Umutlarým her zaman gerçekleþmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid |
|
||||||||||
|
Ne uzun yollar yürüdüm. Önce tozlu topraklý, Sonra küçük taþlý, kaygan… Her biri diðerine çýkardý, Gideceðim yere bir türlü varmayan… Ne bitmez düþler gördüm. Gündüzüm geceme karýþtý, Anlattýklarým kaldý hayran… Hepisi bedenlerimden arttý, Bir o yana bir bu yana savrulan. Dayanamadým, kýrdým lafýn belini. Çorak tepelerin baþýnda kükrediðim günleri andýrýrcasýna baðýrdým. Zindan duvarlarýndaki bölük pörçük, ince sývalar döküldü, talebe sýrtýný taþa dayayýp büzüþtü, tosbaða misali kabuðuna girmek istedi. ‘Ben, hiç korkmadým ölmekten… Öldürmekten de…’ Karþýmdaki cevapsýz kalýr mý? Hiç çekinmez ki dilinin ucuna geleni söylemeye, üstelik en acý sözü bulurdu, en dar zamanlarýmda. ‘Bunun için mi, tek gâvuru öldürmeden esir oldun Frenklere? Kendine tuzak kuranlara bile merhamet eden sen deðil miydi? Cesaretin olsa zaten, önce kendini, olmadý o sübyaný, hiç deðilse iyilik için, peþinde sürüklediðin dostunu yok ederdin.’ Alaca karanlýkta kýzýla kesmiþti gözleri. Solumasýnýn yavaþlamasýný bekledim. Derviþ, sakinleþince sað elini kulaðýna götürüp mengüsüyle oynamaya baþladý, sol eliyle traþlý baþýný sývazlayýp durdu. Gövdesini oynatýp ayaklarýný ileriye doðru uzatmýþtý. Þaþkýn talebeye döndüm, olan biteni anlamaya çalýþýyordu. Üstüne geleceðimi fark edince parmaklarý dizinin üstünde sýmsýký kenetlendi, yerinde duramadý. Aciz delikan, fýrlayýp bir daha hiç göremeyeceði dýþarýsýný seyretmek istercesine yüksek pencereyi aramaya koyuldu. ‘Korkma, sýkýlma… Anlatacaklarýmý dinle, bir sabýr… Unutma her hikâye kendince doðru olaný anlatýr. Sana düþen kendini sorgulaman, yaþananlarýn seline kapýlma… Dur, dinlen, düþün biraz… Aslan Beyin yolculuða çýkma nedenini hisseder misin, mümin?’ Bilmez baþýný salladý iki yana, bakýþlarý hala incelip taþ aralarýndan sýzan ýþýðýn yönündeydi. Her fani gibi teselli arýyordu, ölümsüzlüðün yanýna biraz olsun sokulabilmeyi, yanýndakilere güvenebilmeyi, sorgusuzca sevebilmeyi… ‘Kulak ver o zaman… Sabah ezaný olacaklarý da at kafandan. Bir can ayrýlýr dünyadan, diðeri gelir peþi sýra. Ne zaman yok olacaðýný, ne zaman doðacaðýný, devri daimin kudretini ancak Allah bilir.’ Ýçimdeki soðuðu sohbetle ýsýtmaya niyetlenmiþtim. Dýþarýda akýbetimizi merak edip telaþa düþenlerin sýkýntýsý yoktu üzerimde; ama anlattýkça ölmekle yaþamak arasýnda kararsýz kalacaðýmý biliyordum. Yoldaþlarýmýn yorgun kokusunu duyar oldum, pislikle yýkanmýþ duvarlarýn aðýr küf kokusunun arasýnda. Ve sözün öncelikli büyüsüne býraktým, benliðimi. Dilimi iyiden iyiye çözdüm. ‘Bundan çok önceydi… Senesini sorma. Rakamlarý ezip bükmeyi býrakalý epey oldu. Her yer kan ve gözyaþýyla doluydu. Uzaktan gelenlerin atlarý bozmuþtu, sularýmýzýn duruluðunu. Kirlettikleri sade o olsaydý, keþke… Aslan Beyi huzursuz kýlan ise, ruhunda çöreklenmiþ pastý. Yüzünü asýl bu yüzden döndü, artýk Frenklerin yurdu sayýlan Kudüs’e… Uzun yolunda yürümesinin nedeni, bitmez bir düþ görmesiydi…’
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bülent Efe, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |