İyi bir aşk mektubu yazmak için, neler yazacağını bilmeden oturman, kalktığında da ne yazdığını bilmemen gerekir. -Rouesseua |
|
||||||||||
|
Bir gün Rıza ve Baki okuldan eve dönerken yolda ilginç bir şeyle karşılaştılar. Bir ağacın altında büyük bir kutu vardı ve üzerinde “Sihirli Kutu” yazıyordu. Kutunun yanında da bir not vardı: “Bu kutu sihirli bir kutudur. İstediğiniz her şeyi hayal edebilir ve kutunun içinden çıkartabilirsiniz. Ama dikkatli olun! Hayalleriniz gerçeğe dönüşebilir!” Rıza bu notu okuyunca çok heyecanlandı. Bu onun için bulunmaz bir fırsattı. Hayal ettiği her şeyi gerçek yapabilirdi. Hemen kutuyu açtı ve içine baktı. Kutunun içi boştu ama Rıza bunu umursamadı. Çünkü ona göre kutunun içi istediği her şeyi yapabilen sihirli bir güçle doluydu. Baki ise bu notu okuyunca çok şüphelendi. Bu onun için çok saçma bir şakaydı. Hayal ettiği her şeyi gerçek yapabilen bir kutu olamazdı. Kutuyu açtı ve içine baktı. Kutunun içi boştu ve Baki bunu bekliyordu. Çünkü ona göre kutunun içi sadece hava ile doluydu. Rıza, Baki’ye dönüp “Haydi, istediğimiz her şeyi hayal edelim ve kutudan çıkartalım!” dedi. Baki ise “Bu bir saçmalık, böyle bir şey olamaz. Haydi gidelim, bize zaman kaybettiriyorlar” dedi. Ama Rıza onu dinlemedi. Kutunun başında oturdu ve hayal etmeye başladı. Önce uçan bir araba hayal etti ve kutudan çıkardı. Sonra uzaylılarla savaşmak için bir silah hayal etti ve kutudan çıkardı. Sonra da süper kahraman olmak için bir kostüm hayal etti ve kutudan çıkardı. Bütün bunları yaparken çok mutlu oldu ve hayallerinin gerçek olduğunu düşündü. Baki ise bunları izlerken çok şaşırdı ve korktu. Çünkü Rıza’nın hayal ettiği şeyler gerçekten de kutudan çıkıyordu. Ama nasıl olabilirdi? Bu bir sihir miydi? Yoksa beyni mi onu yanıltıyordu? Baki, Rıza’nın yanına gitti ve ona “Rıza, ne yapıyorsun? Bu şeyler gerçek değil, bunlar sadece hayal! Lütfen dur, bu tehlikeli!” dedi. Ama Rıza onu duymadı. Çünkü o çok eğleniyordu ve hayallerinin gerçek olduğunu hissediyordu. Rıza, uçan arabasına bindi ve Baki’yi de yanına aldı. Baki istemese de Rıza onu zorla arabaya soktu ve uçmaya başladı. Rıza, uçan arabayla gökyüzünde dolaşırken çok keyifliydi. Ama Baki çok korkuyordu ve inmek istiyordu. Rıza, Baki’ye “Bak, ne kadar güzel! Hayal ettiğim her şey gerçek oldu! Bu sihirli kutu harika!” dedi. Baki ise “Rıza, lütfen dur! Bu gerçek değil, bu bir hayal! Bu sihirli kutu bizi kandırıyor!” dedi. Ama Rıza ona inanmadı. Ona göre bu çok gerçekti ve beyni onu yanıltmazdı. Baki ise bunun beynin kendini kandırması olduğunu düşünüyordu. Rıza, uzaylılarla savaştıktan sonra süper kahraman olmak istedi. Süper kahraman olmak için kostümünü giydi ve uçan arabayla Dünya’ya geri döndü. Baki ise bunu engellemeye çalıştı ama başaramadı. Rıza, Dünya’ya vardığında insanları kurtarmak için harekete geçtiğini sandı ve her yere koşmaya ve uçmaya başladı. Ama aslında insanlara zarar veriyordu ve kaos yaratıyordu. Rıza, insanları kurtardığını düşünerek mutluydu ama aslında insanlar ondan korkuyor ve nefret ediyordu. Baki ise bunu görünce çok utandı ve pişman oldu. Rıza’ya “Rıza, ne yapıyorsun? Bu insanları kurtarmak değil, bunlar insanları incitmek! Sen bir süper kahraman değil, bir canavar! Lütfen dur, bu tehlikeli!” dedi. Ama Rıza onu duymadı. Çünkü o çok eğleniyordu ve hayallerinin gerçek olduğunu hissediyordu. Rıza, süper kahramanlık yaparken sihirli kutunun yanına geldi. Kutunun üzerindeki notu tekrar okudu. “Bu kutu sihirli bir kutudur. İstediğiniz her şeyi hayal edebilir ve kutunun içinden çıkartabilirsiniz. Ama dikkatli olun! Hayalleriniz gerçeğe dönüşebilir!” Rıza bu notu okuyunca daha da heyecanlandı. Bu kutu sayesinde hayal ettiği her şeyi gerçek yapabilirdi. Hemen kutuyu açtı ve içine baktı. Kutunun içi boştu ama Rıza bunu umursamadı. Çünkü ona göre kutunun içi istediği her şeyi yapabilen sihirli bir güçle doluydu. Baki ise bu notu okuyunca daha da şüphelendi. Bu not çok saçmaydı ve tehlikeliydi. Hayal ettiği her şeyi gerçek yapabilen bir kutu olamazdı. Kutuyu açtı ve içine baktı. Kutunun içi boştu ve Baki bunu bekliyordu. Çünkü ona göre kutunun içi sadece hava ile doluydu. Rıza, kutuya bakarken son bir hayal daha etmek istedi. En büyük hayalini gerçekleştirmek istedi. Dünyanın hakimi olmak istedi. Bunu hayal etti ve kutudan çıkardı. Sonra da kendine bir taç taktı ve eline bir asa aldı. Artık dünyanın hakimi olduğunu düşündü ve buna göre davranmaya başladı. Herkese emirler vermeye, istediklerini yapmaya, istemediklerini yok etmeye başladı. Ama aslında dünyanın hakimi değildi, sadece kendini öyle sanıyordu. Baki ise bunu görünce çok kızdı ve çaresiz hissetti. Rıza’nın son hayalini duyunca ona “Rıza, ne yapıyorsun? Bu en büyük saçmalık, bunlar gerçek değil, bunlar sadece hayal! Lütfen dur, bu çok tehlikeli!” dedi. Ama Rıza ona inanmadı. Ona göre bu çok gerçekti ve beyni onu yanıltmazdı. Baki, Rıza’nın son hayalini duyunca artık dayanamadı ve ona karşı gelmeye karar verdi. Ona “Rıza, seninle artık arkadaş olmak istemiyorum. Sen çok değiştin. Sen artık hayal ettiğin şeyleri gerçek sanan bir delisin. Seni durdurmak için elimden geleni yapacağım!” dedi. Rıza ise bunu duyunca çok şaşırdı ve üzüldü. Ona “Baki, nasıl böyle diyebilirsin? Ben senin arkadaşınım. Sen benimle eğlenmen gereken bir oyun oynadığımızı anlamıyor musun? Ben sadece hayal ettiğim şeyleri gerçek yapan bir sihirbazım. Seni durdurmak için ne yapabilirsin ki?” dedi. Baki ise ona “Seninle oynamıyorum Rıza, seninle savaşıyorum. Sen sadece hayal ettiğin şeyleri gerçek sanan bir sihirbaz değil, sen bir hayal kurbanısın. Seni durdurmak için yapabileceğim tek şey, senin hayallerini yok etmek!” dedi. Sonra da Rıza’nın elindeki asayı kaptı ve kırdı. Rıza’nın taçını da çıkarttı ve attı. Sonra da sihirli kutuyu aldı ve yere fırlattı. Baki bunları yapınca, Rıza’nın hayal ettiği her şey yok oldu. Uçan araba, silah, kostüm, taç, asa… Hepsi kayboldu. Rıza ise bunları görünce çok şaşırdı ve korktu. Çünkü hayallerinin gerçek olduğunu düşünüyordu. Ama birden bire hepsi yok oldu. Baki ise bunları görünce çok sevindi ve rahatladı. Çünkü hayallerinin gerçek olmadığını biliyordu. Ama birden bire hepsi yok oldu. Rıza, hayallerinin yok olduğunu görünce ağlamaya başladı. Ona “Baki, ne yaptın? Hayallerimi neden yok ettin? Onlar benim her şeyimdi! Onlar benim gerçeğimdi!” dedi. Baki ise ona “Rıza, senin hayallerin gerçek değildi, bunlar sadece hayaldi! Onlar senin her şeyin değildi! Onlar senin yalanındı!” dedi. Sonra da ona “Rıza, lütfen kendine gel! Bu sihirli kutu seni kandırıyordu! Bu kutu sihirli değil, bu kutu tehlikeli! Bu kutu senin beynini yanılttı! Bu kutu senin hayal kurbanın oldu!” dedi. Rıza, Baki’nin sözlerini duyunca önce anlamadı. Ama sonra yavaş yavaş anlamaya başladı. Hayallerinin gerçek olmadığını fark etti. Beyninin kendini kandırmasına izin verdiğini fark etti. Sihirli kutunun ona zarar verdiğini fark etti. Hayal kurbanının olduğunu fark etti. Rıza, bunları fark edince çok pişman oldu ve utandı. Baki’ye dönüp “Baki, haklısın… Ben çok aptalmışım… Ben çok yanlış yapmışım… Ben çok üzgünüm… Beni affet…” dedi. Baki ise ona “Rıza, üzülme… Ben seni anlıyorum… Ben seni seviyorum… Ben senin arkadaşınım…” dedi. Sonra da onu sarılıp teselli etti.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Yaver ARANCIOĞLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |