atlarımın yemini
çiçeklerimin suyunu
ciğerlerimin zehrini verdim
bozmamak için düşlerinin büyüsünü
yüzünden öylece bir ezber geçtim
usulca çektim kapıyı
sonra
dönüp camlarını taşladım bu batık kentin!
bilmediğimi sanma
yüreğinin parklarından
ağır bir tankla geçtim.
kabullendiğimiz sınırlar
inkar ettiğimiz zamanlar vardı
neleri kaybetmiştik bir bilsen
arayacak neler vardı
koşulsuz
önyargısız
hesapsız
delice ve pervasız..
aradım herbirini yollar boyunca
sevgilim, unutma ki,
en bulanık dalgaların bile
beyaz olur köpüğü
kıyıya vurunca.