Herşeye imgelem karar verir. -Pascal |
|
||||||||||
|
Koray ve arkadaşları, eski dünyaya döndüklerinde, kendilerini büyük bir kaosun içinde buldular. Etraflarında patlayan bombalar, yanan binalar, kaçan insanlar vardı. Koray ve arkadaşları, bu manzarayı görünce çok üzüldüler. “Bu ne kadar da korkunç,” dedi Ceren. “Bu bizim suçumuz,” dedi Barış. “Biz burayı terk edip kendi dünyamızı yaratırken, burası böyle oldu.” “Suçlamayı bırakın,” dedi Ayça. “Şimdi yapmamız gereken şey, buraya nasıl yardım edebileceğimizi bulmak.” “Peki nasıl yapacağız?” diye sordu Deniz. “Bunu yapmanın tek yolu, savaşı durdurmak,” dedi Koray. “Ve bunu yapmanın tek yolu, savaşı başlatanları bulmak.” “Kim bunlar?” diye sordu Deniz. “Bunlar, yaratıcılar topluluğunun düşmanları,” dedi Koray. “Onlar da yaratma gücüne sahip olanlar, ama bunu kötülük için kullanıyorlar. Onlar, insanları korkutuyor, bölüyor ve savaştırıyorlar. Onlar, bizim tam zıttımız.” “Nerede bulabiliriz onları?” diye sordu Deniz. “Bunu bilmiyorum,” dedi Koray. “Ama onları bulmalıyız.” Koray ve arkadaşları, saklandıkları yerden çıktılar ve savaşın ortasına daldılar. Onlar, yaratma güçlerini kullanarak insanlara yardım etmeye çalıştılar. Ama bu, çok zordu. Çünkü onların karşısında da yaratma gücüne sahip olan düşmanları vardı. Ve yeni maceraları başladı. Yaratıcılar - Bölüm 7 Koray ve arkadaşları, savaşın içinde ilerledikçe, yaratıcılar topluluğunun düşmanlarıyla karşılaştılar. Bu düşmanlar, siyah giyinmiş, yüzleri maskeli ve ellerinde silahlar olan insanlardı. Onlar, yaratma güçlerini kullanarak bombalar, ateş topları ve lazer ışınları yolluyorlardı. Koray ve arkadaşları, onlara karşı koyuyorlardı. Onlar da yaratma güçlerini kullanarak kalkanlar, ışık kılıçları ve enerji dalgaları yolluyorlardı. Bu arada, savaşın ortasında kalan diğer insanlar, kaçmaya veya saklanmaya çalışıyorlardı. Bazıları, Koray ve arkadaşlarının yardımına koşuyor, bazıları ise onlardan korkuyorlardı. Koray ve arkadaşları, düşmanların sayısının çok fazla olduğunu fark ettiler. Onlar, bir süre sonra yorulmaya başladılar. Ama pes etmediler. “Vazgeçmeyin,” dedi Koray. “Biz bunu yapabiliriz.” “Yapabilir miyiz?” diye sordu Ceren. “Evet,” dedi Koray. “Çünkü bizim bir avantajımız var.” “Nedir o?” diye sordu Ceren. “Bizim birbirimize güvenimiz var,” dedi Koray. Koray ve arkadaşları, birbirlerine baktılar ve gülümsediler. “Sen haklısın,” dedi Ceren. “O zaman hadi,” dedi Koray. Ve yeni bir güçle savaşmaya devam ettiler. Yaratıcılar - Bölüm 8 Koray ve arkadaşları, savaşın içinde ilerlerken, bir ses duydular. Sesi takip ettiler ve bir binanın önünde durdular. Binanın üzerinde büyük harflerle “Yaratıcılar Merkezi” yazıyordu. “Bu ne?” diye sordu Deniz. “Bu, yaratıcılar topluluğunun eski merkezi,” dedi Ayça. “Burada, yaratma gücüne sahip olanlar bir araya gelir ve birlikte çalışırlardı.” “Peki ne oldu?” diye sordu Deniz. “Bir gün, buraya saldırıldı,” dedi Ayça. “Saldıranlar, yaratıcılar topluluğunun düşmanlarıydı. Onlar, buradaki herkesi öldürdüler. Ve burayı ele geçirdiler.” “O zaman burası onların üssü mü?” diye sordu Deniz. “Evet,” dedi Ayça. “Ve büyük ihtimalle, savaşı başlatanlar da buradalar.” “O zaman buraya girmeliyiz,” dedi Koray. “Ama nasıl?” diye sordu Barış. “Buraya girmek çok tehlikeli.” “Bunu yapmanın tek yolu, yaratma gücümüzü kullanmak,” dedi Koray. “Nasıl?” diye sordu Barış. “Bunu sana göstermek için buraya geldik,” dedi Koray. Koray, elindeki kitabı açtı ve bir sayfayı çevirdi. Sayfada, yaratma makinesinin resmi vardı. “Bu ne?” diye sordu Barış. “Bu, yaratma makinesi,” dedi Koray. “Bu makine sayesinde, hayal ettiklerimizi gerçeğe dönüştürebiliyoruz.” “Peki bunu nasıl kullanacağız?” diye sordu Barış. “Bunu sana göstermek için buraya geldik,” dedi Koray. Koray, kitabı binanın kapısına tuttu. Kapının üzerinde renkli ışıklar belirdi. Işıklar, kitabın kapağındaki el şeklini oluşturdu. “Gel,” dedi Koray. “Seninle tanışmak için sabırsızlanan birçok düşman var.” Koray, elini uzattı ve Barış’ın elini tuttu. Diğerleri de onlara katıldı. Hep birlikte kapıdaki ele doğru ilerlediler. Ve yeni tehlikeye adım attılar. Yaratıcılar - Bölüm 9 Koray ve arkadaşları, binanın içine girdiklerinde, kendilerini büyük bir salonun içinde buldular. Salonun duvarları ve tavanı, karanlık renklerde ışıklarla kaplıydı. Işıklar, sürekli olarak şekil değiştiriyor ve farklı görüntüler oluşturuyordu. Koray, ışıkların arasında savaşlar, ölümler, yıkımlar ve korkular gördü. “Bu ne?” diye sordu Ceren. “Bu, düşmanların eserleri,” dedi Ayça. “Burada, hayal ettikleri şeyleri ışıkla yansıtıyorlar.” “Yani bunlar gerçek mi?” diye sordu Ceren. “Evet, ama sadece onların gerçeği,” dedi Ayça. “Onlar, bu gerçekleri bizim gerçeğimize zorla dayatıyorlar.” “Peki bunu nasıl durdurabiliriz?” diye sordu Ceren. “Bunu yapmanın tek yolu, onları bulmak ve yaratma güçlerini almak,” dedi Koray. “Nerede bulabiliriz onları?” diye sordu Ceren. “Bunu bilmiyorum,” dedi Koray. “Ama onları bulmalıyız.” Koray ve arkadaşları, saklandıkları yerden çıktılar ve salonun içinde ilerlediler. Onlar, yaratma güçlerini kullanarak düşmanların saldırılarına karşı koydular. Ama bu, çok zordu. Çünkü onların karşısında da yaratma gücüne sahip olan düşmanları vardı. Bu arada, salonun ortasında büyük bir ekran vardı. Ekranda, düşmanların lideri görünüyordu. O da siyah giyinmiş, yüzü maskeli ve elinde bir silah olan bir adamdı. O, Koray ve arkadaşlarını izliyor ve gülümsüyordu. “Merhaba yaratıcılar,” dedi adam. “Sizi burada görmek ne güzel.” “Sen kimsin?” diye sordu Koray. “Ben, yaratıcıların baş düşmanıyım,” dedi adam. “Benim adım Karanlık.” “Ne istiyorsun?” diye sordu Koray. “İstediğim çok basit,” dedi Karanlık. “Sizin yaratma gücünüzü istiyorum.” “Neden?” diye sordu Koray. “Çünkü ben, tek gerçek yaratıcı olmak istiyorum,” dedi Karanlık. “Ben, tüm gerçeklikleri kontrol etmek istiyorum. Ve bunu yapmak için, sizin yaratma gücünüzü almalıyım.” “Bunu asla yapamazsın,” dedi Koray. “Bunu yapabileceğimi göreceksin,” dedi Karanlık. “Ve bunun için çok az zamanın kaldı.” “Ne demek istiyorsun?” diye sordu Koray. “Bunu sana göstermek için buraya geldim,” dedi Karanlık. Karanlık, elindeki silahı kaldırdı ve ekrana ateş etti. Ve yeni felaket başladı. Yaratıcılar - Bölüm 10 Karanlık, ekrana ateş ettiğinde, salonun duvarları ve tavanı patladı. Işıklar, parçalara ayrıldı ve salonu doldurdu. Koray ve arkadaşları, ışıklardan kaçmaya çalıştılar. Ama bu, çok zordu. Çünkü ışıklar, onlara doğru geliyor ve onlara zarar veriyordu. “Bu ne?” diye bağırdı Deniz. “Bu, Karanlık’ın tuzağı,” dedi Ayça. “O, bizi buraya çekti ve bizi öldürmeye çalışıyor.” “Ne yapacağız?” diye bağırdı Deniz. “Buradan kaçmalıyız,” dedi Ayça. “Ama nasıl?” diye bağırdı Deniz. “Bunu yapmanın tek yolu, yaratma gücümüzü kullanmak,” dedi Koray. “Nasıl?” diye bağırdı Deniz. “Bunu sana göstermek için buraya geldik,” dedi Koray. Koray, elindeki kitabı açtı ve bir sayfayı çevirdi. Sayfada, boyutlar arası geçidin resmi vardı. “Bu ne?” diye bağırdı Deniz. “Bu, boyutlar arası geçit,” dedi Koray. “Bu geçit sayesinde, buradan başka bir gerçekliğe gidebiliriz.” “Peki nereye gideceğiz?” diye bağırdı Deniz. “Bunu bilmiyorum,” dedi Koray. “Ama buradan daha iyi olacağını umuyorum.” “O zaman hadi,” dedi Deniz. Koray, kitabı salonun kapısına tuttu. Kapının üzerinde renkli ışıklar belirdi. Işıklar, kitabın kapağındaki el şeklini oluşturdu. “Gel,” dedi Koray. “Seninle tanışmak için sabırsızlanan birçok gerçeklik var.” Koray, elini uzattı ve Deniz’in elini tuttu. Diğerleri de onlara katıldı. Hep birlikte kapıdaki ele doğru ilerlediler. Ve yeni gerçekliğe adım attılar. Macera sona erdi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Yaver ARANCIOĞLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |