..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Çok söz hamal yüküdür." -Yunus Emre
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Ýliþkiler > Esin ARDIÇ




5 Ocak 2006
Randevu  
Esin ARDIÇ
....olaya Fransýz kalýþýmýz sanýrým kelimenin kökeninin Fransýzca oluþundan kaynaklanýr ki asla doðru zaman ve doðru yerde buluþulamaz…


:AIEJ:
Randevu kelimesinin anlamýný hepimiz biliriz; belli bir saatte, belli bir yerde iki veya daha fazla kiþi arasýnda kararlaþtýrýlan buluþmadýr...Ancak olaya Fransýz kalýþýmýz sanýrým kelimenin kökeninin Fransýzca oluþundan kaynaklanýr ki asla doðru zaman ve doðru yerde buluþulamaz…

Rahatsýzsýnýzdýr…

Ararsýnýz doktorunuzu ve randevu istersiniz, size doktorunuzun uygun olduðu gün ve saat bildirilir…
Geç kalmamak, sizden sonraki hastanýn zamanýndan çalmamak ya da randevu saatini geçirip doktorun boþ zamanýný beklememek adýna size verilen saatten daha erken orda olursunuz. Bu normal bekleme sürenizdir ki bekleme salonunda mevcut dergileri karýþtýrarak geçirilebilir..Size ayrýlan saat geldiðinde dikkat kesilip beklemeye baþlarsýnýz, koltuðun ucuna kadar gelmiþsinizdir ama beklediðiniz bir türlü olmaz. Ýçerde mevcut kiþi hala çýkmamýþtýr..Sitemkar bir bakýþ fýrlatýrsýnýz görevli bayana onunla ilgili bir durum olmasa da..Verdiðiniz mesaj ulaþýr..Ýçeriye telefon açýlýr uyarýlýr ve bu uyarýdan en iyi ihtimalle bir on dakika sonra içerde mevcut kiþi doktor refakatinde kapýya kadar yolcu edilir..Ve içeri buyur edilirsiniz..Olabildiðince gerilmiþsinizdir ve o dakikadan sonra size yöneltilen her soru anlamýný yitirir, þikayetlerinizi asla tam olarak bildiremezsiniz, kendi ruh halinizi bildiðinizden” ne þikayetiniz var” sorusuna vereceðiniz cevapta kendinizi, nasýlsýn diyen her kiþiye vücudunun deðiþik bölgelerindeki aðrýlarý þikayet eden babaanneler gibi hissedersiniz…
Ama gerginliðinizi doktora yansýtamazsýnýz, neden bekletildim diyemezsiniz…Yanlýþ bir teþhis veya yanlýþ bir ilaç yazýmý ihtimalini kuvvetlendirmek istemezsiniz…

Arkadaþýnýz arar :

-Nerelerdesin,görüþemiyoruz…Özledim..
Haklýdýr, bir süredir ihmal etmiþsinizdir, farklý iþlere takýlmýþsýnýzdýr…Aranan olmak içinizde suçluluk duygusu yaratmýþtýr..Hemen bir randevu istersiniz…Birkaç denemeden sonra randevu karara baðlanmýþtýr….
Ve gidersiniz…
Hani erken de gitmiþsinizdir ya,baþlarsýnýz beklemeye…Randevu saati gelir ama görünen yoktur hala kapýda…Zamaný geçiremezsiniz bir türlü, bir kez bekleme moduna da girdiniz ya gözünüz bir kapýda bir saattedir artýk ve çevredekilere de ilan edersiniz bu tavrýnýzla bekleyen olduðunuzu…Daha da rahatsýz olmaya baþlarsýnýz…Orda olmayý anlamsýz bulmaya baþlarsýnýz…”Arasam mý, trafiðe mi takýlmýþtýr biraz daha beklesem mi, yoksa arayýp çýkmamýþsan gelme, gidiyorum” mu desem cümleleri arasýnda tercih yapmaya uðraþýrken ve sinir katsayýnýz tavaný vurmak üzereyken çýkagelir arkadaþýnýz…
-Öyle ciciler aldým ki görmelisin…
Birkaç “ ciciye” satýlmýþ olmanýn aðýrlýðýný hazmetmeye çalýþýrsýnýz …
Aklýnýzdan geçen cümlelerden gitmekle ilgili olanýný icraata geçirmediðiniz için içinizden kendinize hoþ iltifatlar yaðdýrýrsýnýz….




Kuaförünüzü arar randevu alýrsýnýz….

Randevu saatinizde ordasýnýzdýr ama henüz bir önceki müþterinin iþi bitmemiþtir…Beklersiniz…O gönderilir koltuða alýnýrsýnýz, bekletmiþ olmanýn ezikliðiyle kahveler çaylar ikram edilir…Tam sizin iþinize baþlanmýþtýr…
Geçiyorken uðramýþ ve muhtemelen ilgi ihtiyacýný karþýlamaya gelmiþ bir hatun sormaya baþlar kuaförünüze :
-Sizce benim saçýma kýzýl gider mi?
Saçlarý daha önceden sarý tonuna boyanmýþtýr..Kuaförünüz baþlar anlatmaya…
-Hanýmefendi zemin çok açýk bunun üzerine istediðimiz kýzýlý oturtmak zaman alýr, isterseniz yavaþ yavaþ koyulaþtýrmaya baþlayalým sonra kýzýl deneyelim…
-Pekiii,kýzýl üstüne kýrmýzý gölge nasýl olur?
-Yoksa biraz uçlarýndan mý alsanýz….
-Yoksa bu rengin üstüne röfle mi atsanýz…Türünden saçma-salak ,birbirinden alakasýz onlarca soruyu ardý ardýna sýralar…
Kuaförünüz gerilmiþtir, siz gerilmiþsinizdir, müþteri veli nimetidir…O :
-Git iþine kardeþim, en azýndan kararýmsý bir þey al da öyle gel..diyemez
Siz:
-Þu anda benim iþim var daha sonra görüþün…diyemezsiniz…
Çünki kuaförünüzle aranýzda kuaför-müþteri iliþkisinden dostluða terfi etmiþ bir iliþki vardýr ve genelde olmaz ama olasý bir müþteriyi kaçýrsýn istemezsiniz…
Beklersiniz…

Ýþiniz yoðundur…

Günlük yapabileceðiniz görüþme ve iþlem sayýsý bellidir, vatandaþý bekletmemek adýna bir randevu sistemi oturtmaya çalýþýrsýnýz…
Günlük görüþmeniz bitmiþtir, yorgunluktan bitap vaziyette günü kapatmak üzeresinizdir..
Tak kapý vurulur..
Dosya önünüze býrakýlýr..
-Þu iþlemi bir hallediversek…
Þaþýrýrsýnýz, o günkü randevularýn hepsine ait iþlemler tamamlanmýþtýr…Ýnsanlýk hali, atladým mý acaba diyerek isim alýr, randevu defterinizi kontrol edersiniz…Vatandaþýn randevusu iki gün sonrayadýr, hatýrlatýrsýnýz…
-Size iki gün sonrasý için falan saate randevu vermiþiz…dersiniz…
-Biliyorum da müsaittim geldim, þu saatten beridir de bekliyorum…der…
“Sizin zamanýnýza deðer vermiþtim…” tarzýnda kuracaðýnýz bir cümle ile iletmek istediðiniz mesajýn asla ulaþmayacaðýný bilirsiniz…
Onun anlayacaðý dilden “randevunuz iki gün sonra o zaman gelin “ deseniz daha odadan çýkmadan “masa baþýna oturdular mý kendilerini bir þey zannediyorlar…”cümlesinin üstüne basa basa size duyurulacaðýndan adýnýz gibi eminsinizdir, tecrübelerle sabittir..Ve kurulan o cümleden itibaren sizin kuracaðýnýz hiçbir cümle ile iletiþim kurmanýz mümkün deðildir, üstüne yorgunluðunuza eklenecek sinir bozukluðuna meydan vermemek için o diyaloða girmeden iþini “ hallediverir”siniz…..

Çalýþýyorsunuzdur…

Telefonunuz çalar, karþýdan sýrýtan bir nezaket ve emanet kaçan bir kibarlýkla sahteleþen ses bildirir :
-Bir dakika ayrýlmayýn, falanca bey görüþecekler…
Falanca bey “üst “tür..Telefonun diðer ucundan dakikalar boyu metalik bir sesten, bilmem kaçýncý tekrarýndan anlamsýzlýða bulanmýþ garip bir ezginin ardýndan gelecek bir “alo” sesini bekler ve beklersiniz…”Ast” olmam benim zamanýmý boþ, deðersiz ve anlamsýz mý kýlýyor diyemezsiniz…Sadece o “alo” sesini beklersiniz…

Yorgun ve argýn bir halde eve düþersiniz…

Üstünüze eþofmanlarýnýzý giyip ya okuma ya da tv izleme moduna girip uzanmýþsýnýzdýr..
Telefonunuz çalar…
-Ya ben çok sýkýldým, dýþarý çýkalým biraz….
Siz ev modunda olduðunuzu söylediðinizde O da karþýdan, daraltýp bunaltanlarý sýralayacaktýr ki bilir kýyamazsýnýz…Çünki sizin için de O, baþýnýz daraldýðýnda ilk koþacaðýnýzdýr, vakitli vakitsiz arayabileceðiniz, omzuna yaslanýp aðlayabileceðinizdir…
-On dakika izin ver üstümü deðiþtireyim,evden çýkarken çaðrý býrakýrým dersiniz…
Rutin üzerine bunun anlamý þudur :en kötü ihtimalle on dakikaya kadar ordayým,aþaðýda ol…
Evden çýkarken çaðrý býrakýlýr, evinin bulunduðu sokaða girerken ikinci bir çaðrý býrakýlýr, evin önüne ulaþtýðýnýzda yoktur orda, duraklayýp radyodaki þarkýyý dinlemeye baþlarsýnýz olmadý bir sigara yakarsýnýz, bilmem kaçýncý parça bitmek üzeredir motoru stop ettirir, sigarayý söndürürsünüz…Ýçinizdeki þeytanla savaþýnýz sürmektedir, basýp gitmekle bir çaðrý daha býrakmama inadýnýz arasýnda gider gelirsiniz…O sýrada adýmlarýnýn ritmini bozmadan, acele etmeden kapýda görünür…
Bir þey söyleyemez yüzünüzden akan ifadeyle idare edersiniz….

Baþkalarý ne düþünür bilemiyorum ama ben, baþkalarýnýn benim zamanýmý sorumsuzca ve bonkörce kullanmasýndan nefret ediyorum…Boþ oturacaksam da, baþýboþ gezeceksem de kendime ait boþluðu kendim doldurmak istiyorum…
Ýlgililere duyurulur….


04.01.06



.Eleþtiriler & Yorumlar

:: haklýsýnýz
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
31 Ocak 2006
Ahhhh!Ahh!Yazdýkaleýnýza tamaman katýlýyorum.Ýzninizle içim dökeyim biraz: Birkaç yýl önceydi.Rahatsýzlýðým nedeniyle doktora gitmem gerekiyordu.Hastanede itilip kakýlmayý göze alamadýðým için, özel gitmek istedim.Doktordan saat dörde randevu aldým. Mudurnu’da oturuyorum.Doktor Bolu’da. Mudurnu’dan kalkýp Bolu’ya gittim.Saat dörde gelirken doktorun muayenehanesindeydim.Sanki doktor gelmiþ de, beni bekliyormuþ gibi. Randevumu kaçýrmak korkusuyla, böyle yaptým. Saat dördü elli dakika geçti, doktor yok.Bir saat geçti, doktor yok.Güya hastaneye gitmiyoruz, sürünmeyelim diye, yine de bir þey deðiþmiyor. Sordum sekretere. "Doktor Haným ne zaman gelir? Telefon edip, çaðýrýr mýsýnýz?" Bana ne dese beðenirsiniz? "Siz biraz tez canlýsýnýz galiba. Geçen geldiðinizde de böyle yapmýþtýnýz.". Evet, doðru söylüyor. Bir önceki gidiþimde de ayný þey olmuþtu. Her zaman ayný þey olur zaten. Bir saat doktorun gelmesini beklemiþtim. Sinirlendim. "Randevu saatini ben belirlemedim ki. Siz söylediniz bana saat dörtte gelin diye.Bana , saat beþte gelin deseydiniz, beþte gelirdim.Ben eðer saat dörde randevu aldýðým halde, saat üçbuçukta falan gelip, doktorun neden gelmediðini sorsaydým, iþte o zaman tezcanlý olurdum. Beni bekletmeye ne hakkýnýz var?" dedim, sanki bir yararý olacakmýþ gibi... "Ama diðer bekleyenlerin sesleri çýkmadýðý için, benim hakkýmý aramam size yanlýþ geliyor. Herkes benim gibi tepki vermeli.....Çabuk çaðýrýn doktoru ," diyerek, orada sessizce bekleyenlere de taþ attým. Doktoru bekleyenler de, kuzu kuzu oturuyorlar orada. Eminim beni ayýplamýþlardýr bile "Ne arsýz kadýn!" diye. Doktorun bir saat gecikmesinden hiç rahatsýzlýk duymuþ gibi görünmüyorlar. Sanki " Ne eþek kaçmýþ, ne semer düþmüþ.".. Herþey çok normalmiþ gibi davranýyorlar..........Ýþte böyle.......Güzel ve gerekli bir konuya deðinmiþsiniz...Sevgiyle kalýn.Kâmuran Esen




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýliþkiler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ermiþ, Sörfçü, Patron, O ve Ben
Susmak Üstüne...
Daha mý Kolay Hüznü Anlatmak?
Yine De...
Bir Hayat Kayar Ellerinizden

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Öylesine Bir Akþamüstü
Kýrýlma Noktasý
Yaðmura Teslim Zamanlar
Þimdi Neye Yarar ki Sitem...
Söyleyemedim
Her Þey Çok Uzaktý...
Labuce'yi Aramak
Gidiyorum...
Hiçlik...
Bekliyorken...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kýnýnda Saklý [Þiir]
Ýzi Kalýyor [Þiir]
Yalnýz [Þiir]
Uzak Uçurumlar [Öykü]
Garip Bir Öykü [Öykü]


Esin ARDIÇ kimdir?

Deniyorum. . . Yokuþlara raðmen yürüyebilmeyi. . . Tökezlemelere raðmen ayakta durabilmeyi. . . Gidenlere raðmen kalabilmeyi. . . Herþeye raðmen sevebilmeyi. . . Bu arada bir de yazabilmeyi deniyorum. . . .

Etkilendiði Yazarlar:
Aslýnda her birimiz tanýdýðýmýz,okuduðumuz herkesten topladýklarýmýzýn farklý bir yorumu deðil miyiz?


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Esin ARDIÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.