..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendinden daha uyanık insanları işe aldığın zaman, senin onlardan daha uyanık olduğunu kanıtlamış oluyorsun. -R. H. Grant
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Post-Modernizm > ÖzgeCan




2 Nisan 2005
Sn 2 (Bin) +v  
Tüm hayatkârlara bergüzâr...

ÖzgeCan


“Armut piş, zarlar hep düşeş onlar’a.. ama niyeyse, bizim ebediyen altı kapıya alınmış edebi bir yalnızlığımız var...”


:HGCH:

Manzarası kırık bir pencerenin gerisinden okuyoruz hayatın silik haritasını. Alengirli coğrafyamızda sığ yükseltiler, tarihimiz okunaksız, beşeriyetimizi bok götürüyor... Aldığımız her nefesten havayla iletişim vergisi kesilirken.. sustuğumuzu konuşamıyoruz artık; gördüğümüze bakmayı reddetsek de, gözleri kapalı, yapamıyoruz. Dikiş tutmuyor sökük umutların rötarlı yamaları. Yüreğimizin dekoltesinde iki yakamız bir araya gelmiyor. Hep 2-1 yenik terk ediyoruz sahamızı. Hakeme gözlük istiyoruz, tanrıdan istifa.. her sene bir alt kümeye düşüyor birtakımlarımız!

Dağına küsmüş tavşan sendromuyla ışığından istifa etmiş Güneş gibi... yarınlarımız karanlık, yarımlarımız soğansız.. çocukluğumuz kocaya kaçmış, gençliğimiz kocamış, abis yalnızlıklarımız müebbet bir kuluçka döneminde ruh kümeslerimizde. Öfkelerimiz dahi hep kendine batırıyor çuvaldızı, iğnelerimiz nostaljik plakların sırtını kaşıyor. Kötü yola düşmesinler diye acıları bile evlat edindik biz, ama bütün yollar Doğu Roma’ya çıkıyor. Herkesin sırt çantasında Brütüs marka, çok amaçlı bir ihanet mutlaka bulunuyor.

Gölgelerine saklanan birer hayalet sanki insanlar... Çelik alaşımlı plastik bedenleri, yedek parça garantisiyle, hiçbir namussuz geceyi yarı yolda bırakmıyor. ‘Boğuluruz’ korkusundan denizi bile hayal edemeseler de, dümen köşkünde hep onlar eğleşiyor. Kıçı kırık bir-iki bakışa ters takla atan yürek cambazları, köşebaşlarında aç rezervuar köpekleri gibi dövüşüyor. Gösteriler ucuzladıkça, biletler eşantiyon yerine, kalleşlik listeye ilk sıradan girip kapalı gişe oynuyor.

Tehlikeli ilişkilerde dublör tutmayı kendimize yediremediğimizden, malulen emekli ediliyoruz düşlerimizden, tazminatsız, amortisiz... İlkel sanrılar derinlemesine parselledi amorf afâkımızı; mızrakların ucunda aşkın kelleleriyle yürüyor onun bunun kafatası avcıları! Metroseksüel Indiana Jones’lar sarmış dört yanımızı, bâkir duygular zührevi hastalık muamelesi görüyor tutku koridorlarında.

Bağımsızlığı tanınmayan demirperde bir ülkenin pahalı başkenti insanlık... Tam da İpek Yolu’nun ticaret beşiğini sallayan bu kent, kalabalık yalnızlıklarıyla meşhurdur ve geçimini ihanetle sağlar kendilerine dokunmayan yılanı koyunlarında besleyen halkı. -ki aynı ihanet, metresidir aşkın, tatminsiz ihtiras akşamları!

erken çöken yaşlılık... prematüre aşklar... antifriz katılmış kanlar... astiğmat göz dizimleri... suretsiz söz düşümleri... ketum kalp atışları... raf ömrü dolmuş anılar... turşusu kurulmuş acılar... stepne dostluklar... anestezik vücutlar... kendini kanıksayan kimlikler... sorumsuz yükümlülükler... penaltı kokan insanlık soneleri... ... ... ... ...
Nicedir yaşamak, sağdan-sola, yukarıdan aşağı sözlüye kaldırıyor deneyimlerimi. Son zamanlarda hayat korkutuyor, beslemiyor, solumuyor beni...

Zararın neresinden döneriz, kârımız kaç karın doyurur bilmiyorum; yine de “kendinize gelin!”, diye bağırmak istiyorum gözlerim ağlama moru, dudaklarım kupkuru.. oysa adı yalnız halk öykülerinde geçen “kendiniz” neresi, hiç kimse hatırlamıyor!

“Hey, yürek ressamı! Senin hayata çizdiğin platonik resimler ancak entellektüel geometriden sınıf geçer. Sen biraz yazı saçmala istersen... Boşver, insanlığı sen mi restore edeceksin? Üzümünü sorma, yaşa gitsin!” dediler. Yaşadım.. gitmiyor....

.Eleştiriler & Yorumlar

:: :))
Gönderen: A.OZAN / ISTANBUL/
22 Mart 2008
Uzun zamandır bu kadar keyfilenmemiştim okurken ..

:: enfes değil
Gönderen: dara mukrioğlu / Van/Türkiye
30 Eylül 2005
Buna nefis demek yeterli değil tabi. Alışageldiğimizin dışında, çocuk ruhu ile bilegliğin buluşması gibi bir şey. Dönüp arkaya bakarken ilerisinide gösteriyor adama. Hatta ademlere dünün ve yarının ademlerine. Dünün ademleri görmeyecek bu yazıyı ama bu gün ve yarının ademleri okuyacaklar, durup düşünecekler. sadece düşünecekler mi? Hayır hem düşünecekler hem de damaklarında sevgiye giden bir tat bulacaklar.Daha çok sevmeyi anlamaya çalışacaklar. Ben tekrar tekrar okuyacam. Ezberim güçlü değil yoksa ezberleyecektim. Eline sağlık diyelim. ama bu sadece el işi değil. Bu yürek işidir. yüreğine sağlık... bu yürek hep çarpmalı.... bu yürek daha çok kelebeğe gebedir...

:: HBŞ...
Gönderen: Ersin Karahaliloğlu / İstanbul/Türkiye
7 Temmuz 2005
Hiç bir şey... ( Umarım bu notumu alırsın. Gerisini sen tamamla şimdi benim yerime biri konuşsun istiyorum???)

:: hani diyorum...
Gönderen: buz_lale / İstanbul/Türkiye
8 Mayıs 2005
hani diyorum birileri yazıyor, gönlüm rahat dur.. hani diyorum, bu kadar yazılır, bu kadar keyifli okunur... zaman yokluğundan yakınırken, ivmeli adımlarla yazanlarda kendimi bulmaya çalışıyorum, kim bilir, belki bir kimlik bunalımıdır yaşadığım, ama yine de seni görüp sakinleşiyorum.. birileri yazmış senin yerine, sen şimdi sadece çalış diyorum... ama bu gönül rahatlığını verene de saygılar sunmak gerek... şimdi seni okuduğum için mutlu olduğum kadar "beni okuduğun için" gururluyum hanımefendi!... inanır mısın bilmem, ama kendine birini yakın hissettiğinde "ruhlarınız yaratılırken yakınmış birbirine" derler... ruhlarımız yakınmıymış, uzak mıymış daha önceden ruh var mıymış bilmem.. ama ben seni sevdim... bundan böyle buralardayım... şimdi yaşamaya devam...

:: Her bir sözün okyanus...Su kürede kulaç attım nef
Gönderen: Soner Demir / İstanbul/Türkiye
3 Mayıs 2005
Mikroskopla bakınca ,iliklerimize değin bizi resmetmiş bir yazarla onurlandırıldığım için yeniden doğdum sanki .Resmedilen bu resital tek kişilikti ama ringde hepimiz kendimizi gördük . Normal bir retinanın göremeyeceği bir resimlik anlardan patent hakkı yüreğine ait olan yazılara ... Renkli fakat pas tutmuş bir acıyla başım sağa düştü , misafir bir damla yaşla .

:: internet fukarası ben
Gönderen: kuzey darıca / İstanbul/Türkiye
19 Nisan 2005
mailde bulk mesajlarda ismin var, mail attın mı onuda bilmiyorum ama , ama ben bulk msg ne onu da , bilmiyorum , facia !!! ulaşmayan mail anlamına mı geliyor yoksa ne? insan bu kadar mı salak olur dimi? neyse mişan zorbieve yorum yaz eğer ulaşmak istersen , sağgörüden uzak dur, "william blake"in masumiyet şarkıları 6:45 ten çıkalı aylar oluyor haberin var mı?

:: ben okuyamı--yorum
Gönderen: kuzey darıca / İstanbul/Türkiye
7 Nisan 2005
dışımdaki içsel metinlere körüm , bunun mahçubiyetini de yaşıyorum, seni uzun aradan sonra yazmış ( çoğalmış ) görmek samimi bir takipçilik itirafını da getiriyor, okuyamamama rağmen buralarda olmanı istiyorum bencilce, sanki birgün biri bana sataşacak ve sen ablalık yapacakmışsın gibi... ilgin ve sevimliliğin için mersi

:: Demekki...
Gönderen: Boran Kalay / Ankara/Türkiye
7 Nisan 2005
demek ki benim de formatlanmaya ihtiyacım olabiliyormuş be cancan bu yazıda aynen onu yaptı herhalde galiba sanırsam. hani 2005 umut doluydu burçlarımız için ki tamda burçlarımız deişti umutlar eski burçlara kaldı. yediğimiz sigara böreklerinin devamı burda ve sanırım bu sefer iyi bir amaca hizmet edecek. bide ben DARTİ iyileşsin sigarayı bırakcam... saol cancan sevgi dolu anlaşılmaz sanılan yüreğini inatla benimle paylaştığın için

:: Çarpıcı... (!)
Gönderen: S.Aylin Antmen / İstanbul/Türkiye
7 Nisan 2005
bâkir duygular zührevi hastalık muamelesi görüyor tutku koridorlarında.......

:: topladım da "7" etti :)
Gönderen: Burcu Yıldızer / Ankara/Türkiye
5 Nisan 2005
Sözlerin sendelemiş yüreğin gibi... Yine de Senin adın "yaşam" cankuş, varoldukça konuşmaya, yazmaya devam et. Gecelerimizi isyandan, okkalı küfürlerden, "S" harfine kitlediğimiz isimlerden bizi bizsiz beni BEN'SİZ bırakma. Bu yıl da öylesine geçip gidiyor.İlişkiler küme düştü...Tanıdık maçlar yapılıyor,tanıdık ele başlarıyla..Ne diyeyim..Bu da eksik kalsın!!




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Trajikomedramik Otologlar
Cam"dan Çocuğa Can"dan Satırlar…
Son Yazı (N)
Advaita Vedanta*
Bütün Suç Mevsimlerde *
Agrutra Mirva*
Hepimizden İyi Biliyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Via Crusis [Şiir]
Üvey Sevgili [Öykü]
Cevabı Yok Sorular [Öykü]
Beş Yaş Öznesi [Öykü]
Ölü - M - Cül [Öykü]
İki Kere İki Kaç (K) Eder? [Öykü]


ÖzgeCan kimdir?

Sürgünü akvaryum olan bir okyanus balığı. . .

Etkilendiği Yazarlar:
. . .


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © ÖzgeCan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.