..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Emine Pişiren




24 Haziran 2008
Eyy, Benim Diğer Yarım!..  
KADIN VE ERKEK

Emine Pişiren


Kadın okuyucularım lütfen kızmasın bu yazıma...Ama bu bir gerçek!..Zor beğeniyoruz, değil mi?


:BBGH:
EYY, DİĞER YARIM, SENDEN BİR RİCAM VAR!..

Şimdiye kadar kadın ve erkek hakkında yazılan yazıldı, çizilen çizildi. Kimi kadını aldı arşa çıkartıp, “ Yol efendim kadın erkeğin ardında olmazsa erkek bir hiçtir…”gibilerinden sözlerle egoları şişirip durdular.

Ardından erkek durur mu? Tabi oda çalakalem başlar, “vay efendim kadınlar yüzünden bizler cennetten atıldık, kandık, kandırıldık…” ve benzeri suç savar savunmalar başlar. İşlenen bir suç veya başarısızlık olmuşsa, aman da aman!..Kadın biraz öte gitsin. Şehir hattından daha fazla yüklenecektir az sonra bam tellerine…

Dün konuyu farklı baktım. Evirdim çevirdim ve “hep erkekte mi suç?” veya “kadının hiç mi eksiği yok?” veya “erkeğin belki beklentileri var, kadından...” ardından şu soruda takıldım.” Kadının beklentisi yok mu, erkekten?”

Sonra bir liste uzandı akıl defterimde. Erkeklerin bir kadından ricası olabilir mi? Evettt, oldu bile!..Buyurun sizde bakın. Eğer ekleyeceğiniz olursa, yoruma yazabilirsiniz.

“Beni seviyor musun?” sorusunu sormasın. Sevmesek kadının yanında bir dk bile durmamız mümkün değil.

“Ne olur, bir yere giderken bize ‘bu bana yakıştı mı?’ sorusu sormayın ve aynanın karşısında fazla oyalanmayın.

“Komşunuz veya iş arkadaşınızla ilgili özel hayata dair dedi koduları bizlere aktarıp kafamızı şişirmeyin.

“İşten eve gelmeden telefon açıp, “hayatım bu akşam ne pişireyim?” soru cümlesini lütfen her gün kullanmayın.

“Alışveriş yapmaktan hoşlanmadığımızı bilin ve bizimde sevmemiz için manevi baskı yapmayın.

“Biz erkekler basit düşünmeyi severiz. Bizden bir şey istediğinizde, “istiyorum” gibi sözcükler kullanın. Sözü dolaylı yoldan bize getirmeyin. İsteklerinizi doğrudan söyleyin. Bize sormayın, yanıt vermeyi reddederiz.

“Bizler ormana orman deriz. Detay bizi sıkar. Ormanın içinde şu ağaç kaç adetmiş, falanca ağaç meyve vermiyormuş gibilerinden detaylara inmek bizi sıkar.

“Zevkler ve renkler tartışılmaz tabi. Eğer siz bir aşk filmi veya bir dizi izlemek istiyorsanız, lütfen bizi de o duygusal felaketin içinde rol vermeyin. Maçlarımızı izlerken midemize zarif servisler bizlerin gönlünü hoş tutabilirsiniz.

“Hafta sonları biz erkeklerin, en kuralsız ve ayağımızı uzatmayı özlediğimiz günleridir. Lütfen temizlik işleri veya misafir davet etme gibi bahanelerle bizi tek huzur bulduğumuz sığınağımızdan uzaklaştırmayınız.

“Tabi temizlik te, yapılmalı, misafir de gelmeli a sosyal olacak değiliz herhalde ama, akşam yatakta “başım ağrıyor, belim ağrıyor, ah çok kötüyüm…”gibilerinden sızlanmadan rahatsız oluruz biz.

“Kalbe giden yol mideden geçer klasik düşüncesi ile bizi marketlerde iflas aşamasına getirmeyiniz.

“Sözcüklerin kifayetsiz kaldığı anlarda, özellikle “kayınvalidemizin” üzerimizde hüküm sürmesi isteği olduğunda gözyaşlarınızı bir savunma silahı olarak kullanmayınız.

“Ve son olarak eğer sevmemiz size zevk vermiyorsa lütfen dürüst olunuz ve yatakta rol yapmayınız…

Oy, oy, oy ki oyy! Şimdi bu listeyi ben burada bir fıkra ile keseyim. Çok uzadı ve daha da uzayacaktır… Haydi keyifli okumalar sizlere!

“Tatile cikmis bir grup kiz arkadas, bes yildizli bir otelin onunden gecerken bir an duraklarlar. Otelin kapisinda;


"Yalnizca bayanlar icin..." yazan bir afiş asılıdır. Yanlarında eşleri ya da erkek arkadaslari olmadigi icin, bu otelde konaklamaya karar verirler. Resepsiyondaki akıllara ziyan derecede yakisikli genc, bayanlara otelin "usulleri"uzerine kucuk bir brifing verir:


-"Otelimiz beş katlıdır. Teker teker katları çıkın. Arzunuza hitap eden katta kalabilirsiniz. Hangi katta ne oldugunu açıklayan küçük tabelalar size yardımcı olacaktır. Yalnız dikkat edin, bir kez üst kata cıktınız mı, bir daha bir alt kata inemezsiniz.


Mükemmel adamın peşinde, Bizimkilerin içini bir heyecan kaplar.


Bu epey ilginç bir tatil olacaga benziyordur. Hemen merdivenlere davranırlar. Birinci kattaki tabelada;


-"Bu kattaki erkeklerin hepsi kısa boylu ve vasat tiplidir," yazmaktadır. Hep birlikte burun kıvırıp, ikinci kata dogru hamle ederler.


Buradaki tabela da cok parlak seyler vaad etmez:


-"Bu kattaki erkeklerin hepsi kısa boylu ve yakışıklıdır." Kadınlar elbette ki buna da bir omuz silkerler. Üçüncü kata geldiklerinde gözlerine üzerinde;


-"Bu kattaki erkeklerin hepsi uzun boylu ve vasat görünümlüdür," yazan tabela çarpar... Doğal olarak dördüncü katta şanslarını dememeye karar verirler. Nihayet karsılarına;


-"Bu kattaki erkeklerin hepsi uzun boylu ve yakışıklıdır," yazan ilan çıkar. Kadınlar, hormonları bedenine dar gelen ergen kızların coşkusuyla bağrışır ve birbirlerine sarilirlar. Fakat yine de o galeyan içinde, hala yukarıda bir kat daha kalmış olduğunu hatırlarlar…


Kısa ama yoğun bir istişare sonucu, son katta şanslarını denemeye karar verirler. Öyle ya, sonuçta her çıktıkları kat, bir öncekinden daha iyi bir "çeşit" vaade etmektedir. Heyecanla beşinci ve sonuncu kata tırmanırlar. Zirve'deki tabelada yazanları dehşet içinde okurlar:


-"Burada erkek falan yok. Bu kat, yalnızca “KADINLARI MEMNUN ETMENİN” bir yolu olmadığını kanıtlamak amacıyla inşa edilmiştir..."

Hemcinslerim ile papaz olacağım kesin. Eee, bu kalem işte…Nerelere sizi götüreceği belli olmuyor. Hele bir kadın yazar ise, sağı solu belli olmaz mı desem? Şiir yazayım dedim bakın ne yazdım? Olacak şey mi şimdi?

Şaka bir yana da, kadınları çözebilen ve anlayabilen bir erkek yapısı keşfettim. Nasıl mı? Bu hassas konu, başka bir yazımda nasıl olsa sizlerle buluşacaktır.

Yüzünüzden sağlıklı gülüşler eksik olmasın…


Emine Pişiren/Akçay/2008









Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dostluğun Kolları Gerçekten Çok Uzunmuş
Adem İlk Fırsatta Havva'yı Suçlamadı mı?
İlk Üç Dakikayı Aşabilen Bir Kadın Olabilmek...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Edebiyat Galerisi Net’in Şair ve Yazarlarının Edebiyat Şenliğinden Genel Görüntüler
Okaliptüslerin Gölgelerine Uzanmak İstemiyorum
Ölüme Çok Az Kala!
Tanrı'nın İnsanları Yaratmaktaki Amacı Nedir Anne? - 2 -
Leo Buscaglia İle Söyleşi
Yorumlarım ve Duygularım - 10 -
Tanrı'nın İnsanları Yaratmaktaki Amacı Nedir Anne? - 1 -
Elbet Şiir Olacak Şairin Tesellisi
Eline Ne Geçti?
Bir Damla Mürekkep Bir Milyon İnsanı Düşündürebilir. - 1 -

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Adamdan Saymışız [Şiir]
Ah Ulan Istanbul! [Şiir]
7. Didim Şiir ve Şairler Buluşması [Şiir]
Çekinme Söyle [Şiir]
Yağmur Kuşu Suskunluğu [Şiir]
Hangi Dua İle Sana Gelelim? [Şiir]
İsterdim [Şiir]
Davetsiz Konuk - 1 - [Şiir]
Madem ki... [Şiir]
Git Demene Gerek Yok [Şiir]


Emine Pişiren kimdir?

Yazmayı, okumayı ve birikimlerimi paylaşmayı seven biriyim. Edremit'in yerel bir gazetesinin köşe yazarıyım. Bazı web sayfalarında da edebiyat adına paylaşımlarım yayınlanmaktadır. Sevgi ve ışık sizle olsun.

Etkilendiği Yazarlar:
Mehmet Emin Yurdakul, Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Victor Hugo, Balzac, Leo Buscaglia, Eric Frrom, Irvın Yalom, Dale Carneige, Doğan Cüceloğlu, Haluk Yavuzer...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Emine Pişiren, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.