"Bir yazarın yazmadığı tek şey, kendi cenaze ilanıdır. Onu da başkaları halleder, merak etmeyin." – Mark Twain"

Gecenin Koynuna Yattığımda Aşksızdım

frambuaz kokulu kadının eteklerine yapışan gecenin ışıltılarına kapılan kırmızı çiçeği koparıp kokladım

yazı resim

frambuaz kokulu kadının eteklerine yapışan gecenin ışıltılarına kapılan kırmızı çiçeği koparıp kokladım
savruk adımlarımı atarken kaldırım taşlarının nemli yalnızlığında
usulca sokuldu yanıma hafif işveli
baştan çıkarıcı
geceyi sürmüş gözlerine
gece sürmeli
bilir işini hanende
kanım bulaşmış dudaklarına
kızılı ondan
çeldi kanımın kaynayan şehvetini

ihanetimi verdi elime…aldım düşünmeden
kayboldum kollarında iki arada bir derede seviş(me)lerin sıcağında yangınlara düşmüş
usuma vurulan damganın mührü kırıldı
yol aldım şebboyların eflatun sihrinde/bir bahar yeli saçlarımı yalarken
keşfedilmemiş dürtüler tenimde
ötelerden aştı engelleri harem kızlarının oyunları/sultana kurulan tuzaklar vuruverdi sabah güneşini/cariye kollarımda…
bitiyorum
gün bitiyor
gün başlıyor
bitiyor
başlıyor
sen…
siz…
lik…
kıran kırana geçiyor her gece/bomboş/yapayalnız…
dudaklarına bulaşmış kanımın kızılı
kırıldı bir halkası daha zincirin
her gün bir halka
her gece bir yosma
bitiyor
başlıyor
sen
siz
lik
nefes aldığım mı var yokluğunda…/ölüme yakın bir keşmekeş hayat
senyal
siznız
liklık

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön