..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kitabının bir kopyasını gönderdiğin için sağol. Onu okumakla hiç zaman yitirmeyeceğim. -Moses Hadas
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > BİNNUR EDİSAN




24 Temmuz 2008
Geçiyor Bizden de  
BİNNUR EDİSAN
Evden çıkıp dışarıdaki sıcağı yutmak istemediğim bir gün...


:BCCD:
Evden çıkıp dışarıdaki sıcağı yutmak istemediğim bir gün… Yoğunluktan ve koşturmalardan boğulmuşluk… İptal edilmiş özel dersler, görüşmeler, toplantılar…

Dinginlik…

Arada bir iki dostumun huzur veren sesi, kitaplar, dergiler, buz, kola, açık pencere, odada hafif bir esinti, dağınık çalışma masası, bilgisayar ve kahve…

Son yazımı okuyan dostum Fundayla bilgisayar ekranı karşısında sohbet…

Çok etkilendim son yazıdan, diyor ve ekliyor: Ama öyle bir geceden böyle bir yazı çıkardı. Sen çok asil bir kadınsın! Kendi cephende sonsuz bir asalet ve hoşgörüyle yaşıyorsun aşkı… Karşı tarafın aslında hiç önemi olmadığını anladım seni okurken. Senin bakışın önemli aslında. Ve sen çok dik, çok asil bakıyorsun yaşanmışlığına, diyor.

Dik durmak, diye geçiriyorum içimden. Tam da bu yaşanmışlık yüzünden boynumun ömür boyu bükük kalacağını kabulleniyorken…

Veda gecesi! O gecenin sonunda evime girdiğimde , Fundayla uzun uzun konuşmuştuk hislerimi, hüznümü… Hatta sohbetin soluk aralarında şahane bir yazı da çıkarmıştı. Duygularıma tercüman olan satırlarını okuduğumda çok uzaklara gitmiştim bile…

Şöyle demişti Funda beni konuşturduğu yazısının bir paragrafında:

‘Kaç aşk sabahladı kapımda umutsuzca... Kaç aşk bırakmadı peşimi umarsızca... Elimin tersinde kimsenin görmediği bir yazgıyla yazıldın... İttim sandı herkes elimin tersiyle. Oysa orada kazılıydı iki hece...’
Evet, artık hiçbir zaman fısıldayamayacağım iki hecelik adın!

Aynı hüzün yine basıyor yüreğimi… Geceyi başa sarıp sarıp dağıldığımı anlamasın; üzülmesin diye sadece, sahiden ne garip bir vedaydı, diyorum.
Seni tanıdıkça, diyor. Daha da çok seviyorum ve sana duyduğum saygı da artıyor.
Hislerimiz ortak...

Asalete gelince, bu dostlarımın asaleti… Hoşgörüyse ömür boyu… Yıllar önce, sevdiğim adamın, şu dünyada sana kim ne yaparsa yapsın affedersin! Bir bana karşı acımasızsın ve bir beni affetmezsin, deyişini hatırlıyor; gülümsüyorum.

Oysa bak, affetmek şöyle dursun, bu dünyada hatalarına bile sahip çıktığım tek adam senmişsin…
Gecenin son saatleri…

Ve yine duygu sığınağım Sezen’i dinliyorum… Geçiyor bizden de, diyor:

'Bir masaldı aslında
Ne yazık sonu yoktu
Bir şarap sofrasında hazin,
kibar bir vedayla son buldu!
Ama biz biliyorduk; bir daha çok zordu
Kederle gülüyorduk o esnada
Bir yıldız hızla kayıyordu.

Ah, geçiyor bizden de, bitiyor ömürler
Can çekiyor elbette!
Ama çok yaralı gönüller

Bıraksam her şeyi, dönsem bir türlü
Vazgeçsem hayattan, ölsem bir türlü!'



Bu yazıdaki ilham kaynağım ismi iki hecelik beyefendiye ve sohbetiyle yazıyı anlamlandıran ; şekillendiren çok değerli dostum Funda Bilgili’ye sonsuz teşekkürler…


Ve tabii Sezen Aksu’ya…

BİNNUR EDİSAN
TEMMUZ 2008


.Eleştiriler & Yorumlar

:: Ne yazsam eksik, ne yazsam yetersiz...
Gönderen: FUNDA BİLGİLİ / , Türkiye
24 Temmuz 2008
Yazmanın empati ile eşanlamlı olduğunu düşünürüm bazen. Bir başkasının yerine koyabilmek kendini, hissettiklerini hissedilmek, anlatmak istediklerini anlatabilmek... Konuştuğun insan çok ama çok özel bir dostsa, paylaşım sadece klavye ya da sesle sınırlı değil de yürekte yaşanıyorsa, o dostun adı da Binnur EDİSAN'sa, yazmak öyle kolaylaşıyor ki... Sözcükler sanki kendiliğinden akıyor, gözümde saklı iki damla yaş, kilometrelerce uzakta ama sevgi kadar içinde bir dostun yerine damlayabiliyor klavyede gezinen parmaklara... Dost sözcüğünü sık kullanmamaya özen gösteririm. Herkesin hak ettiği bir sözcük değildir. Her ilişkiye ad verecek kadar sıradan bir paye değildir bu dört harf. Sana Binnur'um, kuzum, her bir harfin anlamının içini doldurarak DOSTUM diyebiliyorum. İyi ki varsın, iyi ki yazıyorsun, iyi ki yazıyorum ve iyi ki okuyoruz:)Seninle yazınsal ortamdaki paylaşımlar inanılmaz keyif verici. Hüzün mü? O zaten; her yazarın, her yazanın baştacı değil mi? Varsın dillensin kelimelerimizle, yakışır aşka her haliyle... Tıpkı yakıştığı gibi Binnur Edisan ve Funda Bilgili'ye dostluğun güzelliğiyle... Seviyorum seni canım arkadaşım...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutlu Kal... Hoşça Kal
Silmedim, beyaza boyadım
Anlatıyor Gibiydim
Gidiyor Bu Şehirden
Yokluğun Bir İç Deniz
Yıldızlar Savrulurken
Hep Aynı Erkeği Sevmek İsterdim
Eylül
Tam da Alışıyorken
Serin Bir Ankara Gecesi

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ayrılıklar da Şerefli Olmalı
İş Yeri Kuralları!
Bir Aşk Daha Bitti
İnsan İlişkileri
Çapkın Erkek (Kadın)
Erkek Kalbi
Göl Kuşları ve Hayat
Kadın Çıldırınca
Facebook Çılgınlığı
Bir Tatlı Huzur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağladığın Gecelerin Hatırına [Şiir]
Merak Et! [Şiir]
Kadın ve Saçları [Öykü]
Sevmeyi Öğretin! [Eleştiri]
Ne Aydın Bir Bilgelik! [Eleştiri]
Teşekkürler Ebru Gündeş [Eleştiri]


BİNNUR EDİSAN kimdir?

Yazarak, konuşarak, öğrenerek, öğreterek ve susarak yaşıyor:) Daktilo şaryosundaki parmak dansına bayılıyor:) Bir yudum insan. Binnur Edisan :)

Etkilendiği Yazarlar:
William Shakespeare, George Orwell, Albert Camus, Henry Miller, Franz Kafka, Borges, Ahmet Arif, Can Yücel, Ahmet Altan...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BİNNUR EDİSAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.