..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Düþmekten yükselme doðar. -Victor Hugo
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Pastorel > Ekrem Naif Tek




1 Temmuz 2020
"Güve"  
Ekrem Naif Tek
Bütün bunlarý suyun üzerinde suyu çok da incitmeden, suya bir iðne gibi batmadan düþünen güve ayný zamanda korkudan olsa gerek titriyordu. Bu acýmasýz ve katil dolu dereye yaptýðý tek etki ince, küçük ve dairesel titreþimleriydi.


:ADAI:

Gün, güneþin sýcaklýðýný bulaþýk süngerinin deterjanlý suyu içine çekmesi gibi iyice içerilerinde toplamýþ, iyice bir bunalmýþ, akþamýn gelmesini ve bir yumruðun sýkmasý gibi bu sýcaklýðý boþaltmayý bekliyordu. Hikayemize konu olacak olan kahverengi ve pof tüylü güve ise nispeten daha serin olan, iki daðýn arasýndan sakince ve þýrýltýlarla akýp gelen derenin olduðu kýsýmda, yabani bir kirazýn olgun kirazlarýndan birini, geniþ bir yapraðýn altýna gizlenmiþ halde emiyor ve sömürüyordu. Olgun kirazýn tadýna iyice dalmýþ olan bu aç ve simsiyah iki küçük gözlü güvemiz,kendisine sinsice ve muazzam bir sessizlikle yaklaþmakta olan peygamber devesini fark etmedi. Yapraðýnki ile birebir ayný renkte olan bu kamuflaj ustasý etçil, iki týrtýklý kýlýç gibi duran iki uzun kolunu güvenin tam arkasýndan sýrtýna doðru saplamak için iyice ve yavaþça kaldýrdý. Güvenin hikayesinin oldukça kýsa bitmesine neden olacak bu öldürücü hamlenin gelmesine milisaniyeler kalmasýna raðmen güvemiz hala kýrmýzý ve ballý duraðýnda tüm bacaklarýyla sarýlmýþ halde, karnýný doyurmaya devam ediyordu. Hikayemizin daha bir uzamasýna neden olan cýdýk kuþu güvenin birkaç metre arkasýndan canýný alýyorlarmýþçasýna haykýrdý. Bir þahinden veya doðandan kaçtýðýný belli eden bir haykýrýþtý bu. Güve korku içinde arkasýna dönünce etçilin týrtýklý dirsekleri ile karþýlaþtý. Kývrak bir hareketle kendisini daldan aþaðý býraktý fakat düþmüyordu. Etçilin sað kýlýcý güvemizin sað kanadýnýn arka uç kýsmýna saplanmýþ, kanadý kýlýç ve kiraz dalý arasýnda sýkýþmýþtý. Acýsýnýn canýný kaybetmekten daha kötü olamayacaðýný düþünen güve, sirkelendi. Kanadýnda küçük ince bir çizgi halindeki yeni yarasýyla birlikte aþaðý doðru düþmeye baþladý. Düþüþünün aksine acýsý hýzla yukarýlara doðru týrmandý.

Fakat güvemiz aþaðý doðru düþerken kanatlarý olan her hayvanýn yapacaðý uçma refleksini yaptýðý halde yükselemiyordu. Yarasý çok tazeydi ve düzgün bir çizgi halinde yukarý doðru uçmasýna engel oluyordu. Çýrpýndý. Biraz saða ardýndan aþaðýya, sonra biraz sola ardýndan aþaðýya, tekrar bir sýçrayýþla yukarýya ve tekrar aþaðýya doðru gitmeye baþladý. Olmuyordu, düþecekti. Olsun diye düþündü. Ne de olsa hafifliði ve saðlam sol kanadý yere pamuk gibi bir iniþ yapmasýný saðlayacaktý. Orman tabanýnda ise pekala altýna girebileceði büyük bir yaprak bulabilir veya bir deliðe sýðýþabilirdi. Yarasý iyileþir iyileþmez ise tam mevsiminde yakaladýðý olgun kirazlar ile olan randevusuna geri dönecek, karnýný iyice bir þiþirecekti. Bu düþüncelerin de rahatlatmasýyla çýrpýnmayý býraktý ve güvenli bir iniþ için kafasýný aþaðýya çevirdi. Ýþte þimdi peygamber devesinden daha büyük bir sorun ortaya çýkmýþtý. Düþeceði yerde ne bir yaprak ne bir oyuk vardý. Düþeceði yer orman tabaný bile deðildi. Sakince ve þýrýltýlarla akan küçük derenin tam orta yerine doðru düþüyordu ve derenin alabalýklar ile dolu olduðunu daha önceden bir yaykýn yapraðýnda dinlenirken görmüþtü de bu bile onu korkutmuþtu. Çýrpýnýþlarýný iyice bir artýrdý ve bu hareketi suyun yüzeyine daha hýzlý inmesine neden oldu.

Küçük ve sakin dere, güvemiz için cehennem olmuþtu. Güveyi akýntýlar önüne kattý ve saða sola çarpýta çarpýta götürmeye baþladý. Yaþama tutunuþu bir güvenin boyutunun belki milyon katý derecesinde olan güvemiz hala üstüne çýkabileceði bir dal parçasý, kýyýya yanaþýp tutunabileceði bir ot gözlüyor ve çabalýyordu. Derken küçücük bir þelaleden aþaðý doðru attý onu dere. Bu küçük þelalenin döküldüðü yerde iki üç metre çapýnda bir göl bulunuyordu. Suyun akma gücü iyice azalmýþ ve daha sakindi. Bu durgunluk güvenin kurtulabileceði ve kirazlarýna tekrar kavuþabileceðini sanmasýna yetti de arttý. Hemen iki mat siyah küçük gözle kýyýyý taramaya baþladý. Tanrýnýn iþine bakýn ki bir eðrelti otu güvenin baktýðý kýsýmda güveye nazaran bir bomba etkisiyle devrildi. Patlamanýn ve kurtulmanýn verdiði heyecan güvenin pof tüylerini titreþtirdi. Çýrpýna çýrpýna yeni devrik ve taze ölü eðreltiye doðru yüzmeye baþladý. Eðreltiye iyice bir yaklaþmýþtý ki gövdesinin hemen altýndan bir karaltý onun ne olduðunu yoklamak istercesine hýzlýca geçti. Altýndan geçen her ne ise güveye biraz yardýmcý oldu ve oluþturduðu dalga eðreltinin tarafýna doðru hýzýný artýrdý. Fakat güve de iyi biliyordu ki bu karaltý bir alabalýða aitti ve asýl saldýrýsý henüz gelmemiþti. Güve yediði kirazýn hakkýný vermek istercesine hýzýný artýrdý. Tekrardan gövdesinin daha alt ve derin taraflarýndan bir karaltý gördü fakat bu karaltý hýzlýca kaybolmak yerine daha da bir yaklaþýyor ve büyüyordu. O çok ama çok kýsa anda kocaman ve canavar diþli bir aðýz suyun yüzeyini yardý ve güveyi de içine alarak yukarý doðru gitmeye devam etti. Güve ölümü ve kirazlarýndan ayrýlmanýn acýsýný ayný anda hissetti. Ama hikayemize konu olan bu güvenin diðer güvelerden farký olmasý sizi þaþýrtmayacaktýr. Bu fark oldukça þanslý olmasýydý. Alabalýðýn diþleri arasýna düþeceði sýrada kendisini parçalamak ve yemek isteyen alabalýk sayýsý ikiye çýktý ve katilinin sayýsýnýn ikiye çýkmasý güveye mükemmel bir þans verdi. Diðer aç alabalýk, öyle bir iþtahla atlamýþ olmalý ki güvemizin aðzýnda bulunduðu alabalýða sert bir þekilde çarptý. Ýki balýk da suya bize göre þýrýltý güveye göre fýrtýnayý andýran bir sesle geri döndüðünde, güve eðreltiye doðru havada süzülüyordu.

Eðreltinin suya deðen uç kýsmýnýn beþ on santim daha yukarýsýna düþtü. Kurtulmanýn, yaþamýn ve güneþin sýcaklýðý hemencecik sardý içini. Güzelce bir sirkelendi ve kanatlarýndan su damlalarýný fýrlatýp attý. Neredeyse mutluluktan olsa gerek aðzýna ballý kiraz tadý gelmiþti. Baþýný sokabileceði, biraz dinlenebileceði ve kanadýnýn iyileþmesini bekleyeceði büyükçe bir yaprak veya bir oyuk arandý. Gözleri bir misafirhane aranýrken az ileride yabani bir otun arkasýnda bir titreþim gördü. Çokça ayaðýnýn birini saklamayý iyi becerememiþ olan ve güveye bir hayatýn daha fýrsatýný veren bir görüþtü bu, bir örümceðin kýllý ayak ucuydu. Güvemiz bu sefer kendisine kurulmakta olan pusuyu erken fark etti etmesine fakat minik kalbinin hýzlýca titreyiþine yine de engel olamadý. Bu örümcek, suyun içinde canavarlarla boðuþurken çýkan gürültüyü duymuþ ve güveye bu pusuyu kurmuþ olmalýydý. Güve tam olarak ne yapmasý gerektiðini düþünürken oldukça yavaþ kaldý. Yarasý, peygamber devesi, alabalýklar onu yeterince yýpratmýþtý ve artýk hýzlýca karar alamýyordu. Bu þaþkýnlýðý geçmek üzereyken örümcek fark edildiðini fark etmiþ olacak, yerinden birden çýktý ve korkunç týslamalarla birlikte güveye doðru koþmaya baþladý. Güve eðrelti otunun ortasýndan ucuna doðru geri çekildi ve arkasýnda akan derenin uðultusu git gide daha bir korkunç hal almaya baþladý. Fakat örümcek iyice yaklaþmýþ ve güvenin yapacaðý pek bir þey kalmamýþtý. Güvenin belki beþ katý kadar olan ve her yerinde titreyen korkunç kýllarý olan örümcek, ölümün yýkýcý etkisini eðreltinin üzerine de yansýtarak, bastýðý yeri titreterek küçük güvenin üzerine geliyordu. Uçmayý denemeyi unuttuðu aklýna geldi ve bu denemeyi yapar yapmaz kanadýna öyle bir acý saplandý ki, uçmak þöyle dursun belki yürüyecek canýný bile aldý bu acý. Son bir gayretle ve korku içinde suya geri býraktý kendisini. Tozlu bir masanýn üstündeki kalýn toz tabakasýný üfleyerek daðýtmanýzdaki hafiflikte, suyun yüzeyine geri düþtü.

Þimdi ise örümcekten kurtulmuþ fakat canavarlarýn deresine geri düþmüþtü. Yaþamak onu belki de daha önceden hiç bu kadar yormamýþ ve yýpratmamýþtý. Yaþamýn kendisi hakkýnda düþünmek ve yaþama sarýlmak deðildi yaptýðý. Vazgeçti. Kendini suyun akýþýna doðru býraktý ve küçük göl onu döndüre döndüre derin kýsýma doðru çekti. Güve gözlerini kapatmýþ, canavarýn aðzýný sonuna kadar açýp onu suyun üstünden son bir kez yukarý doðru zýplatýp yutmasýný bekliyordu. Belki de hayatý boyunca uçan bu güvenin son uçuþu, hayatý boyunca yüzmüþ bir canavarýn ziyafeti olmadan hemen önce canavar tarafýndan yaptýrýlacaktý. Bütün bunlarý suyun üzerinde suyu çok da incitmeden, suya bir iðne gibi batmadan düþünen güve ayný zamanda korkudan olsa gerek titriyordu. Bu acýmasýz ve katil dolu dereye yaptýðý tek etki ince, küçük ve dairesel titreþimleriydi. Neden sonra aklýna olgun kýpkýrmýzý, koyu kýrmýzý kirazlar geldi. Yaþamýn tadýndan ziyade kirazlarýn tadý yaþama tutunmasýný saðladý ve güvemiz içerisinde kýpýr kýpýr bir güç buldu. Bu gölün içinden kurtulabilecek olsa en azýndan akýntý olan yerlerde canavarlardan daha rahat kaçabilirdi. O zaman kirazlar için yapmasý gereken þey bu gölden kurtulmasýný saðlayacak olan, gölün ortasýndaki güçlü akýntýya ulaþýp derenin kalan kýsmýndaki yolculuðuna ilerlemekti. Öyle de yaptý ve akýntýya ulaþana kadar bir saldýrýya uðramadý. Akýntý onu saniyeler içerisinde gölün dönüp duran girdabýndan kurtardý ve derenin akýmý yüksek, eðimli kýsmýna doðru ilerletti.

Derenin akýþý yüksek bu kýsmýnýn güvenin ince damarlarýndaki kana etkisi ile birlikte güve, iyice canlandý ve kurtulmayla birlikte yaþamayý düþünmeye baþladý. Tanrýnýn birkaç santimetrelik bu canlýsýna atadýðý küçük perilerinden birinin yardýmýyla veya doðanýn sahip çýkýþýyla mýdýr bilinmez, az ilerisinde yüzen kalýnca bir tahta parçasý gördü. Ona ulaþabilecek olsa, týpký bir kayýk gibi üstüne çýkacak ve canavarlardan kurtulma þansý oldukça artacaktý. Ýçimizdeki gücün bittiðini veya son bir hamleyle bu gücün kalan son kýsmýný harcamak zorunda kaldýðýmýzý düþündüðümüz anlar her zaman karþýmýza çýkmaktaydý ve gücümüzün bittiðini sanmaktaydýk. Ancak belki de güvenin gücünün bir türlü bitmek bilmemesi, bu gücün sonsuzluðunun bir iþaretiydi. Neden sonra güve, tüm çabalarýyla birlikte daha bir bitkin, daha bir güçlü þekilde tahtanýn üzerindeydi. Azgýn akýntýlarýn içinde iki mat siyah gözünü derenin aþaðýlarýna dikmiþ ve dimdik duran güve týpký bir kaptan gibi görünüyordu. Uçmasýna engel olan yarasý ölümden kaçýþlarýnýn yüzünden olsa gerek daha bir açýlmýþ, acýsý daha bir artmýþtý. Canavarlara yem olmayacaktý fakat öyle kolayca da uçup gidemeyecekti bu tahta parçasýnýn üzerinden. Güve, kanatlarýný kurutmak için ikisini de açtý, yarasý acýdý fakat içerisindeki güce sarýlýp açýk kanatlarýný titreþtirmeye baþladý. Bu görüntüyle birlikte güve, kelimenin tam anlamýyla yeni maceralarýna yelken açtý.

Ýki daðýn arasýndan süzülerek gelen küçük dere yüzlerce metre aþaðýdan kendisini denize götürecek olan büyük dereye dökülüyordu. Bu birleþim kýsmýna gelene kadar güvenin baþýna bir þey gelmedi. Birkaç kere kayýðýndan düþecek gibi olduysa da kývrak hareketlerle denge merkezini korudu ve devrilmedi. Yeni maceralarý sadece bundan ibaretti fakat bu sayede biraz dinlenebildi. Artýk ana derenin kucaðýna düþmüþ ve denize doðru ilerliyordu. Ana derenin büyüklüðü güveyi bir miktar korkutmuþ olsa da, bu büyüklük ve geniþlik sayesinde sular daha dingin akýyordu. Pof tüyleri güneþi arasýnda aðaç veya baþka bir cisim olmadan direkt olarak aldýðýndan kupkuru oldu. Yaþama geri dönebilecek kadar iyi görünüyordu fakat yarasý iyileþmek yerine daha bir kötüleþmiþ, kabuk baðlamak yerine daha bir sýzmýþtý. Güve hala baþardýðýný düþünüyor, acýsýna raðmen gururla ilerliyordu. Nitekim yarasýnýn büyümesi güvenin canýný iyice emdi ve iki küçük mat siyah göz huzurla birlikte yavaþça kapandý. Küçük bir tahta parçasýnýn üzerindeki küçük güve baygýn bir halde bir saat kadar seyahat etti. Ana derenin denizle buluþtuðu kýsma kadar geldi.

Güve hala baygýndý. Güvenin küçük gemisi, denizin dalgalarýnýn derenin akýntýlarýyla harp ettiði bölüme geldiðinde, akýntýlara üstünlük saðlayabilmiþ olan azgýn bir dalganýn etkisinden kurtulamadý ve devrildi. Bu devrilme ile birlikte güvenin sýcaktan ve yarasýndan dolayý iyice hantallaþmýþ yüreði, soðuktan delirmeye baþladý. Gözlerini þaþkýnlýkla sarýlý korku ile açan güve ani bir yaþam refleksiyle derenin getirdiði tortulardan kumsal yapmýþ denizin çaprazý yönünde yüzmeye baþladý. Derenin ve denizin çocuðu bu kumsal, güvenin belki birkaç metre ötesindeydi.

Fakat yaþamý büyük maceralar eþliðinde sonuna gelmiþti. Ýki küçük mat siyah gözün önünden yaþamý film þeridi halinde geçmedi. Son anýnýn geldiðini belirten bayaðý kliþesi küçük aðzýnýn ucundaki meyve ve çiçek özlerine sapladýðý hortumunun ucuna gelen kiraz tadýydý. Bu tadý iyice bir emdi kendinden. Uzunca, belki beþ saniye kadar süren son titremesini kiraz tadýna dalmýþ halde yaptý ve kendi etrafýnda hem titredi hem döndü. Derenin akýntýlarý, yorgun ve sakin denizi deldi geçti. Bu ilerleyiþ bulanýk suyun ufka doðru ilerlemesinden anlaþýlýyordu. Bulanýk akýntýlarýn eþliðinde küçük güvenin küçük ve cansýz bedeni ufka doðru yollandý. Bu can veriþin ardýndan esaslýca bir rüzgar esti ve sadece kiraz aðaçlarý sallandý.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kedisini Kaybeden Adam
Difenbahya
Parmak Güreþçisi
Safsatalar - 8
Acýnýn Çaðrýsý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yeniden [Þiir]
Sergey Yesenin'e [Þiir]
Aðustos [Þiir]
Gök Mavi, Kuyu Derin [Þiir]
Dönüþ [Þiir]
En Son Bahar Kalýr. [Þiir]
Gün Dönümünden Vazgeçiþler veya Yeni Bir Baþlangýç [Þiir]
Yumuþak G [Þiir]
Mart' [Þiir]
Kýsýr Döngü [Þiir]


Ekrem Naif Tek kimdir?

ben ekrem naif hayalimin hayal ürünü þairlerin en þairi kurunun yanýnda pilav ve marketinizden ýsrarla isteyeceðiniz bir poster deðilim ben bir hayal ürünü deðilim . . . pis bir inilti veya uðruna can vermelik bir deðer olarak sesleniyorum baþ aðrýný bana ver sana þiir vereyim okursan okursun okumazsan çeker giderim . . .

Etkilendiði Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ekrem Naif Tek, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.