Gerçeði arayan bir insan, öncelikle her þeyden gücü yettiðince kuþku duymalýdýr. -Descartes |
|
||||||||||
|
Annem her gün telefonla konuþmayý ister. Konuþacak konu da yok. Ýlla sesimi duymalýymýþ. Konuþtuðu zaman benim ne halde olduðumu anlayabilirmiþ. Benim ondan neyim eksik. Neden ben annemle konuþunca onun sesinin týnýsýndan ne halde olduðunu hiç anlayamýyorum? Her gün türlü türlü bahaneler uyduruyorum. En sonunda haftada birkaç kez telefonla görüþmeye razý oldu. Akýllý telefon kullanabilse kesin beni sosyal medyadan takip eder. Hatta beðendim diye týklar, yorum bile yazar. Utanmasam kadýnýn okuryazarlýðý yok diye sevineceðim. Dün akþamki konuþmamýzda eteðindeki tüm taþlarý döktü. Bana cevap verme, aç kulaðýný da dinle dedi. Sana köyden birini bulduk. Pek münasip, pek hamarat, pek de güzel… Piþirdiði yenir, söylediði dinlenir. Tam ailemize göre biri, ocaðýmýza yakýþýr… Þehir kýzlarý gelmez bize. Bakma sen onlarýn alýmýný, çalýmýna. Plastik meyvelere benzer onlar. Ýçi boþ, dýþý gösteriþli… Sýkýntýya da gelemezler. Azýcýk baþýn dara düþse bir baþýna koyup kaçýverirler. Gelenek, görenek bilmezler. Bir okuma sevdasý tutturmuþlar. Okumakla insan olunmuyor. Ýnsan sabýrla piþer, cömertlikle yücelir, merhametle olgunlaþýr. Okumak cehaleti alýr ama eþeklik baki kalýr. Önce insanýn soyu güzel olmalý. Bir köke tutunmalý, bir ocakta tütmeli. Apartmanlar insanda ne soy býrakýr, ne de ocak. Sen kanma sakýn onlara. Ömrüm azaldý artýk. Zamanýný geçirmeden senin de mürüvvetini göreyim. Ölürsem açýk gitmesin gözlerim. Bana sen ne istiyorsun diyen mi var? Hadi sordular diyelim. Söylediðimi kim dinler. Bir þey bilinecekse en iyisini annem bilir. Yaþýmýzý, baþýmýzý da almýþýz. Sýra ev, ocak kurmaya gelmiþ. Kýzlar konusunda kafa yormaya da gerek yok. Her þeyden önce sözün en büyüðü söylendi. Ortaya kondu. Ailemize uygun olacak.” Kimse bir þey demiyor ama adým gibi biliyorum. Çoktan her þey ölçülüp biçilmiþ, düþünülüp taþýnýlmýþtýr. Sadece düðün parasý denk deðildir. Telefonda bir þey diyemedim. Aðzýmý açmama izin vermedi. Nasýl doldurduysa içini, nefes bile almadan sular seller gibi boþalttý. Hýk, mýk edeyim istedim. Aðzýmý açmama bile izin vermedi. Bakarýz anne, düþünürüz anne, gelince konuþuruz anne diyecektim. Dedirtmedi. Aklýmýn içine, yaþamýmýn içine kocaman bir bomba atýp gitti annem. Ben ne olup bittiðini anlamaya çalýþtýkça, anemin sözleri aklýmýn içinde dönüp durdukça bombanýn etkileri her geçen saat daha da yýkýcý oldu. Bütün huzurum kaçtý. Uykum zaten bahane arýyordu. Tam da aradýðýný buldu. Ýlk kez o akþam düþündüm. Tanýmadýðým, beni hiç bilmeyen hatta görmemiþ biri ile bu iþler nasýl olur? Eskiden fotoðrafýný gösterirlerdi. Bu genelde siyah beyaz ve biraz rötuþlanmýþ vesikalýk bir fotoðraf olurdu. Gömlek ütülü, saçlar taranmýþ… Fotoðrafçýya gitmeden evvel mutlaka berbere gidilmiþtir. Memur içinse fotoðrafçý size hazýr baðlanmýþ bir kravat uzatýrdý. Ceket verirdi. Gömleðine ister uysun, ister uymasýn… Geçelim þimdi eski fotoðraflarý, eski fotoðrafçýlarý… Annemin bana bulduðu kýz beni niye sevsin. Ya da ben onu neden seveyim. Anneme göre bunun için birlerce neden var. O kýz kesin çok marifetli ve hamarattýr Ýnek saðar, ekmek piþirir, türlü türlü börekler açar, tarlada çalýþýr, çamaþýrý yýkar, hayvanlara