Bu Şehir de Bu Kalp de Artık Bir Virane
Elinden bir şey geliyorsa uzan, tut ellerimi / Götür benden ırak bir yere
Elinden bir şey geliyorsa uzan, tut ellerimi / Götür benden ırak bir yere
Bakışımı değiştiriyor, tanınmaz kılıyor yüzümü eylüller / Dar geliyor gözlerim kirpiklerime her sonbaharda
Bakma be dostum! / Dilimden düşen talihsiz söze / Yürektir
Ben gözlerimle, sözlerimle şehir şehir gezindim / Güneşin unuttuğu sokaklarda defalarca kayboldum
Rukiye Çelik / 'Eyvallahım olmaz kimseye' diyormuşsun! Duyuyorum çok da dik başlıymışsın, yarınların
Gözlerin geçiyor usumun her köşesinden / Sen yoksun diye ışığını esirgiyor yıldızlar
Toprak Tohum ve Ben / Gözlerimde yaktım el değmemiş sırlarımı /
Ey karanlığın aydınlık yüzleri / Masumiyetin ve asaletin temsilcileri /
Gülümseyerek başlamıştınız güne dün / Açılan kapılardan sevinerek girmiştiniz /
Zamanın evinde korkarak dolaşır yalnızlık / Ve her an düşecekmiş gibi sıkıca tutunur
Bir tükenmez kalem olamadık, / Ömrümüzün başına bir tükenmez koyamadık, /
Ne yağmurla ıslanır bu deli yürek, ne bulutla sürüklenir. Dağlar aşar, zifiri karanlıkta yıldız olur parlar, öylesine dostluk aşkı taşır ki o yufka yüreğinde, aklından bile geçiremez uzanan bir elin çiçek yerine dikenle kendisine merhaba diyeceğini...Daima dürüstlüğün durağıdır onun yeri. Sana-bana-ona değil; yalanadır isyanı...Yüreğinde yaşattığı ikizler, güzellik ve iyiliktir yalnızca... Dayanamaz ne ayrılığa, ne de acıya....Sevmez, ne hüznü ne de kederi. Tüm içten dostluklara merhaba...
.
Emekli
şiir, ve insanın varlığını ayakta tutan psikoloji, yaşama daire öyküler...