Karmakarışık

Taş mı yumuşaktı pamuk mu sert? Domates mi mor, patlıcan mı kırmızı? Et mi kediyi yer, kedi mi eti? İçim dışım çalkantılı bir tekne, dalgaların ucunda. Yıldız kalaşlarına dönüp kusasım var.

yazı resimYZ

KARMAKARIŞIK
Aklım karışık bu aralar. Kırk tilkinin kırkının da kuyruğu dolaşık. Biber mi tatlıydı, elma mı tuzlu? İçimde arabesk bir rüzgar. Arslan mı ekmeğin ağzında, ekmek mi aslanın? Bütün yağmurlar mı kuru, güneşler mi ıslak? Ebemkuşağı alaca bulaca…. İnsanın uzaklara gidesi geliyor. Ne zaman kahramandık biz, ne zaman korkak. Ne zaman başarılıydık, ne zaman tembel. Kaçtan gider semt pazarında sevdalarımız? Virane bir sokağın ortasındayım. Ne gelen var ne giden. Çatılar çoktan çökmüş, kapılar kasalarından fırlamış. Canım rezil bir meyhanede içmek istiyor. Dur be seyfo… Hiç sırası değil. Taş mı yumuşaktı pamuk mu sert? Domates mi mor, patlıcan mı kırmızı? Et mi kediyi yer, kedi mi eti? İçim dışım çalkantılı bir tekne, dalgaların ucunda. Yıldız kalaşlarına dönüp kusasım var. Bir kere de bizim şarkımız çalsın. Bizim takım maçı kazansın. Nerde? Umut denilen şey upuzun bir ikindi gölgesi. Ben kovaladıkça o kaçıyor. Bir kere olsun köpekleri bağlayıp taşları salsınlar. Ne olur?
Aklım karışık bu aralar. Ne insan, ne ekmek, ne deniz, ne de sevdalar hiç biri ama hiç biri tanıdık değil… Şişe de gaz azalmış, çanakta tuz. Geçinmeye gönlüm, sevmeye ömrü kalmamış. Canım acayip sigara çekiyor. Ve çok pis sövesim var.
MART 2017

Başa Dön