Bütün günü hücremde geçirdim bugün.
Yemek yemeðe bile gitmedim; ki yemek en baðlý olduðum ritüellerden biridir burada.
Sizleri aydýnlatmak için söylüyorum:
Herhangi birþeyi en az yirmibir gün boyunca, neredeyse ayný zamanda ve ayný þekilde yaparsanýz, o artýk bir ritüel olur.
Ruhani bir þey yani.
Burada bir çok þey ritüel halini aldý benim için.

Aðýr gecelere doðru ilerleyen aðýr günler. Ne kadar denesende herþey olduðu gibi kalýyor.
Kýpýrtýsýz, sanki yarýn asla olmayacak...
Dostoyevski olsa ne derdi acaba...?
O da bir mahkumdu benim gibi. Sibirya da dört yýl boyunca meþeden yapýlmýþ binbeþyüz kazýk ufkunu sýnýrlamýþtý. Hergün aðlaya aðlaya bu tahta kazýklarýn üstüne dört kere üçyüzatmýþbeþ defa birer çizgi çekmiþti.
Ömürler böyle harcanýyor iþte, mantýðýn tüm kuramlarýný altüst ederek.


Bugün sekizinci yýldönümümü kutluyorum buradaki. Benden daha yaþlý bir usturayla, dikkatlice traþ olurken, iyi bir espri duymak neþelendirirdi beni.
Ama hala hayatta olduðumu düþünmek bile hoþuma gidiyor, acýlarla lekeli duvarlar ve nöbet deðiþimlerine baðlý geçen bir ömür olsada.
Ve Rambrandt a özgü bir gölge-ýþýk oyunu, sürünerek giriyor odama her gece.
Ne basýk bir gök...
Ne kadar bulanýk...
Þiirlere konu olabilecek kadar yoðun herþey ama Nazým Hikmet deðilim
Ve bir þeyi daha açýklýða kavuþturmalýyým;
Evet, öldürdüm.
Hemde çýplak ellerimle, tepkisiz ve coþkusuz.
Ama buralarda devam edebilmek için buna mecburdum buna.
Ýnsan, hayvan dediði tüm dört-ayaklýlardan daha zalim.
Ve tanrýnýn yarattýðý herþeyden daha da cani buranýn doðasý, yaþamak için can yakmalýsýn.
Biliyorum kanlý ve yanlýþtý; oysa içeri girmeden önce ödleðin tekiydim. Kan görünce baþým döner, midem burulurdu. Ama hayat hala birþeyler getiriyor arasýra da olsa.
Bazý küçük zaferler.

Hapishane avlusunun kuzey tarafýnda, küçük bir bölümden dað manzarasý görülebiliyor. Karlý tepeleri, sýk aðaçlar örtmüþ. Avluya çýktýðýmda çoðunlukla bu manzarayý izlerim ben.
Bazýlarý arabalara yada kadýnlara bakarken kendilerini nasýl hissederlerse, öyle iyi hissederim kendimi.
Ýþte bu manzarada oturup iyi zamanlarýn gelmesini beklerim.

Ýçeri gireli neredeyse iki sene olmuþtu ve ben yine bu manzarada tüttürürken sigaramý, öndiþi kýrýk, yürüyüþü aksak bu adam çýkageldi.

“Hey aslaným baksana bana bakalým” dedi adam.
Onu daha önce birkaç kere görnüþtüm. Dante diyordu ona etrafýndakiler. Hapishane için bile belalý sayýlabilecek bir tipti.
“Burasý benim yerim. Benden izinsiz buraya gelenin anlýný karýþlarým” konuþurken aksayan bacaðýna eðilip, çorabýnýn içinden bir býçak çýkardýðýný gördüm. Hiçbirþey söylemeden hýzlý adýmlarla uzaklaþtým.

Ertesi gün adam benden önce gitmiþti oraya.
“Bak aslaným” dedi “Belki de bir yirmilik verirsen seni rahat býrakýrým”
“Tamam” dedim ama ertesi gün fiyat iki katýna çýkmýþtý. Ve birkaç hafta içinde tüm paramý bu ihtiyara kaptýrmýþtým.
Gene de bir daha gittim, param olmadýðý halde. Buralarda delirmemek için ritüellerine sadýk olmalýsýn çünkü. Kimse yoktu etrafta. Bir iki sigara içtim ve hayallere daldým daðýn yamaçlarýnda.

Aksayarak geldi adam yine
“Param yok “ dedim
“O zaman defol git buradan “ dedi ve yine aksak bacaðýna eðilip, býçaðý aldý eline.
Ama bu sefer hazýrdým. Sert bir çelme atýp yere düþürdüm adamý ve býçaðý elinden kaptým.
“Beni öldürsen iyi edersin aslaným” dedi adam sýrýtarak
“Bunu sen yapmazsan, ben seni halledeceðim çünkü”
“Bak bela istemiyorum “dedim “Sadece rahat býrak beni, bütün paramý aldýn zaten”
“Ben almasaydým bir baþkasý alacaktý zaten anlasana...”
Kýsa bir süre bana baktý, sanki iþin mekaniðini anlamamý istemiþti. Dünya ikimizide hayalkýrýklýðýna uðratmýþtý bir zamanlar.
“Eee ne diyorsun? Yaþamayý hakedecek kadar cesurmusun?”
Ve bana doðru hamle yaptý ama ben daha hýzlýydým ve kalbine sapladým býçaðý. Ter ve kanýn kokusu birbirine karýþmýþtý. Adamýn göðsünden akan kan toza bulanmýþ, balçýk halini almýþtý. Yanýna oturup son nefes alýþýný izlerken ne demek istediðini hala anlamamýþtým..

Bugün sekizinci yýldönümümü kutluyorum. Ve mutluyum. Öldürdüðüm için mutluyum ve daha öldüreceklerim için.
Daðlar ayný görünüyordur umarým ve aðaçlar.
Dante tanýsa severdi beni sanýrým…