CEBİMDE SANA KAYBOLAN YARINLAR…
Ayak seslerini biriktiyorum
Içim cılız, içim aciz, içim yanıyor bu gece
Öksüz bir bebek masumluğu ellerimde
Kulaklarımda sesin…
Bakışların yapışıyor gözlerime,
Ağlamaya hazır, dudağı bükük bir çocuğum
Acı halime…
Dayanılmaz bir yumru içimde,
Gözlerimde hiç kurumayacağını bildiğim yaşlarım
Gece olur…
Sızlarım,
Ne yastığım halimden anlar,
Ne de sana akan gözyaşlarım
Burulur vuslatına büyüttüğüm hasretler,
özlemin dert olur, ağlarım…
Hazin bir ayrılık öyküsü avuçlarımda
Yıldızlar gibi bende yalnızım…
Nicedir çocuk olmayı özleyip yaşarım
Gök pempedir, sen yanımdasındır
Ne “eve gel!” diye seslenen birileri
Ne kumdan kalelerimizi yıkacak rüzgarlar
Ben minik bir prenses, sen hayallerdeki kahraman
Ceplerimizde bahçeye kaçan toplarımızı
gizlice alıp kaçabilecek
milyonlarca cesaret var…
ceplerimde ayrılık var
ceplerimde kaybolan yarınlar
gri bir hüzün, nicedir kapımda
elimin tersiyle silerken ben yanaklarımdaki sızılarımı
ceplerimde sana hasret dokunmalar