Yürüyorum...
Karanlıklarda yürüyorum, / Nefesim daralmış korkmuş bir çocuk gibi gozlerim açık,
"Yazmak, varoluşsal krizin en şık intiharıdır; öldürmez ama yıllarca süründürür." – Albert Camus (Kurgusal)"
"Yazmak, varoluşsal krizin en şık intiharıdır; öldürmez ama yıllarca süründürür." – Albert Camus (Kurgusal)"
Karanlıklarda yürüyorum, / Nefesim daralmış korkmuş bir çocuk gibi gozlerim açık,
Bakma bana oyle, / Gözlerim firarda, / Suçuna ortak mı
Haykırışlar bakışların içine saklanmış. / Firar için bir parça ilgi, /
Dokun, / Bana dokun.... / Tanrına dokun, kaç altın eder
Kimin saçlarına dokunacağım / Gözlerine bakıp ruhumu bulduğum / Kadınım,
Yağmur sende yağ, / Susuz sokaklar var yüreğimde, / Rüzgar
İçimde bir çaresizlik, / Bir yudum insan özlemi, / Öpüşmelerinde
Bağ bozumundan çıkarken gece, / Yokuşlarında papatyalar varsa, / Yeni
Ben kırlangıç mevsimlerinde doğdum, / Rüzgarlar akdenizden eserdi, / Adana'yı
Gece düğümlenip gündüze gebe kaldığında, / Toprağın nemi yükselirken havanın çığlığına,
Köşe başında elleri ıslak, / Açlığı gözlerinde saklı, / Aklında
Aynı değilim, / Saçlarım artık beyaz, / Nede olsa yaşlandım
Teni esmerdi, gözleri siyah, / Orman kokuyordu, / Dağ gibi
Ne beyazımdasın ne siyahımda, / Bir adım önümde bir adım arkamda,
Kafam bir dünya, / Bir duble rakı, / Bin dert
Güzelliğini zamana astım senin, / Eskitemedim seni. / Bir çerçeve
Bir yürek bin açar, / Gök kuşağı hercai rengarenk, /
Can parça, parça, / Bir yürek iki parça, / Ağlar
Bir papatya gün doğarken, / Bir yıldızla vedalaşmış, / Bir
Adam ayrılığı kırmızı güllere sakladı, / Kadın sevdasını papatyalara yazip adamın boynuna astı,
Hayatın içinde bir nefes
İstanbul
Can yücel