/gecenin kanına girdikçe özlemin çıplak sokağı
güne doğuşun ayak izi kalır göğün alnında/
nefsim gizinde arzularıyla savaşırken
ben hep sana akan debisi arşta ırmağım
hüznümün sadakatini es geçip
güneşin tenine güller eken
biçareyim
gecenin gölgesi yanık buğusundan çıkıp
suskunluğunun sırrına sızarken yüreğim
sen dokulu anlara perçinliyorum parçalarımı
çoğalıyorum ayazında ufkumun eteğinden
sığmıyor kabuğuna nabzımda atan his
tanımı meçhul manaların sihri
yalıyor ruhumun kayalıklarını
efsunlu havanın gizeminde
ab-ı hayat akıyor
genzimin kırık raylarına
tarıyor ay ışığının saçlarını
parmakları huzur kokulu ekinler
gamı sefere çıkartırken doğuşun
firari tılsımın muammasında usum
beynimin sisli bulvarında sorgular
alev
alev
yağar toprağıma
saklıdır kurgusunda metruk düşler
yanar
yanar alevinde puslu gecenin
Mehtap ALTAN