bakar. Tutumludur, yediði ekmeðin deðerini bilir, bir saatte misafirin önüne beþ çeþit yemek koyar. Hem de þehirli kýzlar gibi bakkaldan, marketten aldýklarýyla deðil. Kendi ambarýndan çýkardýklarýyla, bahçesinden topladýklarýyla... Kocasýna laf yetiþtirmez, her þeyi itiraz etmez, itaatkârdýr. Sadýktýr, gelin olarak girdiði evden ancak cenazesi çýkar. Geçim ehlidir, iyi huyludur, uysaldýr. Þaka gibi bir þey, (spesial) özel köy kýzý tam paketi. Bunun farklý donanýmda olanlarý da vardýr kesin. Börek açamayan ve tarla iþlerine uygun olmayaný örneðin… Az güzel olup çok becerikli olaný da… Annem kýr yýl öncesinin ölçüleriyle yýktý perdeyi eyledi viran. Bu taþý kuyudan çýkarmak için kýrk deli gelse kar etmez. Zaten akýllýlarýn da üstesinden gelebileceði bir dert hiç deðil. Hadi bana hiç kimse acýmýyor elin kýzýna yazýk deðil mi? Babaannem zamanýnda yoksulluk varmýþ. Açlýk varmýþ. Ýnsanlar çýplak bedenlerini kapatacak çul bulamazmýþ. Ama bu hikayeler seksen yýl öncesinden kalmadýr. Annemin bulduðu o güzel köylü kýzý benimle niye evlenmeyi istesin. Eskiden olsa aç açýktý, sýðýnacak bir kapý lazýmdý, yetimdi, öksüzdü, sadece karný ekmek görse yeter falan diyecektik. Ama zaman deðiþti. Þimdi artýk televizyonlar var. Diziler ve o dizilerde sevgililer… Sevgililer arasýndaki rekabetler, süprizler, çýlgýnlýk yapma modasý ve daha benim bilmediðim tonla þey… Þimdi bütün kýzlar saray kadar güzel bir mekânda yapýlacak bir düðünle evlenmeyi istiyor. Kýna gecesinde üç, düðün gecesinde gelinlikle birlikte en az iki farklý kýyafet giyip çýkarmayý. Meþaleler altýndan geçmeyi, beþ katlý pastayý kesmeyi de… Takýlar lütfen masalara daðýtýlan zarflara konulsun. Gelinle damadý herkesin ortasýnda üç saat aðaç etmenin ne gereði var? Bazen sadece bu düðünlerin planlanmasý aylar alýyor. Hatta kendinizi gereksiz yere telef etmeye de gerek yok. Bir organizasyon þirketine veriyorsunuz. Onlar sizin için koþturuyor. Elbette parasý mukabilinde… Artýk iki gönül bir olunca samanlýklar seyran olmuyor. Hamam yakýþan çýplaklardan da eser kalmadý. Annem söylemedi ama bir kliþe daha vardýr. Köy kýzlarý mahcup olduðu kadar masumdurlar. Utangaç olduklarý kadar bakiredirler. Onlar gizli yerlerde açan nadide çiçekler gibidirler. Eþsiz ve el deðmemiþ, hiç koklanmamýþ. Bak neredeyse unutacaktým. Üstelik doðurgandýrlar. Topaç gibi al yanaklý bebeleri olur. Ne kadar çok istersen… Dört, beþ altý hatta… Onlar þehir kýzlarý gibi çýtkýrýldým deðildir. Þehir kýzlar baðlasan evde durmazlar. Bir akþam sinemaya, öteki akþam tiyatroya, baþka bir akþam arkadaþlarla gezmeye, tozmaya… Bir baþlarýna tatile giderler. Erkeklerle konuþurlar, hatta dolaþýrlar. Baþka ne halt ettiklerini kim bilebilir? Köy kýzlarý ama öylemi ya? Ben hala ayný yerdeyim. Genç bir kýz hiç tanýmadýðý bir adamý niye sevsin? Annesini, babasýný geçinilir bulduðu için, köydeki evlerinin düzenini beðendiði için ya da birkaç dönüm baðý var diye bu mümkün olabilir mi? Köyden kurtulup þehirde yaþamak mý isterler acaba? Belki de ben abartýyorum. Hepsi annemin hayal gücünden ibaret belki de… Akýl var mantýk var. Yoktur, yoktur gerçek olamaz böyle bir þey. Mayýs 2019 Seyfullah /ÝZMÝR
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Seyfullah ÇALIÞKAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |