..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevgi sabýrlý ve yürektendir, sevgi kýskanç ve övüngen deðildir. -Ýncil
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Sinema ve Televizyon > osman tatlý




8 Mart 2009
Hotel Rwanda  
osman tatlý
Güç, üstünlüðün ifadesi olmasýnýn yanýnda kültürel ve siyasi geliþmelere yön verilmesiyle kendini hissettirir. Gücü temsil edenlerin yaþattýklarý ya da yaþananlara karþý duruþlarý genelde olaylarýn yaþadýðý dönem içinde olaylarýn gündeme gelmemesi ve geliþmelere duyarsýz dururlar. Olaylar gündem olsa da geliþmelere yön vererek durumu lehlerine çevirirler. Kitlelerin ilgisizliði ve bilgisizliðinden yararlanýlarak ellerindeki araçlarla zihinleri kontrol altýna alýrlar. Kitlelerin olaylara nasýl yaklaþmasý, olaylar karþýsýnda neler hissetmesi gerektiðini sinema yoluyla empoze ederler. Bu durumun sadece zihinlerin kontrol edilmesi olmadýðýnýn kanýtý, seyircilerin yaþanan acýlara, katliamlara duyarsýz kalýþlarýdýr.


:BFJH:
HOTEL RWANDA


I. Ön Bilgi: Ruanda Gerçekleri

-     Raunda 1890’da Almanya himayesine geçti.
-     Birinci dünya Savaþý sonunda ülke yönetimi Belçika hükümetine devredildi.
-     Belçika, ülke halkýný yüz þekillerine ve sahip olduklarý hayvan sayýsýna göre Tutsi ve Hutu olmak üzere iki kabileye böldü.
-     Ruanda vatandaþý olan herkese kabilesine göre kimlik kartý verilmeye baþlandý.
-     Belçika ülke yönetimini daha zengin ama azýnlýk (nüfusun %9 u) olan Tutsiler ile birlikte sürdürdü. Hutu Kabilesi mensuplarýna devlet memurluðu ve yüksek öðrenim yasaklandý.
-     1959 yýlýnda çýkan ilk Hutu ayaklanmasý sonucunda Tutsi Hükümeti Devrilerek yerine Hutu hükümeti kuruldu. Tutsiler mülteci olarak komþu ülkelere sýðýndý.
-     Hutu hükümeti ilk icraat olarak Tutsiler’in vatandaþlýk haklarýný nüfus oranlarýna göre kýsýtlamaya baþladý. 80’lerin sonunda sürgünde yaþayan Tutsiler’in sayýsý 500 bin civarýna geldi. Tutsiler organize olarak 1990’da “Ruanda Yurtsever Birliði” adý altýnda Hutu hükümetine karþý silahlý mücadele baþlattý.
-     Ýç savaþ 1992 yýlýnda imzalanan ateþkesle sona ermesine raðmen ülkedeki “Interahamwe” adý altýnda Hutu silahlý milisleri Tutsiler’e karþý yýldýrma ve baský politikasý sürdürmeye devam etti.
-     5 Nisan 1994 gecesi Hutu Devlet Radyosu “Yarýn çok þey deðiþecek” anonsu yaptý.
-     Ertesi gün Hutu devlet baþkaný’nýn uçaðý baþkent Kiyali’ye inerken düþürüldü.
-     Ayný gün soykýrým baþladý. Üç ay içerisinde yaklaþýk 800 bin ile 1 milyon arasý Tutsi öldürüldü.
-     11 Nisan günü tüm beyazlar ülkeden çýkarýldý. BM’de yabancýlarýn iþ yerlerini korumakla görevlendirildi.
-     Araþtýrmacý gazeteci Linda Melvern, “Ýhanete Uðrayanlar” kitabýný yazdý. Londra’da küçük bir yayýncý kitabý bastý.
-     Rwanda’daki BM gücünün generali Romeo Dallaire, “Þeytanla El Sýkýþmak” kitabýný yazdý. Dallaire, Amerikan ordusundan gönderilen Kanadalý bir askerdir.


II.

Güç, üstünlüðün ifadesi olmasýnýn yanýnda kültürel ve siyasi geliþmelere yön verilmesiyle kendini hissettirir. Gücü temsil edenlerin yaþattýklarý ya da yaþananlara karþý duruþlarý genelde olaylarýn yaþadýðý dönem içinde olaylarýn gündeme gelmemesi ve geliþmelere duyarsýz dururlar. Olaylar gündem olsa da geliþmelere yön vererek durumu lehlerine çevirirler. Kitlelerin ilgisizliði ve bilgisizliðinden yararlanýlarak ellerindeki araçlarla zihinleri kontrol altýna alýrlar. Kitlelerin olaylara nasýl yaklaþmasý, olaylar karþýsýnda neler hissetmesi gerektiðini sinema yoluyla empoze ederler. Bu durumun sadece zihinlerin kontrol edilmesi olmadýðýnýn kanýtý, seyircilerin yaþanan acýlara, katliamlara duyarsýz kalýþlarýdýr.
Beyazperde, kitlelere ulaþmanýn en kolay yollarýndan biri. Beyazperde’nin karþýsýnda koltuðuna yayýlan seyirci genelde pasiftir. Zihnini ve duygularý ekrandaki karelere teslim etmiþtir. Karelerdeki her þey seyircinin kendisine düþenleri almasý yönüyle hareket eder. Meraklý seyirci, beyazperde gördüklerini ölçü alarak, haklý-haksýz, doðru-yanlýþ tartýþmasýna girer. Ve kararýný gördüklerine göre verir. Olaylarýn etkisinde kalan seyircinin duygusal etkileþimi sinemanýn çýkýþ merdivenlerini adýmlarken geçici olarak yaþadýðý duygusal anlardýr. Kapýdan çýktýktan sonra kalabalýðý karýþmasýyla duygusallýk biter. Hele seyrettikleri on yýl önce yaþananlarsa, seyirciden tepki beklemek daha da zorlaþýyor. Çünkü bugün insanlarýn öldürülmesine, iþkence edilmesine, hor görülmesine, sömürülmesine sesini çýkarmayan, tepki göstermeyen, sessiz kalanlarýn on yýl önce yapýlan bir soykýrýma duyarlý olmasýný beklemek hayalden baþka bir þey deðildir.
Bütün bunlarý on yýl önce 1994’te Rwanda’da meydana gelen ve bir milyona yakýn insanýn ölümüyle sonuçlanan, Don Cheadle’ye “En Ýyi Erkek Oyuncu” dalýnda Oscar ödülü kazandýran, yönetmeni politik senaryolar ve yapýmlarla tanýnan Terry George’nin “Hotel Rwanda” filmi için söyledim.
Filmin konusu Þöyle: “1994 yýlýnda Rwanda’nýn Hutu cumhurbaþkaný Juvenal Habyarimana’nýn uçaðýnýn Kigali Havaalaný üzerindeyken düþürülmesi üzerine Hutular’ýn, Tutsiler’i öldürmeye baþlýyorlar. Bu sýrada Rwanda’nýn baþkenti Kigali’de sahibi Belçikalý olana dört yýldýzlý Hotel Des Mille Collines’in iþletmekte olan Hutu Paul Rusesabagina, Tutsi asýllý eþi Tatiana ve çocuklarýnýn aralarýnda bulunduðu bin 268 Tutsiyi otelinde saklayarak, Hutu militanlarýnýn eline geçmelerine engel olur. Bu esnada Paul’un rüþvet verdiði, hotelinde misafir ettiði politikacýlar, iþ adamlarý, askerler, gazeteciler olaylarý görmezden gelerek, yarým etmezler.”
Film, yaþanmýþ tarihi bir olaydan uyarlamýþtýr. Tarih filmi yapmak zordur. O günleri objektif ve doðru yansýtmak adýna. Ayrýca tarih filmlerinin konularý genelde sýradan ve basit olurlar. Ýzleyici için cazibeli hale getirmek zordur. Ýzleyici macera, aþk, gizem, aksiyon ve teknolojinin nimetlerini görmek ister. Ama tarihi filmlerde bu yoktur. Daha çok didaktik ön plana çýkar. Dolaysýyla böyle filmler seyirci tarafýndan pek ilgi görmez. Bir de seyirci gerçeklerle yüzleþmekten hoþlanmaz. Belki özlem ve ayrýlýk acýsýyla yanýp, tutuþan sevgililerin haline üzülür ve bütün ilgini verir, ama masum insanlarýn evlerinden çýkarýlmasýna, çocuk-kadýn demeden katledilen mazlumlarýn haline ayný dikkat ve ilgiyle yaklaþmaz. Bundan olsa gerek Hotel Rwanda sinema salonlarýnda istenen ilgiyi görmedi. Katliamýn yaþandýðý 1994 yýlýnda kamuoyunun ve medyanýn oralý olmamasý gibi.
Medeniyet, özgürlük, demokrasi ve insan haklarý diye ortalýðý birbirine karýþtýranlarýn bir milyon insanýn katledilmesine göz yummasý gibi. Bu ister çaresizlik ister tepedekilerin müdahaleye izin vermemesi olsun yakýn tarihte bir insanlýk ayýbýnýn yaþandýðý gerçeði karþýmýzda duruyor.
Afrika’nýn kimliksizleþtirildiðinin en güzel örneðidir Hotel Rwanda. Çünkü iki etnik grup ayný geleneklere sahip, ayný dili konuþuyor, ortak tarih – kültür ve geçmiþe sahip, yüzyýllardýr ayný okullara gittiler, ayný iþlerde çalýþtýlar, birbirilerine bitiþik evlerde yaþadýlar. Buna raðmen nasýl oluyor da bu insanlar birbirlerine karþý kin ve nefret doluyorlar. Gözlerini kýrpmadan birbirlerinin boðazýný kesiyorlar. Bu manzara Avrupa ve Amerika Bölgeleri dýþýnda birçok coðrafi bölgede yaþanýyor. Halbuki Amerika sayýsýz etnik yapýdan oluþuyor. Beyazlar ya da Avrupalýlar girdikleri her yerin halklarýný birbirine düþürüyor. Olaylar baþladýktan ve bitene kadar seyrediyor. Ýnsanlarýn birbirilerini öldürüp, güçsüz kalmalarý saðlanýyor. Sonra ise bir þey yapamadýklarý için özür diliyorlar.
Beyazlar her zaman kendilerini garantiye alýyorlar. Rwanda’daki olaylar baþladýðýnda beyazlar ülke dýþýna çýkarýlýyor. Beyazlarýn iþ yerleri BM tarafýndan korumaya alýnýyor. Diðerlerine ne olduðu umurlarýnda deðil. Beyazlara güvenen Paul’un hayal kýrýklýðýný ve gerçekleri göremediðini olaylarýn geliþmesiyle yüzündeki acý ifadelerden anlýyoruz. Paul için yaþananlar beyazlarýn gerçek yüzünü ortaya çýkarmýþtýr. Çünkü zor ve kötü durumlar insan gerçeðini ele verir. Yoksa içki masalarýnda eðlenmek, geyik yapmak gerçekleri ortaya çýkarmaz.
Rwanda’da yaþananlar beyazlarýn gerçeðini deðiþmediðini ortaya çýkmasýnýn belgesidir. Ancak bunu beyazperdeye uyarlayanlarda, sahip çýkanlarda beyazlar. Ve insanlarýn bakýþ açýsý da, yaþam biçimleri deðiþmiyor. Makyajýn gerçek çehreyi ortadan kaldýramadýðý gibi okuduklarýmýzda, seyrettiklerimizde yapay boyalardan ibaret. Gidin seyredin ama yüzlerin boyadan kaybolmasýna müsaade etmeyin.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sinema ve televizyon kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýklimler / Film Eleþtirisi
120 / Film Eleþtirisi
Üç Maymun / Film Eleþtirisi
Neþeli Hayat
The Ýmam"ýn Savaþý Kiminle
Doldurmanýn Tadý Adýndan Deðil, Malzemesinden Anlaþýlýr
Türkiye Sinemasý ve Sinemada Algý
Þiddetin Yükselen Yeni Adý: Testere
Suskun Sinema Yazýlarý
Ýliþkilerde Ýklim Yapaylýðý

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Edebiyat Fakültesinde Dergi Çýkarmak
Niþantaþý"nda Kitap Okumak Kedi, Köpeklere Kaldý
Batý Rüzgarý Doðu Rüzgarý
Kitabýn Hayata Yansýmasý ve Yabancýlaþma
Köþe Sultanlarý
Doðu Felsefesi ve Kiþisel Geliþim
Sanal Sohbet
Facebook Dindarlýðý
Dershaneler Ne Ýþ Yapar?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yalnýzlýk Sözleri I [Öykü]
Hayalim Yazar Olmak [Roman]
Hayalim Yazarlýk [Roman]
Okuyorum Ama Yazamýyorum? [Roman]
Yazar Kimliði [Deneme]
Aþk ve Cinsellik Ayrý Þeylerdir [Deneme]
Aþk Yolculuðu [Deneme]
Yazar Konularý Nereden Alýr [Deneme]
Ýslamda Kadýna Kýrbaç [Deneme]
Aþkýn Kölesi Olmak [Deneme]


osman tatlý kimdir?

okuyucu ile beraber yolculuk yapmak


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © osman tatlý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.