Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() Ýçlerinden biri ev halkýna dönerek, "Nerde kocan?", "Nerede babanýz?" diye sordu hiddetlenerek. Cýlýz bir ses, belki söylediðini kendisi bile duymamýþtý. "Bilmiyoruz." diye cevapladý, titrek bedeninin, titrek sesiyle. Oyuncaðý elinden alýnmýþ, geri almak için bangýr bangýr çýðlýklar atan bir çocuðun kudurganlýðýyla, ”Babanýzýn nerede olduðunu bilmiyorsunuz; öyle mi?" diyerek kükredi çocuklarýn üzerine adam. "Neden bilmiyorsunuz." diye kalýn gövdesinin gölgesini düþürerek çocuklarýn üstüne; tekrar daha korkunç bir ses tonuyla yineledi: “Babanýz nerede?” Cevap yoktu... Odada; adamýn sesi duvarlara çarparak þamar gibi iniyordu çocuklarýn korku dolu gözlerinin birer kara zeytin tanesi gibi asýlý güzelim mahzun yanaklarýna. "Bilseniz de söylemezsiniz. Ben sizi bilmez miyim?" dedi çaresizlik içinde hayýflanarak. Anne kendini toparlayarak, "Defolun gidin evimden!" diyerek baðýrmaya baþladý. Aðlýyordu... Hýçkýrýklar baþlamýþtý... Avuçlarýnýn içine aldýðý baþý ve bütün vücudu hýçkýrýktan sarsýlýyordu... Çocuklar da aðlamalarýyla annelerine eþlik ediyordu. Odayý aðlamalar, hýçkýrýklarla sarsýlmalar sarmýþtý. Çocuklarýn annelerine sarýlarak hýçkýrýklar içinde aðlamalarý, anneyi çileden çýkarmýþtý. Anne: "Duymadýnýz mý beni, evimden çýkýn!" diye yavrularýný koruma içgüdüsüyle hareket eden küçük bir serçenin çýrpýnýþlarýyla kanatlandý adamlarýn üstüne. "Kocamýn nerede olduðunu siz benden daha iyi biliyorsunuz!" diyebildi ancak. Aslýnda daha baþka þeyler de söyleyecekti ama çocuklarýna kötü bir þeyler yaparlar korkusuyla susmuþtu. Anne susmuþtu, fakat apartman sakinleri annenin daha önceki çaresiz çýðlýklarý karþýnda lambalarýný bir bir yakmaya baþlamýþtý. Lambalarýn yandýðýný, çevredeki seslerin gürleþtiðini duyan yasal kurþunlu maskeli adamlar, harabeye çevirdikleri evi apar topar terk ettiler. Gözlerinde yaþ, vücudu kan ter içinde uyandý anne. Telaþla etrafýna bakýndý. Kimse yoktu. Çocuklarý her þeyden habersiz, cennetin en lekesiz melekleri gibi üstlerindeki yorgan kaymýþ bir halde yataklarýnda yatýyorlardý. Anne, gözyaþlarýný parmak uçlarýyla silerek kalktý. Çocuklarýnýn alýnlarýna birer anne sevgisi yüklü öpücük kondurduktan sonra, üstlerini örtüp, açýk pencerenin önüne giderek gökyüzündeki yýldýzlara uzun uzun baktý. Aradan on yýl geçmiþti, ama o aný hiç unutamamýþtý. Anne çaresizdi, yalnýzdý; üstelik kocasýzdý. Çocuklarý babasýz kalmýþtý. Bir kaç gün önce okuduðu bir gazete kupürü onu derinden yaralamýþtý. Yara büyüyerek gözyaþlarýna bürünmüþ kanýyordu. Yasal kurþunlu adamlarýn binasýnýn beþinci katýndan atlayýp intihar ettiðini yazýyordu gazete. Yasal kurþunlu adamlarýn þefi, üzgün olduðunu, intiharý önleyemediklerini, yanlýþ bir yüz ifadesiyle demeç veriyordu muhabirlere. Hayat anlamsýz, her þey bomboþ gibi geliyordu anneye. Çocuklar olmasa ne yapardý? Nasýl dayanýrdý bunca acýya? Her þey uzun bir zaman dilimine yayýlmasýna raðmen kocasýný unutamýyor, çocuklarýnýn babasýz kalmalarýna dayanamýyordu. Yüreðinin derinliklerinde kalan son umudunu da bir gazete kupürüne kaptýrmýþtý. Her þey sanki bir anda olmuþtu. Var ve yok olmak arasýndaki o küçük zaman içinde. Çocuklarýyla yalnýz baþýna kalmýþtý, kimsesi yoktu. Yalnýzlýk duygusu ürkütmüþtü, içi titredi, aðlamayý bir kat daha artýrdý. Kocasýnýn yokluðuna üzülmüþtü. "Yürekli biriydin sen, paylaþmasýný bilirdin, yenilmez bir iraden vardý, seninle gurur duyuyorum. Çocuklarýn da seninle gurur duyacak. Seninle mutluydum ben be adam. Simdi de gururluyum." Yüreðinden geçenler, dudaklarýndan odaya yayýldý, oradan acýk pencereden dýþarýya süzüldü, yýldýzlar karþýladý yüreðini. Anne baþýný kaldýrarak yýldýzlara baktý. Yýldýzlar da anneye. Anne daha bir güçlüydü kancýk yalnýzlýða karþý, yýldýzlar daha parlak. Yüreði dudaðýnda en dipteki yýldýza bakarak; "Ben bir bahar yeliyim" dedi seslice "Kapama pencereni hep derdin bana. Bak pencerem açýk. Ama ne esen bir yel kaldý, ne de pencereme gül býrakan bir dost eli." Sitemim dostlara olsun, tesellim ise Bir Gün Mutlaka...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
![]() | Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2023 | © Necmettin Yalcinkaya, 2023
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |