoksun bırakılmış.
Yavaş yavaş uzaklaşıyorum kendimden. Uzaklaştıkça eksilerek, eksildikçe daha bir
ben olarak; uzaklaştığım bir ben olarak, ölümsüzleşerek, daha bir yalnızlık olarak, daha bir acı. Yitirdiklerimin ardından bakmadan, gözbebeksiz, yüreksiz, daha bir özümseyerek acıyı, öfkeyi; yüz vermeyerek, duyumsamayarak; daha bir iç içe geçerek. Merhaba sevgililerim... ALOHA!!!
...
Eskişehir
...
...
~~~