İnsan özgür doğar, ama her yanı zincire vurulmuştur. -Rouesseau |
|
||||||||||
|
Hiç şüphesiz Mustafa Kemal ve arkadaşları Komünizme karşı insanlardır, ancak bu Kurtuluş Savaşı sırasında Sovyetler Birliğinden silah, cephane ve para yardımı almalarına mani olmamıştır. 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya’sına krom satan ve karşılığında silah ve altın alan İsmet İnönü için de kimse “Nazi” falan diyemez. Yine 2. Dünya Savaşında Müttefik olan ABD ve SSCB yöneticileri birbirleri ile taban tabana zıt dünya görüşüne sahipti.... Örnekleri uzatmak mümkün, ancak sadede gelirsek: “Mühim olan amaçtır! Bu amaca ulaşmak için geçici ittifaklar yapılabilir! Bu herhalde hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir!” Evet Sırbistan, Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan yönetimlerini deviren muhalefet hareketini ABD destekliyor. Bunu anlamak için fazla zeki olmaya gerek yok. Ancak bu durum bazılarını niye rahatsız ediyor? ABD bizim sahip çıkamadığımız Doğu Türkistan Türklerine sahip çıkıp, sürgünde de olsa bir Doğu Türkistan Hükümeti kurulmasına destek olunca da aynı durum yaşanmıştı. Bir takım ukala dümbelekleri bu durumu eleştirmişlerdi. Oysa bu birliktelikte amaç belli: Doğu Türkistan Türkleri bağımsızlıklarının, ABD ise Çini bölmenin peşinde. Bunu anlamak için de fazla zeki olmaya gerek de yok. Fakat bu birlikteliğe karşı çıkanların neyin peşinde olduğunu bilen varsa bana da söylesin. Fanatikçe yürütülen bir ABD dostluğunun veya düşmanlığının bu ülkeye ne yararı var? Ülkeler arasında daimi dostluklar ve daimi düşmanlıklar değil, sadece karşılıklı menfaatler vardır. ABD’nin Irak ve Kürt politikaları Türkiye’nin aleyhinedir, fakat Orta Asya politikası şimdilik Orta Asya Türklüğünün lehine görünüyor. Rus kültürü ile yetişmiş eski KGB ajanı bozuntusu Orta Asya Diktatörlerinden kurtulmanın başka bir yolunu bilen var mı? Yoksa bu gelişmelere karşı çıkanlar, oralardaki kokuşmuş düzenden paylarını alan bazıları mı? Eğer öyleyse bu hacıyatmaz tayfası belki de boşuna üzülüyor. Malum laftır, “Düzen değişir düzülenler değişmez!” derler. Bakarsınız yeni gelenler ile de anlaşıp, soyguna kaldıkları yerden devam ederler...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Can Macit, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |