Canım
Bu ne güzel bir gün böyle
Seni gördüm gece düşümde
Düşümde uyanıyorum
Yatağımda gözlerim kapalı seni arıyorum ellerimle
Sen yoksun
Canım
Fırlıyorum
Camdan dışarı bakıyorum
Güneş yeni doğuyor
Sen
Baharla açan bahçedeki renkler arasındasın
Canım
Derin bir ohh çekiyorum
Sen oradasın diye
Sonra
Tül perdenin arkasından seni seyre dalıyorum
Canım
Sabahlık içinde o sıcacık bedenin
O içimi hoplatan teninle
Başlangıçsız bir özlem
Mesafesiz bir uzaklık arasında gibisin
Oysa içimdesin
Canım
Seyretmek ne güzel şu an seni
Halbuki her an sana dokunabilir
Bu sihiri bozabilirim
Hayır seyrediyorum
Şafak vakti dağınık saçlarını,
Uykulu gözlerini
Mahmurlu sesini
Sıcacık tenini alıp yanımdan
En ballı ve bereketli halinle gitmiş
Büyük bir saygıyla eğilmiş
Mor renkli çiçekle ilgileniyorsun
Olsun
Ben seni seyrediyorum
Ayağına seni çağıran o mor çiçeği
Senin etrafında koşuşan bitkilere konmuş renkleri
Kiraz dalından panik içinde sana bakan serçe’yi
Yanağına düşen güneşi
Arada bir saçlarını havalandıran serin yeli
Çok seviyorum
Canım
Tüm tabiat seninle ilgiliyken
Senin o mor renkli çiçekle sessiz sohbet edişini dikizliyorum
Gizlice
Canım
Kızarsın diye
Bu güzel tabloyu bozarsın diye
Nefes almıyorum bile…
Canım
Yanımda beliriyorsun birden bire
Bir ışık gibi
Sıcacık
Sessizce
Tutup elimden çöküyorsun kanepeye
Koyuyorsun başımı dizine
Bana haberler okuyorsun dünya’dan
Dünya güzeli haberler
Haberden çok sevinç dolu müjdeler yani
Mesela diyorsun ki
Tüm dünya Cumhurbaşkanları gizli bir zirveyle
Ortak dünya projesinde anlaşmışlar
Yeni bir tarih yazmışlar
Önce İnsan demişler yasanın ilk maddesinde
Sınırları kaldırma kararı bile almışlar
Savaşın açlığın sebeplerini ortadan kaldırmışlar
Doğaya İnsana ihtiyaca göre üretim demişler ikinci madde de
Sevginin kanun
Aşk’ın kral olmasını koymuşlar hedefe
Ve devam ediyorsun…
Sesinde melodiler uçuşuyor
Canım
Seni seyrediyorum
Yüzündeki ifadeyi
Gözlerindeki çareyi
Acıkmış bir bebek gibi emiyorum
Canım
Sonra
Uyandım yatağımda gözlerim kapalı seni aradım ellerimle
Sen yoktun
Canım !