..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Özyaþamöyküsü baþka insanlarla ilgili gerçekleri anlatmak için eþsiz bir araç. -Philip Guedella
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Sevgi ve Arkadaþlýk > asivemavi36




25 Temmuz 2009
Kýrlangýç Hatýralarý - VIII  
Folklorik Drama

asivemavi36


Hacý amca bahçenin köþesinde týrpanlarýný eðeliyordu, Ben, duvara dayatýlmýþ týrpanlarýn keskinliðine bakýyordum, Birde iki elimin iþaret parmaklarýna…


:BDFC:
KIRLANGIÇ HATIRALARI – VIII
Folklorik Drama
“O gün, o iki arkadaþýmý en son gördüðümdü.
Bazýlarý Þener ile Bülent’i dayýlarýnýn alarak yanlarýna götürdüðünü söyledi, bazýlarý onlarýn yetimhaneye teslim edildiðini…
Dilerim baþarmýþlardýr.”

Þener mahalle komþumuz Ýsmet amcanýn oðluydu.
     Ýsmet amca kamyonu ile nakliye iþleri yapardý, bazen þehirlerarasý çalýþýr, günlerce eve gelmezdi. Dayýmýn çok samimi arkadaþýydý.
     Dayýmda kamyonculuk yapardý, çoðu zaman birlikte ayný þirketin nakliye iþlerini tutar, ayný zamanlarda ayný iþe giderlerdi.
Genç kadýndý Gülü teyze, güzel kadýndý, tanýmadýk mahallelerde günlerce yalnýz kalmasýn diye dayým bizim oturduðumuz mahallede ev aldýrmýþtý onlara, komþularýmýz olmuþlardý.
     Hem Ýsmet amcanýn kardeþi için hiçte güzel þeyler anlatýlmýyordu. Mahallenin gençleri onun mahalleye giriþini yasaklamýþtý. Gülü teyzeyi rahatsýz ettiði dedikodularý çýkmýþtý bir zamanlar.
     Ýþe gittikleri zaman dayýmýn hanýmý ve Gülü teyze ya dayýmlarýn evinde kalýrlardý ya da Ýsmet amcalarýn evinde. Arada bir bize de geldikleri olurdu, bu yüzden Þener ve abisi Bülent ile samimi arkadaþlar olmuþtuk.
     Televizyonun henüz hayatýmýza girmediði güzel, temiz zamanlardandý. Büyükler köþelerine çekilip günlük, gündelik olaylardan konuþurken, biz çocuklar ya masallar anlatýrdýk bir birimize, ya bulmacalar sorardýk, ya cinlerden-perilerden bahsederdik ya da þehir fýsýltýlarýný anlatýrdýk bir birimize.
     Amcamýn oðlu mezarlýðý iþaret ettiðini, parmaðýný ýsýrýp ayaðýnýn altýna koymadýðý için babaannemizin öldüðünü anlatmýþtý birinde, abartarak!
     …
     Bir gün Tokat-Erzincan arasýnda bir trafik kazasý haberi geldi. Mahalle sus-pus olmuþtu.
     …
     Abim, babamýn bize verdiði okul harçlýklarýmýzý biriktirerek siyah-beyaz bir futbol topu almýþtý, babamýn haberi yoktu.
     Ben topun ortaðýydým, parasýnýn içinde benimde harçlýðým vardý, hatta abimin parasýndan daha fazla! Buna raðmen abim arkadaþlarý ile top oynadýklarý hiçbir oyuna beni katmaz, fazla ýsrar etsem tekme-tokat döverdi. Kendisini çok sevmek gibi bir zaafým olduðunun farkýndaydý ve abim bu zaafýmý çok iyi kullanýrdý. Annem-babam onu döver ya da aðýr sözler eder, incinir korkusu ile dayak yediðimi hiçbir zaman onlara söylememiþtim.
     …
     Abim akþamüzeri topu damýn üzerindeki otlarýn içine sakladý, görmüþtüm.
     Okulda topu alýp kaçacaðým üzere hayaller kurdum hep, arkadaþlarýma topumuzu getireceðimi, mezarlýðýn yanýndaki boþ arsada top oynayacaðýmýzý söyledim. Tüm çocuklar heyecanlanmýþtý, yemek dahi yemeden, ailelerimize kütüphaneye gideceðimizi söyleyerek top oynamaya gidecektik.
     Paydos zili çalar çalmaz Zeynebi beklemeden Þener ile birlikte eve koþtuk. Yolda, okula giden abimin yanýndan rüzgâr gibi geçtik, aldýrmadýk baðýrmasýna. Önlüðümü, çantamý odaya koyarak damýn üzerinden topu alýp söz verdiðimiz yere gittim. Bazý arkadaþlarýmýz evlerine dahi uðramadan okul kýyafetleri ile sahaya gelmiþlerdi. Adam paylaþýp top oynamaya baþladýk.
Saatler geçmiþ, hepimiz acýkmýþtýk, hem okul paydos olmak üzereydi, hele abim eve geldiðinde topu yerinde görmezse var ya…
     Bir pozisyonda ortalýk karýþtý. Goldü-Gol deðildi diye bir süre tartýþtýk, kim mýzýkçýlýk yaptý bilmiyorum, oyun sona erdi, evlerimize gidecektik.
     -Top nerede? Diye sordum.
     Gülü teyzenin oðlu Þener topun gittiði tarafý gösterdi iþaret parmaðý ile. Mezarlýðýn içine girmiþti top.
     -Mezarlýðý gösterdin… Dedi arkadaþlarýmýzdan biri.
     Þener, hemen iþaret parmaðýný ýsýrýp ayaðýnýn altýna koydu, gözleri yaþarýncaya kadar ezdi parmaðýný.
     -Oðlum, biz söylemeden yapmalýydýn, artýk sayýlmaz, ailenizden biri ölecek.
     Þener dondu kaldý olduðu yerde. Þener’in üzüntüsü çocuklarý çok keyiflendirmiþti, bir birlerine bakarak gülüþüyordular.
Bir süre hareketsiz kaldý, sonra, o sözü diyen çocuðun boðazýna sarýldý, bir eliyle boðazýný sýkýp diðer eli ile öldüresiye vuruyordu. “Kimsem ölmesin… Kimsem ölmesin!” Diye baðýrýyordu bir yandan. Çocuðun dayak yediðine sevinmiþtim, zaten Þener’in gücü yetmezse bende Þener ile bir olup dövecektim onu. Çocuk iyi bir dayak yedikten sonra kavgayý ayýrdýk. Þener sakin olamýyordu.
     Eve doðru giderken okulun öðlenci öðrencileri için paydos zili çalýyordu. Þener, birden “Büleeeeeent… Büleeeeeent” Diye baðýrarak okula doðru koþmaya baþladý. Üzülmüþtüm. Þener’in baðýrmaktan neredeyse hançeresi yýrtýlacaktý. O anda o çocuðu öldüresim geldi, araya amcamýn, dayýmýn çocuklarý girerek kavgamýzý ayýrdýlar, topumu alýp Þener’in peþi sýra koþmaya baþladým, ciðerlerim patlayacaktý neredeyse.
     Þener’i ancak okulun önünde yakalayabildim, kardeþinin ismini baðýrarak öðrencilerin içinde onu arýyordu. Deli olmuþtu, aðlýyordu. Nihayet Bülent’te çýktý.
     -Kardeþim neden baðýrýyorsun? Yavaþ ol biraz, beni utandýrýyorsun.
     O, kardeþine sarýlmýþ, aðlamalarý hýçkýrýk halini almýþtý.
     -Ölmeyeceksin deðil mi? Ölmeyeceksin… Ölmeyeceksin…
     -Neden öleyim Þener, nereden çýktý bu?
     Aðlamaktan konuþamýyordu. Öðrenciler þaþkýn bir çember oluþturmuþtu etraflarýnda.
     -Ne bileyim, demin mezarlýðý gösterdim parmaðýmla, aklýma gelmedi ki parmaðýmý ýsýrýp ayaðýmýn altýna koyayým.
     -Hay benim deli kardeþim dedi Bülent ve devam etti “ Sen halen bunlara inanýyor musun?”
     O hiçbir þey demeden kardeþinin boynuna sarýlmýþ aðlýyordu.
     Ben onlara bakýyordum, içimi ezerek…
     …
     Babalarý Ýsmet amca geçen yýl trafik kazasýnda ölmüþtü. Gülü teyze, kardeþlerinin tüm ýsrarlarýna raðmen “Ýki çocuðumla kardeþ evine sýðamam” diyerek kardeþlerinin yardýmýný reddetmiþti. Evde örgü örüyor, eliþleri yaparak bunlarý satýyordu, bazen de evlere su taþýyordu parayla. Çok tanýdýk ve samimi ailelerde arada bir yardým ediyordu. Arada bir para karþýlýðý ev temizliðine de gidiyordu. Çocuklarýný kimselere muhtaç etmeden okutup, adam edecekti.
     Gülü teyze dul kaldýktan sonra, daha eþinin kýrkýncý günü çýkmadan kayýnbiraderi evlerine çocuklarý bahane ederek daha sýk gidip gelmeye baþlamýþtý.
     Mahallede hiç kimse o adamdan hoþlanmýyordu ama o aile artýk babasýzdý, amca baba yarýsýydý ve o adam onlarýn amcasýydý, bir þey demiyordu. Bir yandan da bir kardeþin diðer bir kardeþin eþine kötü gözle bakacaðýna ihtimal vermiyor, bunun pis bir dedikodu olabileceðini düþünüyordu mahalleli, bir insanýn bu kadar aþaðýlýk olabileceðine inanamýyordu, biraz da bu yüzden suskun kalýyordu.
     …
     Ýki kardeþ bir birine sarýlarak çocuklarýn oluþturduðu çemberi yarýp mahallemize doðru yürümeye baþladýlar. Bende arakalarýnca…
     Bülent arada bir kardeþinin saçlarýný okþayýp, yüzünden öpüyordu.
Ne anlatýyordu Þener, Bülent’i böyle duygulandýran konuþma ne olabilirdi? Korkularýný mý anlatýyordu, abisini nasýl sevdiðini mi? Ýçim acýyordu iki kardeþin o gün sergiledikleri dayanýþmaya, babasýzlýklarýna ve içten içe korkuyordum bu çocuklar baþaramayacaklar diye.
Sokaðýn baþýnda durdum, bahçe kapýsýný açýp içeri giresiye kadar baktým arkalarýndan.

Kendi bahçemizden içeri girer girmez abim üzerime saldýrarak annemin yün çýrptýðý kiraz dalý ile beni dövmeye baþladý. Gerekçesi hazýrdý; Topu izinsiz almýþtým! Sanki izin istesem verecekmiþ!
Top, o an için geçerli bir bahaneydi. Beni caný istediði her zaman döverdi, mutlaka bir bahane uydururdu!
Ne yapmalýydým ki abim beni sevmeliydi?
Bülent ile Þener’in az önceki bir birlerine sarýlýþlarý geldi aklýma.
Bizimde mi babamýz ölmeliydi?
Babamýz ölürse bizim annemizde mi evlere su taþýrdý, temizliðe giderdi?
Hem biz kirada oturuyorduk. Babamýz ölse paramýz olmazdý, ya ev sahibi Hacý amca bizi evden atsaydý?
Acaba benim amcalarýmda annemi rahatsýz edermiydi?
Çok kötü þeylerdi düþündüðüm ama abimde beni zamanlý-zamansýz, sebepli-sebepsiz dövüyordu. Usanmýþtým. Anneme-babama söyleye bilmiyordum dayak yediðimi, onu döverler ya da kötü söz söylerler diye korkuyordum.
Ne vardý sanki Bülent’in Þener’i sevdiði gibi sevseydi abimde beni? Hem ben Þener’in abisini sevdiðinden daha çok seviyordum abimi…
Baþýma deyerek canýmý çok kötü yakan çubuðun acýsý ile düþüncelerimden sýyrýlýp, kurtularak abimin elinden, mezarlýða doðru koþmaya baþladým. Ne kadar mezar varsa hepsini gösterecektim iþaret parmaklarýmla!
Peki, ölen kim olsundu?
Abilerim? Allah göstermesin! Zaten iki abim ölmüþ yetmez mi?
Annem-Babam? Hayýrrrrrrr!
Küçük erkek kardeþlerim, kýz kardeþlerim? Lanet olsun, nereden geliyor aklýma!
Ben ölüp kurtulayým en iyisi!
Keþke ev sahibimiz ölseydi, bahçede köpek saklamama izin vermiyor.
Hayýr, o da ölmesin. O ölürse mezarýný kazmak için aðabeylerimi de çaðýracaklar. Birinde ev sahibinin kardeþi öldüðünde kýþtý, abilerim de gitmiþti mezar kazmaya. Yerler donduðu için kazýlmýyormuþ ve abilerim çok üþümüþler.
Hem, baharda babam kendi evimizi yaptýracak, geniþçe bir bahçemiz olacak. Ben istediðim kadar köpek saklayabileceðim, kýz kardeþim çok sevdiði kediyi saklar, annem tavuk saklar. Ne kadar kaldý ki bahara?
En küçük dayým benim güvercinlerimi çalmýþtý damdan, acaba o aileden sayýlýr mý?
Ya sayýlmazsa?
Ne olacak peki? Benim de caným çok tatlý…
Köprünün üzerinde iki elimim iþaret parmaklarýný neredeyse kýracak gibi ezerek diðer üç parmaðýmýn altýna sakladýðýmý fark ettim, caným yanýyordu.
Ne kadar da doluydu bu mezarlýk?
Ne kadar çok çocuk iþaret parmaðý ile mezarlýðý göstermiþ?
Ölen babalarýn, annelerin, kardeþlerin hepsinin günahýný almýþ çocuklar, hepsinin ölümüne sebep olmuþlar.
Keþke mezarlýklar çocuklarýn görebilmeyeceði kadar uzakta olsaymýþ þehirlerden…
Annem-babam, kardeþlerim geliyor aklýma, hepsi topraðýn altýnda! Ürperiyorum!
Bakýþlarýmý güç-bela kopartýp mezarlýktan, yüzümü mahalleye dönüp hýzla evimize doðru koþuyorum. Ýþaret parmaklarým halen avuçlarýmýn içinde eziliyor.

Okullar tatil olmuþtu.
Mahallenin hanýmlarý halýlarýný, kilimlerini faytonlara yükleyip, yýkamak için çaya gitmiþler, çocuklarý da yanlarýnda. Çocuklar annelerinin gözetiminde soyunup suyun derin olmayan yerinde yüzüyorlarmýþ. Gülü teyzede bir komþumuzun halýlarýný yýkamak için çaya gitmiþ. Þener, diðer çocuklarýn aksine yüzmüyor, aklýnca annesine yardým ediyormuþ. Bir anlýk dalgýnlýktan olsa gerek akýntýya kapýlarak sularýn içinde kaybolmuþ. Annesi kendisini suyun içine atarak bata-çýka oðlunu kurtarmýþ, kýyýda Þener’i ayýltmýþlar, aðzýndan çokça su akmýþ dýþarý.
Mahalleye Þener boðuldu diye haber geldi.
Annem “Oyyy! Yazýk yetimim, bahtý kara yetimim, þanssýz Gülü, talihsiz Gülü” diye baðýrarak týrnaklarýný yüzüne geçirdi.
Kadýnlar, kendilerini döve döve çaya doðru kaçýþtýlar.
Gülü teyze ile Þener’i gören kadýnlar ikisini de kucaklayarak daha bir aðlamaya baþladýlar.
Olayý duyan amcasý faytona binerek gelmiþ.”Neden yardýmlarýmýzý kabul etmiyorsun da üç-beþ kuruþ için gelip el-âlemin pisini-kirlisini yýkýyorsun? Bu çocuk senin yüzünden ölse senide, aileni de yakardým” diye Gülü teyzeye sinirlenerek onu ve Þener’i faytona bindirip hastaneye götürdü. Doktor muayenesinden sonra önemli bir þeyi yok diye evlerine yollamýþ doktorlar.
Güzelliði dillere destan olan Gülü teyzenin ýslanan elbiseleri vücuduna yapýþarak hatlarýný daha bir belirginleþtirmiþti. Þener’in telaþý olmazsa Gülü teyze katiyen bu halde hiç kimseye gözükmez, utanýrdý.
Þener’i divana yatýran Gülü teyze elbiselerini deðiþtirmek için odasýna geçmiþ.
Bir süre sonra oda kapýsýnýn açýlarak kayýnbiraderinin odaya girdiðini fark etmiþ.

Þener’in acý baðýrtýsý mahalleyi ayaða kaldýrdý.
Þivan koptu sokaðýmýzda.
Ses sese karýþtý.
Mahallenin kadýnlarý bahçe içerisinde, sokakta deli tavuklar gibi; baðýrarak, birbirlerine çarparak þuursuzca saða-sola kaçýþýyordu.
Biz çocuklar ne olduðunu anlamamýþtýk.
Ambulans sesi geldi,
Polis sirenlerinin sesi…
Sakinleþen kadýnlarýn bir kýsmý bahçe kapýsýnda toplandý, bir kýsmý bahçe içinde; pencerenin önünde.
Bibim(*), evin içinde Gülü teyzenin ayaklarýný kucaklamýþ havada tutmaya çalýþýyor.
Polisler içeri girdiler.
Tavanýn ahþaplarýna baþörtüsü ile kendini asmýþ olan Gülü teyzenin baþörtüsünü keserek aþaðý indirdiler. Yüzü-gözü kandan görülmüyordu, elbiseleri baþtan aþaðý kana bulanmýþtý.
Cesedinin yanýnda dýþarý çýkan polisin elinde bir mendil ile tuttuðu mutfak býçaðý vardý.
Ýki adam Þener’in amcasýnýn cansýz bedenini bir battaniye içerisinde ambulansa taþýdý, her tarafýndan býçaklanmýþ, gözleri öküzgözü gibi büyümüþ, dýþarý fýrlamýþtý.
Benöyþe nene bayatý deyip aðlýyordu,
Kelbayý(*) Zehre Ambulansa götürülen Gülü teyzenin gözlerini kapadý dualar okuyarak.
Kelbayý Mesime ikisinin ayný ambulansa konulmasýna itiraz ederek adamýn cesedini ambulanstan indirttirdi.
Adamýn karýsý kadýnlarýn içinde adeta taþ kesilmiþ gibi dimdik duruyordu ve yavaþ sesle fýsýldýyordu “Yazýk oldu Gülü’ye, Muðdet zaten pezevengin biriydi.”
Þener, Bülent’e sarýlmýþ aðlýyordu.
Polis Þener ile Bülent’i arabaya bindirirken benim gözlerim Þener’in iþaret parmaðýna takýlýp kalmýþtý.

Yaz bitmek üzereydi,
Biçin zamanýydý,
Hacý amca bahçenin köþesinde týrpanlarýný eðeliyordu,
Ben, duvara dayatýlmýþ týrpanlarýn keskinliðine bakýyordum,
Birde iki elimin iþaret parmaklarýna…



asivemavi36 – Kýrlangýç Hatýralarý


     Bibi      : Babanýn kýz kardeþi
     Kelbayý: Þii mezhebinde dini bir makam

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Xatireden Salamlar!!!
Gönderen: Hatire Sadiqova / , Azerbaycan
12 Kasým 2010
Essalamualeykum.Necesiniz.Yeni yazýlarýnýzý merak etdim.Bu yazý çok maraqlý geldi.Azeriblogun baglanmasý pis oldu.Yeni yazilarý okumaq çetinleþdi.Yeni yazýlarýnýzý okumaq ümidi ile..Saglýqla qalýn.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sevgi ve arkadaþlýk kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir Þahmaran Hikayesi (Kýrlangýç Hatýralarý - V - )
Eski Zaman Aþýklarý (Kýrlangýç Hatýralarý - IV)
Sevginin Adý Sevgi - II -
Sevginin Adý Sevgi - I -
Gül Dedim Gül - Dü
Kýrlangýç Hatýralarý - II
Unutulana Yaz Beni

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Berfino
Anne Taþ Getir Gelirken Bana, Çizgilere Düþmesin.
Bir Keriman Aðýdý / 12 Eylül'ün Götürdüðü /
Kürdoðlu Kayada Kaldý
Deli Kýzýn Dönüþü
Ýbriðim Olmadan Asla!
Baba - Oðul ve Kirli Savaþ
Kýrlangýç Hatýralarý - III
Bu Þehir O Eski Ýstanbulmudur?
Bir Takvim Yapraðýnda Ýki Yürek...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Susuyorum [Þiir]
Devrim Yürekli Çocuk [Þiir]
Zap Suyu - I [Þiir]
yada Dön Gel [Þiir]
Caw Bella [Þiir]
Dar Aðacýnda Üç Fidan [Þiir]
Sen Sustuðunda [Þiir]
Yusuf ile Züleyha [Þiir]
Kavgam Sürüyor [Þiir]
Kavgaya ve Aþka Dair [Þiir]


asivemavi36 kimdir?

paylaþmak. . . hayat adýna ne varsa. . . ama demiþ ya nazým. . . "yar dudaðýndan gayrý". . .

Etkilendiði Yazarlar:
Yaþar Kemal


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © asivemavi36, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.