Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
Bazıları ibne olsun, bazıları lezbiyen, bazılarının kendileri gibi evlatları ibne olsun, bazılarının kızları da lezbiyen… Aile olarak da onaylayın bunu… Instagrama fotolar atın. Deyin ki benim oğlumun erkek arkadaşı var… Deyin ki benim kızımın, kız arkadaşı var… Cinsel tercihi bu yönde, biz de ailesi olarak karışamayız deyin. Tarihe geçsin bunlar… Sonra? Sonra ne olacak? Yetecek mi? Yetmeyecek… Niye? Yaratılışımız bunu gerektiriyor… Hangi değerde olursa olsun… Daha, daha ve tekrar dahasını istiyoruz… Farz-ı misal; belli bir süre geçtikten sonra ibne ya da lez diyecek ki; seninle güzeldi ama ben ikinci bahar tadında hayatıma yeni birini istiyorum ama sen de onaylarsan… O da diyecek ki; eğer sen mutlu olacaksan ben de onaylıyorum… İşte o zaman da bunun kavgası verilecek… İbneler ve lezler başta olmak üzere çiftler için; ‘’aldatmayı önleme’’ adı altında sahip oldukları eşler dışında ek kontenjan açabilirler mi denilecek… Has… diye başlayıp yarıda kesme… Olacak bak bu… Sonra ne olacak? Ek kontenjanfobik denilecek kabul etmeyenlere… Sanki siz ikinciyi düşünmüyordunuz diye ezilecekler… Devam edelim… Farz-ı misal… Yine kazansınlar velhasıl… Sonra? İkinci ek kontenjan muhabbetleri dönecek… Rıza varsa; demokrasi bu ya; her ahlaksızlık diye tabir edilenlere eyvallah çekilecek… Sonra? Üçüncüsünün olması gerekecek, ki burası kritik noktadır ve burada çıkar çatışması olacaktır. Öyle ya… Vakti zamanı şartlarından dolayı, Allah; erkeğe bakabiliyorsa üç tane kadını helal kılmıştır… Niye? Eğer kurt; ceylana sahip çıkmazsa, sırtlan istediğini yapar da ondan… Fakat işte… Yılan ve domuz ‘’ohh keyfin yerinde’’ ayarı çektiği için olaylar başka yerlere gitmiştir… Yine de işte, sırf bu düşünce ile bağdaşmamak için ne olacaktır? Evlenme diye bir kurumun olmaması istenecektir… Evli papaz ama… Evli imam ama… Evli haham ama… Diye hatalar yapanları bulup bunların yaptıkları ne kadar doğru denilecektir… Sanki tüm din adamları yapıyormuş gibi… Beraberinde de herkes gördüğü ve istediği ile pekala beraber olmalıdır denilecek ve bu da olağan sayılacaktır. İşte gidilmesi istenen süreç bu… Tabuları yıkma… İnsanın hayvan gibi olması… Yaratan’ın yapma dediğini inatla yapma… Niye? Türlü türlü sebeplerden dolayı acılarla yüzleşmiş kadınların evlatları bunlar… Kah acılar çekmişlerdir, kah çıkarları vardır.. Hani yoksa kime ne… Yaratılışı gereği genetik hatası olanların tabi ki hakları korunmalı… Tabi ki kendileri gibi hissedenlerle beraber olabilmeli… Fakat toplumun çoğu böylesine ibne ve lezmiş gibi gösterilip bastıra bastıra isteniyorsa da… Sevgiyle git derler. Yemezler.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Alp Şahin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |